İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Davaya konu ipotek, resmi ipotek senedinde ve tapu kaydında her ne kadar karz ipoteği olarak gözükse de gerçekte teminat ipoteği olup teminat fonksiyonu sağlandığı (davalı ipoteğin sağladığı teminatı elde ettiği) halde davalı haksız ve kötüniyetli olarak davaya konu ipoteğin tapuda karz ipoteği görünmesinden faydalanarak mükerrerlik arz edecek şekilde bir de ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlattığını, Yargıtay kararlarıyla da sabit olduğu üzere ipotek resmi senedinin aksi yazılı belge ile her zaman ispat edilebileceğini, dosyaya sunulan 21/02/2012 tarihli sözleşme ile davaya konu ipoteğin karz ipoteği değil teminat ipoteği olduğu ispat edildiği halde İDM'ce söz konusu sözleşmenin adi yazılı sözleşme olduğu, resmi ipotek akit tablosunun aynı kuvvette yazılı belge ile kanıtlanması gerektiği gibi hatalı hukuki değerlendirme ile davanın reddine karar verildiğini, İDM'nin hukuki değerlendirmesi...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu aleyhinde ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip başlatıldığı, borçlunun, icra mahkemesine şikayet yoluyla yaptığı başvuruda, ipoteğin teminat amacıyla tesis edildiğini, limit aşımı olduğunu ve ipoteğin 01.05.2010 tarihine kadar tesis edildiğinden bu tarihten sonra ipoteğe dayanarak takip yapılamayacağını ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece, limit aşımı dışındaki şikayetlerin 7 günlük süreye tâbi olup süresinde olmadığı, ipoteğin üst sınır (limit) ipoteği olduğu ve limit aşımının söz konusu olmadığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verildiği...
(birinci) derece ve 1.sırada 316.712,00 TL değerinde faizsiz fekki bildirilinceye kadar karz ipoteği tesis ettiği, ipoteğin mevcut olan bir borç için tesis edildiği ve kesin borç ipoteği (karz ipoteği) olup ilam niteliği taşıdığının anlaşıldığı, İİK'nun 45. maddesi gereğince alacağı rehinle temin edilmiş olan alacaklı, öncelikle rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapmak zorunda olduğu, Rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapmadan ilamlı veya ilamsız icra takibi ve borçlu iflasa tabi kimselerden ise iflas yolu ile takip yapamayacağı, Rehnin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takip sonunda alacaklı alacağın karşılanmayan kısmı için ilamlı veya ilamsız takip yapabileceği, buna göre alacaklının önce ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapması yasal zorunluluk olduğundan mükerrerlik iddiasının ancak rehnin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takip dışındaki diğer takipler yönünden ileri sürülebileceği bu nedenle mükerrerlik iddiasının yerinde olmadığı, takip dayanağı ipotek akit...
İpotek resmi senedindeki ifadelere bakılırsa tesis edilen ipoteğin karz nedeniyle kurulduğu açıkça görülür. Borçlar Kanunun 306. maddesindeki tanıma göre karz (ödünç) para veya diğer misli bir şeyin mülkiyetinin diğerine devredilmesi ve miktar, evsafta aynı neviden eşyanın geri verilmesi borcunu doğuran bir akittir. Bu akitle ödünç veren bir miktar paranın mülkiyetini ödünç alana geçirir ödünç alanda buna karşılık bir miktar şeyi (parayı) geri vermeyi borçlanır. Genel olarak ifade etmek gerekirse karz bir bakıma kredi sağlanmak üzere kurulan akittir. Soruna bu açıdan bakılırsa vekâletnamede verilen yetkinin karz (ödünç) temini işlemini de kapsadığı açıktır. Hal böyle olunca ödünç sağlamak üzere verilen vekâletnamedeki yetki kullanılarak ipotek tesis edilmesinde vekâlet ilişkisine aykırı bir davranış söz konusu olmadığından dava reddedilmelidir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilin murisi Fatma Parlak tarafından dava dışı Ali Eryılmaz lehine tesis edilen ipoteğin süreli bir ipotek