bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169)....
Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50. ve devamı maddeleri hükmü nazara alınarak, daha uygun miktarda maddi tazminat (TMK.md.174/1) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. 3-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından; her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-karşı davacı kadın 18.02.2015 tarihinde TMK m.197 kapsamında bağımsız tedbir nafakası davası açmış, bu dava ayrı yaşamakta haklı olduğunun ispat edilemediği gerekçesiyle reddedilmiştir ve bu karar 08.02.2016 tarihinde kesinleşmiştir. Davacı-karşı davalı erkeğin boşanmayı gerektiren kusurlu bir davranışı da kanıtlanamamıştır....
Eldeki davadan sonra açılan boşanma davası nedeniyle taraflar ayrı yaşamaya hak kazanmış ise de, eldeki davanın dava tarihi itibariyle boşanma davası bulunmadığından (dava tam ıslah edilerek tedbir nafakası istemine dönüştürüldüğünden) ayrı yaşamada haklı davacı eş yönünden 15/10/2018 tarihinden itibaren tedbir nafakasına hükmolunması gerekmekte olup, Konya 4. Aile Mahkemesinde açılan davada TMK 169 uncu maddesi kapsamında hâkim tarafından resen alınması gereken önlemler kapsamındaki tedbir nafakası ile mükerrerlik oluşturmaması gerekmektedir. Hal böyle olunca, ilk derece mahkemesince tedbir nafakasına hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak müşterek çocuklar yönünden talep edilen nafakanın niteliği TMK 197 inci maddesi kapsamında tedbir nafakası iken iştirak nafakası olarak hükümde yazması ile Konya 4....
Eldeki davadan sonra açılan boşanma davası nedeniyle taraflar ayrı yaşamaya hak kazanmış ise de, eldeki davanın dava tarihi itibariyle boşanma davası bulunmadığından (dava tam ıslah edilerek tedbir nafakası istemine dönüştürüldüğünden) ayrı yaşamada haklı davacı eş yönünden 15/10/2018 tarihinden itibaren tedbir nafakasına hükmolunması gerekmekte olup, Konya 4. Aile Mahkemesinde açılan davada TMK 169 uncu maddesi kapsamında hâkim tarafından resen alınması gereken önlemler kapsamındaki tedbir nafakası ile mükerrerlik oluşturmaması gerekmektedir. Hal böyle olunca, ilk derece mahkemesince tedbir nafakasına hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak müşterek çocuklar yönünden talep edilen nafakanın niteliği TMK 197 inci maddesi kapsamında tedbir nafakası iken iştirak nafakası olarak hükümde yazması ile Konya 4....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dosyadaki yazılar, kararın dayandığı deliller, ileri sürülen istinaf sebepleri, kanuni gerektirici nedenler nazara alınarak yapılan değerlendirmede; Asıl dava; TMK'nun 197. maddesinden kaynaklı ayrı yaşamda haklılık iddiasına dayalı bağımsız tedbir nafakası, birleşen ve karşı dava ise evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal sebebine ( TMK 166/1- 2 ) dayalı boşanma ve ferilerine yöneliktir....
Davacı kadın tarafından evlilik birliğinin sarsılması hukuki nedenine (TMK 166/1,2) dayanılarak açılan işbu boşanma davası; aynı davanın, daha önce açılmış ve halen görülmekte olduğu belirtilerek derdestlik koşulları oluştuğu gerekçesiyle usulden reddedilmiştir. Derdestlik bir dava şartı olup hakim tarafından re'sen gözetilir (HMK m. 114/1- 1,115). Derdest davadan söz edebilmek için her iki davanın tarafları, konusu ve dava sebeplerinin aynı olması gerekir. Davalı erkek tarafından açılan Alanya 2. Mahkemesi'nin, 2019/218 esas ve 2019/893 karar sayılı dava dosyasında kadının birleşen davası TMK'nın 197. Maddesi uyarınca tedbir nafakası istemine ilişkin olup, istinaf incelemesine konu bu dosyadaki talep ise davacı kadın tarafından açılan boşanma davasıdır. Bu durumda, kadın tarafından Alanya 2. Aile Mahkemesinde açılan birleşen tedbir nafakası davası ile işbu boşanma davasının konuları farklı olduğundan derdestlikten söz edilemez....
Aynı yasanın 197. maddesine göre de; eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir. Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hâkim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır. Tedbir nafakasında eşlerin birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve malvarlıkları ile katkıda bulunmaları gerekir (TMK Md. 186/son). Davacı eşin ekonomik durumunun davalı (kocadan) daha iyi olması davalı (kocayı) tedbir nafakası yükümlülüğünden kurtarmaz. Ancak, hükmedilecek nafakanın miktarını tayinde bu husus dikkate alınmak zorundadır. Böylece "hakkaniyet" ilkesine uygun bir nafaka tespit edilebilir (TMK. Md. 4)....
Asliye Hukuk Mahkemesinde (Aile Mahkemesi Sıfatıyla), boşanma davası ise 15.12.2014 tarihinde ... 3.Aile Mahkemesinde açılmış olduğuna göre; birleştirme talebi ikinci davada değil, ilk açılan davada istenilmiştir. Kaldı ki, ayrı yargı çevrelerinde açılan davaların; evlilik birliğinin korunması hükümlerine dayalı olarak TMK. nun 197. maddesine göre açılan tedbir nafakası davası ile boşanma hükümlerine dayalı olarak TMK.nun 166.maddesine göre açılan boşanma davasından ibaret olduğu anlaşılmaktadır. Taraflar arasında boşanma davası olsun yahut olmasın eşler evlilik birliğinin ayrı dava ile korunmasını isteyebilir (TMK. md.201). Diğer bir anlatımla, tedbir isteğinin boşanma davasında istenilmesini zorunlu kılan bir hüküm yasada yer almamaktadır. Kaldı ki, tedbir nafakası davası ve boşanma davası aynı sebepten doğmadığı için biri hakkında verilecek hüküm diğerini etkileyecek nitelikte bulunmamaktadır....
Davacı kadın, TMK 169.maddesi uyarınca verilen tedbir nafakası miktarlarının az olduğundan bahisle istinaf talebinde bulunmuş ise de, tarafların sosyal ve ekonomik durumları göz önüne alındığında hükmedilen tedbir nafakası miktarlarının yerinde olduğu sonucuna varılmıştır. TMK 197.maddesi uyarınca açılan tedbir nafakası davasında davacı kadının ayrı yaşamakta haklı olduğu hususunu ispat etmesi gerektiği, mahkemece bu ispatın yapılmadığı gerekçesi ile kadının tedbir nafakası isteminin reddine karar vermesi doğru ise de, anne yanında bulunan müşterek çocuklar için bu ispata gerek olmadan davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesi hatalı olmuştur....