İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; asıl dava ve karşı davanın reddine, kadın lehine aylık 1.200 TL tedbir nafakasına hükmedildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-karşı davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; boşanma davasının reddedilmesinde hata olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep ettiği görülmüştür. Davalı-karşı davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; boşanma davasının reddedilmesinde hata olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı iddiasına dayalı karşılıklı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir....
Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerden; davalı kadının kendisi ve ortak çocuk için 06.05.2009 tarihinde Türk Medeni Kanununun 197. maddesine dayalı bağımsız tedbir nafakası davası açtığı; işbu davada erkeğin, kendi annesinin etkisinde kalmak suretiyle eşini ve ortak çocuğunu evden kovduğu gerekçesiyle, davacı kadının ayrı yaşamakta haklı olduğu kanaatine varılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve bu karar da 18.05.2010 tarihinde onanarak kesinleşmiştir. Davacı erkek, kadın tarafından açılan tedbir nafakası davasına sunduğu cevap dilekçesiyle ileri sürdüğü vakıaları, kendi tarafından açılan boşanma davasında tekrardan ileri sürmüştür....
Bölge Adliye mahkemesi tarafından,yapılan istinaf incelemesinde, erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulüyle tarafların boşanmasına, davalı-davacı kadın yararına 10.000,00 TL maddi tazminata, davacı-davalı erkeğin manevi tazminat talebinin REDDİNE, davalı-birleşen dosya davacısı kadına, takdiren aylık 400,00 TL tedbir nafakasına, boşanma kararının kesinleşmesi halinde 400,00 TL yoksulluk nafakasına, yoksulluk nafakasının sonraki yıllarda TÜİK tarafından açıklanan ÜFE oranında artırılmasına, karar verilmiştir....
Ancak boşanma ilâmı daha önce kesinleşmiş ise iştirak ve yoksulluk nafakaları ile tazminat, vekâlet ücreti ve yargılama giderinin takibe konulabilmesi için nitelikleri gözetildiğinde kesinleşmeleri gerekli değildir (HGK'nın 28.2.2001 tarihli ve 2001/12-206 Esas, 2001/217 Karar). Anılan kanun maddesinde tedbir nafakasının infazı ilâmın kesinleşmesine bağlı tutulmamıştır. 9. Genel kural yukarıda anlatılanlar gibi olmakla birlikte pek tâbi ki iştirak nafakası, eldeki davada olduğu üzere boşanma davası içerisinde değil de boşanma kesinleştikten sonra açılan bağımsız bir dava ile de ileri sürülebilir....
Olayların akışı karşısında davalı-davacı boşanma ve tedbir nafakası davası açmakta haklıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından, tedbir nafakası yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-karşı davacı kadının temyiz itirazlarının incelenmesinde; a) Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davalı-karşı davacı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. b) Taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında mahkemece kadının ağır kusurlu olduğundan bahisle her iki dava da kabul edilerek kadın lehine aylık 400 TL tedbir nafakasına hükmedilmiş, verilen karar taraflarca temyiz edilmiş, temyiz incelemesi neticesinde Dairemizce kusur düzeltmesi yapılmakla verilen karar düzeltilerek onanmıştır...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı tarafından, yararına hükmedilen tazminatların miktarı, iştirak nafakalarının miktarı, tedbir ve yoksulluk nafakası isteğiyle ilgili hüküm kurulmaması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle 17.04.2014 tarihli ikinci oturumda, davalı-karşı davacı yararına 200 TL. tedbir nafakasına hükmedildiğinin anlaşılmasına göre, davalı-karşı davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-karşı davacı, karşı dava dilekçesinde talep ettiği tedbir nafakasının karar kesinleştikten sonra yoksulluk nafakası olarak devamını da istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma ve Nafaka Taraflar arasındaki karşılıklı açılan "boşanma" davaları ile davalı tarafından bağımsız açılan "nafaka" davasının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı (...) tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Hukuk Genel Kurulunca verilen kararın taraflara tebliğ edildiğine ilişkin bir belge ve bilgi bulunmamaktadır. Tebliğ edilmiş ise buna ilişkin belgelerin dosyaya alınması, edilmemiş ise tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar düzeltme süresi geçtikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 17.06.2015 (Çrş.)...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 25/11/2013 NUMARASI : 2013/922-2013/1572 Dava, boşanma davası sırasında hükmedilen tedbir nafakasına ilişkin yargılamanın yenilenmesi talebidir. Boşanma davasından bağımsız olarak açılan nafaka davası sözkonusu değildir. Davanın niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 2. Hukuk Dairesinindir. Dosya, Yargıtay 2. Hukuk Dairesince incelenerek görevsizlik kararı ile Dairemize gönderilmiş olup, 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İş Bölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 07.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davacı kadın tarafından 16.11.2013 tarihinde bağımsız tedbir nafakası davası açıldığı, tedbir nafakası davasında kadının birlikte yaşamak için uğraştığı fakat davalı erkeğin buna yanaşmadığı, ayrı bir ev temin etmediği, hamile olan kadının çocuğunu doğurmasını istemediği kadının ayrı yaşamakta haklı olduğu gerekçesiyle kadın lehine bağımsız tedbir nafakasına hükmedilmiş, mahkemece verilen iş bu karar temyiz incelemesinden geçerek 03.10.2013 tarihinde kesinleşmiştir. Davalı erkek ise 06.01.2014 tarihinde evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK m.166/1) hukuki sebebine dayalı olarak boşanma davası açmış ve bu davasından 14.01.2014 tarihinde feragat etmiştir. Davalı erkeğin bu feragati, davacı kadının feragat tarihine kadar olan kusurlarının affedildiği en azından hoşgörüyle karşılandığı anlamını taşır. Tedbir nafakası davasından sonra tarafların biraraya gelmedikleri dosya kapsamıyla sabittir....