olduğunu, dava konusu ipoteğin 15/07/2018 tarihinde sona erdiğini, dava dışı Ali Eryılmaz tarafından 30 günlük yasal süre içerisinde ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi yapılmadığını, davanın reddini, davacının %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir. Mahkemece; Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/262 Esas sayılı dosyası ile ipoteğin kaldırılması, müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ve ipotekli taşınmazın satışının durdurulması talepli dava açıldığını, bu dava ile savcılığa yapılan şikayet sonucu beklenilmeden karar verildiğini, TMK 1024/2. Maddesine göre hukuki sebebi bulunmayan, geçersiz bir hukuki sebebe dayanan veya usulüne göre yapılmayan her türlü tescilin yolsuz olduğunu ve ipotek hakkının yolsuz olarak tescil edildiğinin ispatının da ipoteğin kaldırılması için yeterli bulunduğunu, Yalçın Uzun isimli kişinin daha sonra dosyalara beyanda bulunmak suretiyle davacıdan herhangi bir para almadıklarını beyan ettiğini, eksik inceleme ile karar verildiğini beyanla, istinaf talebinin kabulü ile kararın kaldırılmasını istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 150/a maddesi yollaması ile İİK'nın 68. maddesi uyarınca itirazın kaldırılması istemine ilişkindir. Bodrum 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: İpotek borçlusu tarafından maliki olduğu taşınmaz üzerinde ipotek alacaklısı lehine tesis edilen ipotek bedelinin depo edilip, alacaklıya muhtıra gönderildiği ancak muhtıraya itiraz edildiği beyan olunarak ipoteğin kaldırılması gerekçesiyle icra mahkemesine başvurulduğu; mahkemece, davacının davasının kabulüne ve anılan ipoteğin kaldırılmasına hükmedildiği anlaşılmaktadır....
Kuşkusuz kurulan ipoteğin temelini ipotek akit tablosu teşkil eder. İncelenen ve ipotek aktinin çerçevesini tayin eden 28.04.2010 tarihli resmi akit tablosu içeriğinden ipoteğin, “…...’ın, ...’ten aldığı 200.000 TL bedel mukabilinde borca karşılık için …” tesis edildiği anlaşılmaktadır. Açıklanan bu niteliğe göre ipotek, kesin borç (karz) ipoteğidir. Burada, malik/borçlunun bir borç ikrarında bulunduğu kabul edilir. Bu borç ikrarında, akit tablosu ipoteğin hukuki dayanağını oluşturur. Artık üst sınır ipoteğinde olduğu gibi mahkemece alacağın doğup doğmadığının, başka bir deyişle rehinli taşınmaz malikinin gerçek bir alacağı olup olmadığının ayrıca araştırılması gerekmez. Öte yandan; ipotek akit tablosuna karşı ileri sürülen iddia, resmi senede karşı yapılmış bir iddiadır. Davacı tanıklarının hile iddiasına ilişkin beyanları da görgüye dayalı olmadığı gibi senede karşı iddianın aksinin, aynı güçte yazılı delille kanıtlanması gerekir....
Somut olayda; incelenen ve ipotek aktinin çerçevesini tayin eden resmi akit tablosu içeriğinden ipoteğin, 700.000,00 TL için tesis edildiği görülmektedir. Açıklanan bu niteliğe göre ipotek, kesin borç (karz) ipoteğidir. Türk Medeni Kanununun 875. maddesine göre kesin borç (karz) ipoteği, anapara yanında, gecikme faizini ve icra takibi yapılmışsa takip masraflarını da güvence altına alır. Alacaklı, ipoteğin fekki için anaparanın dışında takip masraflarını ve geçen günlerin faizlerini de isteyebileceğinden; ancak anaparanın, gecikme faizinin, icra takibi yapılmışsa takip giderlerinin ödenmesi halinde ipoteğin kaldırılmasına karar verilebilir. Taşınmaz malikinin ödeme iddiası varsa bu iddianın da yazılı delille kanıtlanması zorunludur. Dava konusu olayda ipotek lehtarı ...'...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/12/2020 NUMARASI : 2018/85 ESAS - 2020/265 KARAR DAVA KONUSU : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki) KARAR : 6100 sayılı HMK'nın 352/1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul İli Sarıyer İlçesi Büyükdere Mah....