Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

bir araştırma ve buna bağlı bir değerlendirme bulunmadığı, Eşlerden birisinin ölümü halinde önce mal rejiminin tasfiyesi gerektiği, ....

Edinilmiş mallara katılma rejiminde tasfiye davasının görülebilmesi için eşler arasındaki mal rejiminin sona ermiş olması gerekir. TMK’nın 225. maddesi ile “Mal rejimi, eşlerden birinin ölümü veya başka bir mal rejiminin kabulüyle sona erer. Mahkemece evliliğin iptal veya boşanma sebebiyle sona erdirilmesine veya mal ayrılığına geçilmesine karar verilmesi hâllerinde, mal rejimi dava tarihinden geçerli olmak üzere sona erer” hükmü düzenleme altına alınmıştır. 16. Türk Medeni Kanunu’nun 218. maddesine göre edinilmiş mallara katılma rejimi, edinilmiş mallar (TMK m. 219) ile eşlerden her birinin kişisel mallarını (TMK m. 220-221) kapsar. Bu hüküm ile yasal mal rejimi olarak kabul edilen edinilmiş mallara katılma rejiminin kapsamı belirlenmiştir....

    Aile Mahkemesi ise, davanın tarafların evli olması dışında Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen diğer davalardan farkı bulunmadığını belirtip, evlilikleri süren ve mal rejiminin tasfiyesi söz konusu olmayan eşler arasındaki davanın genel hükümlere göre çözülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Taraflar arasında evlilik birliğinin halen devam ettiği, dava konusu taşınmazın evlilik birliği içinde 3. kişiden satın alma nedenine dayanılarak davalı adına tescil edildiği, taşınmazın satın alındığı dönemde önceki Medeni Kanundaki yasal mal rejimi olan mal ayrılığı rejimi kurallarının da tartışılması gerektiği anlaşıldığından uyuşmazlığın Kayseri 1. Aile Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Kayseri 1. Aile Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 25.12.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ölüme Bağlı Mal Rejiminin Tasfiyesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada bozma sonrası yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı ... vekili, müvekkili ile ...'in 1990'da evlendiklerini, ...'in 2003'te vefat ettiğini, evlilik birliği içerisinde 1 nolu bağımsız bölüm ile 101 ada 20 parsel sayılı olmak üzere iki adet taşınmaz edinildiği ve tapuda muris adına tescil edildiğini, bu taşınmazlardan 1 no'lu bağımsız bölümün aile konutu olduğunu, eşler arasında noterde yapılan mal rejimi sözleşmesi de gözetilerek mal rejiminin resmen tasfiyesini, 1 nolu bağımsız bölüme ilişkin olarak müvekkilin miras payına mahsuben mülkiyet hakkı tanınmasını talep etmiş ve harca esas değer olarak 28.000,00 TL göstermiştir. Büyükçekmece 2....

        "İçtihat Metni"..... ... ile ... aralarındaki mal rejiminin tasfiyesi davasının reddine dair .......verilen 16.10.2012 gün ve 181/628 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Taraflar arasında mal rejiminin tasfiyesi kapsamında alacak isteğine ilişkin olarak görülen davanın yapılan yargılaması sonunda; Mahkemece, 4721 sayılı TMK'nun 178. maddesi uyarınca 1 yıllık zamanaşımı süresi kaçırıldıktan sonra dava açıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Mal Rejimi Tasfiyesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından, tamamı yönünden; davacı tarafından ise mal rejiminin tasfiyesi yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 13.11.2012 günü duruşmalı temyiz eden davalı ... vekili Av. Yusuf Mansur ile karşı taraf temyiz eden davacı ... Akyıldız vekili Av. Songül Ocak Başer geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....

            Taraflar arasındaki mal rejimi boşanma dava tarihinde sona ermiştir. (TMK.225/2.m.) Türk Medeni Kanununun yürürlüğe girdiği tarihten önce evlenmiş olan eşler arasında, bu tarihe kadar, tabi oldukları mal rejimi devam eder. Eşler, kanunun yürürlüğe girdiği tarihten başlayarak bir yıl içinde başka bir mal rejimini seçmedikleri takdirde, bu tarihten geçerli olmak üzere yasal mal rejimini seçmiş sayılırlır. (4722 sayılı Yürürlük Kanunu md.10/1) Şu halde, evlenme tarihinden, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun yürürlüğe girdiği 1.1.2002 tarihine kadar ki dönemde geçerli rejim mal ayrılığıdır. (743 s.TKM.md.170) Bu tarihten sonra ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. (TMK.202) Eşlerden biri, diğerine ait malın edinilmesine, iyileştirilmesine veya korunmasına hiç ya da uygun bir karşılık almaksızın katkıda bulunmuş ise, tasfiye sırasında bu malda ortaya çıkan değer artışı için katkısı oranında alacak hakkına sahip olur....

              GEREKÇE : Dava, ölen eşin mirasçısı tarafından sağ kalan eşe karşı açılan mal rejiminin tasfiyesi talebine ilişkindir. Davacı mirasçı, davayı açmakta hukuki yararının olduğunu bildirerek davanın reddi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. TMK madde 225 'te " Mal rejimi, eşlerden birinin ölümü veya başka bir mal rejiminin kabulüyle sona erer." demekte olup bu halde eşlerin ölümü halinde de mal rejiminin tasfiyesi talep edilebilcektir. TMK madde 236 te " Her eş veya mirasçıları, diğer eşe ait artık değerin yarısı üzerinde hak sahibi olurlar. Alacaklar takas edilir." denilmektedir. Yasal düzenlemeler gereği bir eşin ölümü halinde sağ kalan eş ölen eşin mirasçılarına karşı bu davayı açabileceği gibi ,ölen eşin mirasçıları da sağ kalan eşe karşı mirasın tasfiyesini ve katılma alacağını talep edebilecektir....

              hiçbir pay verilmediğini, mal rejiminin boşanma davasının açılmasıyla sona ereceğini, hal böyleyken dava tarihinde hala davalıya ait olan mesken niteliğindeki taşınmaz edinilmiş mal olup tasfiyeye tabi olduğunu, taraflar arasında mal rejimi hakkaniyetli şekilde tasfiye edilemediğinden işbu davanın açılması zorunluluğu doğduğunu bildirerek mal rejiminin tasfiyesi ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 500,00 TL katılma alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

              Eşler arasındaki mal rejimi TMK'nun 225/son maddesi gereğince boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir. Bu durum karşısında evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar 743 sayılı TKM'nin 170.maddesi uyarınca eşler arasında mal ayrılığı rejimi, 01.01.2002 tarihinden boşanma davasının açıldığı tarihe kadar 4722 sayılı Kanun'un 10. maddesi gereğince, eşler başka bir mal rejimini seçtiklerini ileri sürmediklerinden TMK'nun 202. maddesine göre edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir....

                UYAP Entegrasyonu