"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Şerhinin Kaldırılması-Mal Rejimi Tasfiyesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Temyize konu hüküm, boşanan eşlerin mal rejiminin tasfiyesine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 01.02.2017 tarihinde yürürlüğe giren 20.01.2017 tarih 2017/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 02.04.2018(Pzt.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal ortaklığı rejiminin tasfiyesi ... ile ... ve müşterekleri aralarındaki mal ortaklığı rejiminin tasfiyesi davasının kısmen reddine ve kısmen de mahkemenin görevsizliğine dair Kayseri 2. Aile Mahkemesinden verilen 26.03.2009 gün ve 144/336 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ile davalılardan... ve...vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, tarafların 1973 yılında evlendiklerini, muris ...’ın 17.11.2006 tarihinde öldüğünü, müvekkiliyle eşinin Kayseri 3.Noterliğinin 27.12.2002 tarih 41956 yevmiye numaralı sözleşmesiyle mal ortaklığı rejimini benimsediklerini açıklayarak terekenin mal ortaklığı sözleşmesi uyarınca tasfiyesine, dava konusu yazlık ev, konut ve dükkanın tasfiye payına mahsuben müvekkile verilmesini istemiştir....
Mahkemece; verilen ilk kararda karı koca arasında açılmış bir mal rejimi tasfiyesi davasının bulunmadığı, evliliğin ölümle son bulduğu, ölümle birlikte miras hükümlerinin cari olduğu, miras bırakanın sağlığında mirasçıların miras paylarına zarar verici tasarrufları yönünden tenkis davası açılabileceği, mal rejiminden kaynaklanan davalarda 10 yıllık zamanaşımı süresinin olduğu da dikkate alındığından torunun dedesinin mallarına yönelik mal rejimi davası açmasını kabul etmek anlamına geleceğini, bu da içinden çıkılamaz davaların doğumuna neden olacağı, bu nedenle mirasçı olarak miras bırakanın sağ kalan eş veya eşlerinin kabul edilmesi gerektiğinden davacıların dava taraf ehliyetleri bulunmadığından davanın reddine karar verilmiş; davacılar vekili tarafından yapılan temyiz itirazı üzerine Dairenin 2014/12235 Esas ve 2015/19632 Karar sayılı ilamıyla TMK'nin 225/1.maddesi gereği ölümle sona erdiği durumlarda tasfiyeyi engelleyen yasa maddesi bulunmadığı, Mahkemece, iddia ve savunma çerçevesinde...
Mahkemece, dava konusu taşınmazın mal rejiminin sona erdiği boşanma dava tarihinden sonra davalı tarafça satılmış olmasının TMK 229. maddesinde düzenlenen koşulları sağlamadığından taşınmazın değerinin edinilmiş mallara eklenecek değer olarak kabul edilemeyeceğini, taraflar arasında görülmekte olan boşanma davasının bekletici mesele yapılmasında da hukuki yarar bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 225.maddesine göre; mal rejimi, eşlerden birinin ölümüyle, başka bir mal rejiminin kabulüyle, mahkemece boşanmaya, evliliğin iptaline veya mal ayrılığına geçilmesine karar verilmesiyle sona erer. Yargıtay'ın ve Dairemizin sapmaksızın devam eden uygulamalarına göre, mal rejiminin tasfiyesi ile alacak hakkında bir karar verilmesi için eşler aralarındaki mal rejiminin sona ermesi gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal rejimi tasfiyesi ... ile ... aralarındaki mal rejimi tasfiyesi davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... 4. Aile Mahkemesi'nden verilen 04.04.2012 gün ve 1322/363 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, dava konusu 5645 ada 31 sayılı parselde bulunan 2 nolu bağımsız bölümün evlilik birliği içerisinde tarafların ortak birikimleri ile edinildiğini açıklayarak, mal rejiminin tasfiyesi kapsamında nizalı taşınmazın ½ payının iptali ile vekil edeni adına tapuya tescilini; yargılama sırasında 03.04.2012 tarihli ıslah dilekçesi ile istek sonucunu değiştirerek, 76.875 TL katılma alacağının davalıdan alınarak vekil edenine verilmesini istemiştir. Davalı vekili, davacının uyuşmazlık konusu taşınmazın edinilmesinde katkısının bulunmadığını açıklayarak, davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal rejimi tasfiyesi ve alacak ... ile ... ve ... aralarındaki mal rejimi tasfiyesi ve alacak davasının reddine dair ....Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinden verilen 08.12.201 gün ve 48/443 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay'ca incelenmesi davacı tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 05.06.2012 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden taraflardan kimse gelmediğinden dosya üzerinde inceleme yapılmasına karar verildi. Dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR 1- 1275 ada 5 parsel üzerinde S.S. Saygın Konut Yapı Kooperatifine ait dava konusu 3.kat 17 numaralı bağımsız bölümle ilgili ilk üye ...'...
Açıklanan bu nedenlerle davalının söz konusu bağımsız bölümü edinmesine ve ödemelere ilişkin tüm belgelerin eksiksiz olarak dosya içerisine getirtilip mal rejiminin devamı süresince edinilip edinilmediği, mal rejiminin sona ermesinden sonra edinildiğinin anlaşılması durumunda mal rejimi sona erdiği anda mevcut olmadığından bu bağımsız bölüme ilişkin davanın reddine, aksi durumda ise kooperatife üye olunan tarihe, ödenen peşinat ve aidatların tarih ve miktarlarına, Yargıtay'ın ve Dairemi'zin mal rejiminin tasfiyesine ilişkin yukarıda belirtilen ilke ve esaslarına göre mal rejiminin tasfiyesine ilişkin alacak miktarının belirlenip hüküm altına alınmasına karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile karar verilmesi doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma- Mal Rejimi Tasfiyesi Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 29.12.2011 gün ve 1835-24093 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun kanun yollarına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma ve Mal Rejimi Tasfiyesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı (kadın) tarafından davalı erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, yoksulluk ve iştirak nafakası ile maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-davalı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerden, mahkemenin belirlediği ve gerçekleşen tarafların kusur durumlarına göre, davalı-davacı erkek boşanmaya sebebiyet verilen olaylarda davacı-davalı kadına nazaran daha ziyade kusurludur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Mal Rejimi Tasfiyesi Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 14.05.2013 gün ve 13470 - 13636 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun kanun yollarına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir....