Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Mal Rejimi Tasfiyesi Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 14.02.2017 gün ve 26861 - 1396 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26.09.2014 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ila 454. madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir....

    Mal rejimi rejimi sona erdiğinde eşlerin ya da mirasçılarının tasfiye davası sonucunda katkı payı, değer artış payı ve artık değere katılma alacağı hakları doğar. Kural olarak, eşlerden birine ait mal varlığında, diğer tarafın mülkiyet veya başka ayni hak talebi söz konusu olamaz. Mal rejiminin tasfiyesi davasını açan alacaklı eşe tanınan hak ayni olmayıp, şahsi alacak hakkıdır (07.10.1953 tarihli ve 8/7 YİBK, 4721 sayılı TMK mad. 227/1, 231, 236/1). TMK'nin 239/1. fıkrasında; "katılma alacağı ve değer artış payı ayın veya para olarak ödenebilir…” denilmektedir. 226/3.maddede ise "Eşler karşılıklı borçları ile ilgili düzenleme yapabilirler" hükmüne yer verilmiştir. Anılan kanuni düzenlemelerden de anlaşılacağı gibi, borcun ayın olarak ödenmesi borçlu eşe tanınmış bir haktır....

    B., İstanbul 2013, s. 205; Zeytin, Zafer:Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi ve Tasfiyesi, 2.B., Ankara 2008, s. 144). Yukarda açıklanan yasal düzenleme ve ilkeler uyarınca yapılan incelemede; Dairemizin uygulamalarına göre, duraksamaya yer vermeyecek şekilde bağış iradesinin ortaya koyacak beyan ve davranış yoksa, salt davacı tarafından bedeli ödenerek taşınmazın davalı adına tescil edilmesi işlemi tek başına bağış olarak kabul edilmesi için yeterli değildir. Bu itibarla eldeki davada dava dilekçesindeki beyanların bağış iradesini gösterir nitelik taşımadığı, esasen beraberlikten doğan dayanışmayla ve karşılıklı güvene dayanarak, taşınmazın davalı eş adına tescil edildiği anlaşılmakla, talep uyarınca iddia ve savunma çerçevesinde mal rejiminin tasfiyesi hakkında karar verilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeksizin yazılı şekilde ... ada ... parsel (yeni ... ada ... parsel) sayılı taşınmaza yönelik davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş, bozmayı gerektirmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal rejimi tasfiyesi KARAR 1- Tarafların boşanmalarına ilişkin Sakarya 2. Aile Mahkemesi'nin 2007/422 Esas, 2008/173 Karar sayılı dosyasının bulunduğu yerden, 2- Dava konusu Tavuklar Köyü 26 parsel sayılı taşınmazın ilk tesisinden itibaren tüm devir ve temlikleriyle maliklerini gösterir biçimde tüm tedavüllerinin, resmi akit tablolarının onaylı ve okunaklı örneklerinin Tapu Sicil Müdürlüğünden, noksansız getirtilerek dosyasına eklendikten sonra geri gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 09.07.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        T.M.Y.’nın 227. maddesinde “eşlerden biri diğerine ait bir malın edinilmesine iyileştirilmesine veya korunmasına hiç ya da uygun bir karşılık olmaksızın katkıda bulunmuşsa tasfiye sırasında bu malda ortaya çıkan değer artışı için katkısı oranında alacak hakkına sahip olur ve bu alacak o malın tasfiyesi sırasındaki değerine göre hesaplanır; bir değer kaybı söz konusu olduğunda katkının başlangıcındaki değeri esas alınır.” Türk Medeni Yasasının yürürlüğü ve uygulama şekli hakkındaki 4722 Sayılı Yasanın 10. maddesinde “T.M.Y.’nın yürürlüğe girdiği tarihten önce evlenmiş olan eşler arasında bu tarihe kadar tabi oldukları mal rejimi devam eder....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Mal Rejimi Tasfiyesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından; temyiz edilmiş olup davalı-davacı erkek temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmadığı halde temyiz süresinden sonra verdiği 03.10.2018 tarihli dilekçesinde hükmün duruşmalı olarak incelenmesini istediğinden, duruşma isteminin reddine, dosya üzerinde inceleme yapılmasına karar verilip, dosya incelendi, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Harçlar Kanununa göre, konusu belirli bir değerle ilgili bulunan davalarda esas hakkında karar verilmesi halinde, hüküm altına alınan anlaşmazlık...

            rejimi sözleşmesi yapmadıklarını, evlilik bakımından kanun gereği 1 Ocak 2002 tarihinden itibaren edinilmiş mallara katılma rejimi, yasal mal rejimi olarak devreye girdiğini, davalı bakımından özellikle müvekkili ile evlendikten sonra gündeme gelen mal varlığı artışının unsurlarını oluşturan değerlerin, edinilmiş mallara katılma rejimi kapsamında “edinilmiş mal” statüsünde bulunduğundan ve müvekkilinin yasa gereği bu malvarlığı değerlerinin tasfiyesi neticesinde ortaya çıkacak artık değerin ½’si üzerinde hak sahibi olduğunda herhangi bir tereddüt bulunmadığını, işin aciliyetine ve önemine binaen, duruşma günü beklenmeksizin, işbu dava konusu taleplerin teminat altına alınması amacıyla, işbu kötü niyetli olarak mal kaçırma ve muvazaalı işlemlerle müvekkilinin hak kaybına sebebiyet verilmemesi adına, Mahkemece tespit edilecek davalı adına kayıtlı tüm taşınır-taşınmaz mallar üzerine, banka hesaplarına, bulunması halinde bankalardaki kiralık kasalara teminatsız olarak 3. kişilere devrinin...

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Mal Rejiminin Tasfiyesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü....

              Mahkemece, dava edinilmiş mallara katılma rejimi gereği katılma alacağı olarak nitelendirilerek 1 yıllık zamanaşımının dolmuş olması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 sayılı HMK m. 33). İddianın ileri sürülüş şekline ve mahkemenin kabulüne göre dava, artık değere katılma alacağı isteğine ilişkindir. Somut olaya gelince; eşler, 10.08.2006 tarihinde evlenmiş, 11.02.2009 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, 07.01.2010 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK m. 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasanın m. 10, TMK m. 202/1)....

                Mal rejiminden kaynaklanan talepler boşanmanın ferilerinden olmadığından ayrıca dava konusu edilebilirler. Somut olayda; taraflar 19/11/1986 tarihinde evlenmiş, 25/12/2014 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 30/03/2021 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK m.225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01/01/2002 tarihine kadar mal ayrılığı (TKM 170.m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasanın 10, TMK 202/1.m). Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı olduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır ( TMK 179 m)....

                UYAP Entegrasyonu