Ziynet Alacağı Yönünden Yapılan İstinaf İncelemesinde; Somut olayda; davacı kadın tarafından, düğünde takılan ziynet eşyalarının, davacı ve ailesi tarafından iade edilmek üzere alındığı ancak iade edilmediği iddia edilmiş, davalı erkeğin ise ziynet eşyasının cins, miktar, ayar ve gramına açıkça itiraz etmediği, karşı dava dilekeçsinde, "Davacının iddia ettiğinin aksine giderken takı sandığı, takı kutuları ve eşyaları ile evden ayrılmıştır." şeklinde, ikinci cevap dilekçesinde ise; "Evi terk ettiği sırada zaten takılarını almış, geri kalan takıları da en son eşyaları almaya geldiğinde götürmüştür." şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmıştır. Dava kadına takılan ziynet eşyalarının varlığı dosya içerisinde mevcut bulunan CD ve dosyaya sunulan bilirkişi raporu ile ispat edilmiş, tanık beyanları ile de ziynet eşyasının koca ve ailesi tarafından tarafından alındığı ve ziynet eşyasının erkeğin zilyetlik ve korumasına terk edildiği hususu ispat edilmiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkilini istemediğini söylemesi üzerine müvekkilinin ailesinin davalının ısrarları üzerine müvekkilini müşterek haneden götürmek zorunda kaldıklarını, müşterek haneden ayrılırken hiçbir eşyasının alınmadığını, 04/05/2016 tarihinde ziynet eşyaları dışındaki eşyaların müvekkiline teslim edildiğini ancak ziynet eşyaları ile 2.500,00 TL takı parasının teslim edilmediğini belirterek ziynet eşyalarının aynen iadesi, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde bedellerinin faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, 2.500,00 TL nakit paranın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, dava değerini fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20.000,00 TL olarak bildirmiş, cevaba cevap dilekçesinde ayrılmadan kısa bir süre önce davalının altınları müvekkilinden zorla alarak banka kasasına koyduğunu söylediğini...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, nafaka ve tazminatlar ile ziynet alacağı davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Boşanmaya yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, usul ve kanuna uygun olan boşanmaya ilişkin hükmün onanmasına karar verilmesi gerekmiştir. 2-Ziynete ilişkin temyiz itirazların incelenmesine gelince; Mahkemece 22 ayar toplam 99 gram bileziğin yarısının, 24 adet çeyrek altının, 14 ayar toplam 30 gram takı setinin yarısının, 14 ayar toplam 6 gram tektaş alyansın yarısının mümkün olmadığı takdirde bedellerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, maddi ve manevi tazminat ile ziynet alacağının kabulü yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından tazminatların miktarı, ziynetlerin hesaplanmasında hesap hatası yapılması yönününden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olmasına, delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına göre ve özellikle davacı-karşı davalı erkeğe yüklenen tehdit, eşine çalışmasını söyleme, kadının tarla işlerinde çalıştırılması ve erkeğin ailesi tarafından baskı altında tutulması vakıalarını ispata yarar tanık ifadelerinin duyuma dayalı olduğunun anlaşılmasına göre erkeğin yine de evlilik birliğini sonlandıran olaylarda...
Aile Mahkemesinin 2011/878 esas, 2011/850 karar sayılı dosyada boşanma ile 87 adet çeyrek altın ve 5 bileziğin aynen, olmadığı taktirde bedelinin iadesi amacıyla ziynet alacağı davası açıldığı, tarafların barışmaları üzerine kadın tarafından 15.11.2011 tarihinde boşanma ve ziynet alacağı davasından feragat edildiği anlaşılmaktadır. Hukuk Muhakemeleri Kanununun 311. maddesi uyarınca feragat kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Feragatten dönülemez, yeniden talepte bulunulamaz. O halde davalı-davacı kadının ziynet alacağı davasının tümden reddi gerekirken yazılı şekilde kısmen kabulu doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355. maddesine göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava, ziynet ve takı parası alacağı istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesi kararı davalı tarafından istinaf edilmiştir. Ziynet; altın, gümüş gibi kıymetli madenlerden yapılmış olup; insanlar tarafından takılan süs eşyası olarak tanımlanmaktadır. Ziynet eşyasını evlilik münasebetiyle gelin ve damada verilen hediyeler olarak tanımlamak mümkündür. Bu bağlamda, bilezik, altın kelepçe, kolye, gerdanlık, takı seti, bileklik, saat, küpe ve yüzük gibi takılar, ziynet eşyası olarak kabul edilmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından kusur belirlemesi, nafakalar, tazminatların ve ziynet alacağı davasının reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının aşağıdaki bentler dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m. 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından manevi tazminatın miktarı ve reddedilen ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davalı-karşı davacı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Muhakemeleri Kanunu'nun 297. maddesinin (2). fıkrasında: hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden herbiri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği, aynı Yasanın 298. maddesinin (2.) fıkrasında da, gerekçeli kararın, tefhim edilen hükme...
Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür.Bunun sonucu olarak normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir.Kadın, ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını ve götürülmesine engel olunduğunu, evde kaldığını ispat yükü altındadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Maddi Tazminat ve Ziynet (Takı) Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm evlilik nedeniyle uğranılan nişan giderlerine dayanan maddi tazminat ile ziynet (takı) eşyası alacağı istemine ilişkin olup, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 12.05.2011 tarihli 2011/1 sayılı kararı gereğince inceleme görevi Yargıtay 6. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 6. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 29.09.2011 (prş)...