"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından; kadının ziynet alacağı davasının kabulü, kendi boşanma davasında ise manevi tazminat miktarı yönünden, davalı-karşı davacı kadın tarafından ise; erkeğin boşanma davasının kabulü, tedbir nafakasının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle yasal süresi içinde bildirilmeyen tanık ...'...
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle boşanma davası reddedildiğine göre davalı için takdir edilen nafakanın tedbir nafakası (TMK.m.169) olarak nitelendirilmesi yerine "iştirak nafakası" olarak vasıflandırılması; davalı tarafından süresinden sonra verilen cevap dilekçesiyle talep edilen ziynet eşyası ve takı parası hakkında harcı verilerek açılmış bir karşılık dava olmadığı, sonradan nispi peşin harcın alınmış olmasının da cevap dilekçesini bu talepler yönünden "karşılık dava" haline getimeyeceği dikkate alınarak bu talepler hakkında "karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde karar verilmesi gerekirken, açılmamış sayılmasına karar verilmesi doğru değil ise de, bu hususların sonuca etkili görülmemesine göre tarafların temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 73.90'ar TL. temyiz başvuru harçları peşin alındığından...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 31/03/2014 NUMARASI : 2013/275-2014/273 Taraflar arasındaki ziynet ve takı parası alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesi ile; davacıya düğünde takılan 2.500,00 TL takı parasının ve davacıya ait ziynet eşyalarının davalıda kaldığını, iade edilmediğini belirterek, (ziynetleri ayrıntılı olarak sayarak) aynen iadesine mümkün değilse dava tarihi itibari ile bedellerini, ayrıca 2.500,00 TL nin de tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
Bu durumda, ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kocaya verildiğinin, davacının isteği ve onayı ile bozdurulup harcandığının, davalı yanca kanıtlanması halinde, davalı koca ziynet eşyalarının iadesinden kurtulur. Ziynet eşyaları yönünden olağan olan, bu çeşit eşyanın kadının üzerinde olması ya da evde saklanması, muhafaza edilmesidir. Ziynet eşyalarının davalı kocanın zilyetlik ve korumasına terk edilmesi olağana ters düşer. Ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardandır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bu bağlamda davacı; dava konusu ettiği ziynet eşyasının varlığını, bunların zorla elinden alındığını ispatla yükümlüdür....
Hukuk Dairesinin, D: 2018/1819, K:2020/1138, 14/10/2020 tarihli kararı gereği boşanma, nafaka, velayet ve tazminat talepleri yönünden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, 2- Ziynet eşyaları talebi yönünden 5 adet 20 gramdan toplam 100 gr 22 ayar adana burması bilezik ile 60 gr 22 ayar setin davalı karşı davacıdan alınarak, davacı karşı davalıya aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde ziynet eşyalarının toplam bedeli 20.080,00TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı karşı davacıdan alınarak, davacı karşı davalıya ödenmesine" karar verilmiştir. Davacı-davalı erkek vekili, ziynet eşyalarının iadesi davasının boşanmanın feri niteliğinde olmaması, huzurdaki davada talep hakkı bulunmamasına rağmen ziynet eşyası alacağı davasının görülmesi ve ziynet eşyası alacağı davasının reddine karar verilmesi yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı-davacı kadın istinafa cevap vermemiştir....
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı boşanma davasının kabulü ile boşanma ve fer'ilerine, ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir....
İstinaf Sebepleri Davalı istinaf dilekçesinde özetle; kadının ziynet alacağı davasını tanık ve diğer delillerle ispat edemediğini, miktarlar ve gramların fahiş olduğunu, ziynet ve para alacağı davasının reddi gerektiğini belirterek; ziynet ve para alacağı davasının kabulü yönünden istinaf yoluna başvurmuştur. C....
Ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardandır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. Davacı, dava konusu ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını ve götürülmesine engel olunduğunu, evde kaldığını, ispat yükü altındadır. Somut olayda, davacı kadın evi terk ettiği tarih itibariyle dava konusu ziynet eşyasının götürülmesine engel olunduğunu ve zorla elinden alındığını, daha önce de götürme fırsatı elde edemediğini dinlettiği tanıkların beyanı ile ispat edememiştir....
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde dava konusu ziynetlerin varlığının ve ortak konutta kaldığının ispat edilemediği gerekçesi ile ziynet alacağı davasının reddine karar verilmiş ise de, davalı-karşı davacı tanığı Esma Bayram’ın görgüye dayalı beyanı kapsamında davalı-karşı davacı kadına düğünde 5 çift ankara burması, 1 tektaş yüzük ile 1 set takımın takıldığı sabit olup dosya kapsamı ve tanık beyanlarına göre de davalı-karşı davacı kadının fiili ayrılığın başladığı son olayda davacı-karşı davalı erkeğin ailesi tarafından babasının evine bırakıldığı ve geldiğinde üzerinde ziynet eşyasının bulunmadığı anlaşılmıştır. O halde mahkemece davalı-karşı davacı kadın tarafından düğünde kendisine takıldığı ispatlanan ve ortak hanede kaldığı anlaşılan ziynetler yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme sonucu ziynet alacağı davasının reddi doğru olmamış ve bozmayı gerekmiştir....
Aile Mahkemesinin 2013/417 Esas sayılı dosyasında ziynet eşyası alacağı iddiasına dayanarak 1.000 TL talep ettiğini, yapılan yargılama sonucunda davanın talep edilen 1.000 TL bakımından kabulüne karar verildiğini, hükmün temyiz edilmeksizin 08/12/2014 tarihinde kesinleştiğini, davacının aynı maddi ve hukuki sebeplere dayalı olarak aynı ziynet eşyalarının iadesini, mümkün olmadığı takdirde 46.000 TL ziynet eşyası bedelinin faiziyle birlikte tahsilini talep ettiğini, her iki davanın konusunun, dava sebebinin ve taraflarının aynı olduğunu belirterek davanın kesin hüküm nedeniyle reddine karar verilmesini dilemiştir. Mahkemece; taraflar arasında görülen boşanma davası ve ziynet eşyası alacağına yönelik ... Batı 1....