Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in evli olduklarını, taraflar arasında görülen boşanma davasının halen devam ettiğini, evlilik sırasında düzenlenen mehir senedinde, davacı eş İsmail ve onun babası ...tarafından bir kısım menkul malların davacıya bağışlandığını, ayrıca davacının baba evinden de bir kısım eşyalar getirdiğini ve bunların da mehir senedine yazıldığını, davacının davalı ... tarafından üzerindeki günlük giysileri ile baba evine bırakıldığını ve ziynetler dahil hiçbir eşyasını alamadığını belirterek, iş bu mehir senedinde yazılı olan 114 gram 22 ayar altın bilezik, 1 adet 22 ayar set takımı ve 3 adet nişan ve söz yüzüğünün de içinde bulunduğu ziynet eşyaları ile ev ve çeyiz eşyaları bedelinden şimdilik 37.800 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....

    2 hafta içerisinde temyiz yolu açık, ziynet alacağı yönünden HMK 362/1- a maddesi gereğince KESİN olmak üzere oy birliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından tazminatların ve nafakanın miktarı, ziynet alacağına ilişkin vekalet ücretine hükmedilmemesi ve ziynet alacağında faize hükmedilmemesi yönünden; davalı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, ziynet ve takı para alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, davacı kadın...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet ve Ev Eşyasının İadesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 492 sayılı Harçlar Kanununda ve bu kanuna ekli “Yargı Harçları” başlıklı (1) sayılı tarifede, 4.6.2008 tarihinde kabul edilen 5766 sayılı Kanunla yapılan değişiklik gereğince; harca tabi davalarda kanunun yürürlüğe girdiği 6.6.2008 tarihinden sonra yapılan temyiz başvurularından; Temyiz başvuru harcının ve kararda gösterilen ilam harcının dörtte birinin (maktu harca tabi davalarda maktu harcın tamamı) temyiz peşin harcı olarak alınması (1 sayılı Tarife III /e bendi) zorunludur. Davalıdan, ziynet alacağı yönünden temyizi nedeniyle 171.49 TL. harcın eksik alındığı görülmektedir....

        Davacı kadın, dava konusu edilen ziynet eşyasının davalıda kaldığını ileri sürmüş, davalı koca ise onun tarafından götürüldüğünü savunmuştur. Hayat deneylerine göre olağan olanın bu çeşit eşyanın kadının üzerinde olması ya da evde saklanması, muhafaza edilmesidir. Başka bir anlatımla bunların davalı tarafın zilyetlik ve korumasına terk edilmesi olağan durumla bağdaşmaz. Diğer taraftan, ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardandır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. Davacı, dava konusu ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını ve götürülmesine engel olunduğunu, evde kaldığını ispat yükü altındadır....

          Aile Mahkemesinin 13.10.2016 tarihli ve 2016/412 E., 2016/691 K. sayılı kararı ile; tam, yarım ve çeyrek altın gibi altınların günümüz ekonomik koşulları, gelenek ve göreneklerde meydana gelen değişiklikler nedeniyle ziynet eşyası olarak kullanılmasının söz konusu olmadığı, bunların özellikle yatırım aracı olarak kullanıldıkları, yatırım aracına dönüşen bu altınların ziynet sayılamayacağı, dolayısıyla kadına bağışlanmış sayılmasının da mümkün olmayacağı, takı törenlerinde kadına ziynet olarak takılan ve kullanılanların dışında kalan altın ve paraların bir keseye konulduğu ve katılımcıların maksadının bu eşyaları taraflardan birisine bağışlamak olmadığı, bu yatırım araçları ile amaçlananın düğün masraflarına katkı, kalan olur ise yeni çiftlerin otomobil veya konut almasına destek mahiyetinde olduğu, takı töreninde takı takanların bunları kadına bağışlama iradelerinin var olduğunun kabul edilemeyeceği gerekçesiyle 5 adet tam altın, 32 adet yarım altın, 136 adet çeyrek altın ve 1 adet gremse...

            AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 29/03/2019 NUMARASI : 2017/1061 ESAS 2019/252 KARAR DAVA KONUSU : Karşılıklı Boşanma ve Ziynet Eşyalarının İadesi KARAR : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara karşı davalı - karşı davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla HMK’nın 353. maddesi gereğince duruşma yapılmadan incelenmesine karar verilerek HMK’nın 355. maddesi gereğince de istinaf dilekçesinde yazılan sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....

            İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili yasal süresinde sunduğu 08.03.2021 tarihli istinaf başvuru dilekçesinde özetle; takı parasının da ziynet eşyasına dahil olduğunu, bu nedenle takı parası yönünden de kabul karar verilmesi gerektiğini, aksi halde vekalet ücretinin reddedilen miktarı geçmemesi gerektiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. GEREKÇE: Dava, ziynet eşyalarının iadesi iadesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresinde davanın reddedilen kısmı yönünden istinaf talebinde bulunulmuştur....

            Davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla inceleme HMK'nun 355.maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; İlk derece mahkemesince, " davacı tarafın ziynet alacağı talepleri için ayrı bir dava açıldığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına " karar verilmiştir. Davacı evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma ve ziynet alacağı talebinde bulunmuştur. Ziynet alacağı talebi boşanmanın fer’isi niteliğinde olmayıp, talep edilen ziynet bedeli üzerinden ayrıca nispi harca tabidir. Dava açılırken yatırılmış olan başvurma harcı dilekçedeki bütün istekleri kapsar....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma - Ziynet Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı (koca) tarafından ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı (kadın) dava dilekçesinde, davalı (koca)'da kaldığını ileri sürdüğü eşyalarının nelerden ibaret olduğunu tek tek sayarak öncelikle iadesini, aynen iadenin mümkün olmaması halinde ise, bedelinin ödenmesini talep etmiştir. Mahkemece, görevlendirilen bilirkişinin 30.04.2013 tarihli raporunda, gösterilen ziynet ve takı paralarının toplam değerinin davacı kadına ödenmesine karar verilmiştir. Mahkeme talepten fazlasına hükmedemez (HMK.md.26)....

              UYAP Entegrasyonu