Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

-KARAR- Davacı vekili, taraflar arasındaki otogaz (LPG) satış sözleşmesinin, davalı bayi tarafından haksız olarak feshedildiğini, sözleşmeden kaynaklanan kar mahrumiyeti ve cezai şart alacaklarının tahsili için girişilen icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini iddia ederek, itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesi haklı sebeplerle feshedilmiş olup, davacı tarafın bu sebeple cezai şart ve kar mahrumiyeti taleplerinin bir mesnedi bulunmadığını savunarak, davanın reddi ile lehlerine tazminata hükmolunmasını istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre davacının, davalı ihtarına rağmen mal teslim etmeyerek mal teslim yükümlülüğünü yerine getirmediği, bu nedenle davalının sözleşmeyi fesihte haklı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

    Petrol şirketi arasında 16.01.2006 tarihinde 5 yıl süreli LPG ile Çalışan Kara Yolu Taşıtları İçin İkmal sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin normal bitiş süresinin 17.01.2011 olduğunu ancak davacının sözleşmeyi 15.09.2010 tarihli ihtarı ile 18.09.2010 tarihinde fesih ettiğini, sözleşmenin haksız fesih edildiğini bu nedenle davacının cezai şart ve kar mahrumiyeti talep hakkının doğduğunu beyanla sözleşmenin 32. maddesi gereğince 69.009,85-TL kar mahrumiyeti ile sözleşmenin 33. maddesi gereğince 176.852-TL cezai şart ödemek zorunda olduğunu beyanla fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak şartıyla şimdilik 7.500-TL kar mahrumiyeti ile 7.500-TL cezai şart bedelinin fesih tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, 10.05.2016 tarihli ıslah dilekçesi ile cezai şart talebinin 177.310,71 TL olduğunu belirtmiştir. Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

      Davacı tarafın cezai şart alacağı istemine ilişkin olarak ise, feshin haksız olması nedeniyle davacının cezai şart alacağına hak kazandığı, sözleşmenin 26.madde hükmü gereği 100.000-Euro ceza koşulu olarak belirlenmiş olup, dosyaya sunulan davacıya ait bilanço ve kar zarar cetvellerinin incelenmesi sonucu davalı tacirin bu bedeli ödeme gününü bulunmadığı, bu bedelin ödenmesi halinde faaliyetin devam etmekte zorlanacağı, buna göre cezai şarttan %20 oranında indirim yapılması gerektiği, dava tarihi itibarı ile 2,3479-EU kuru üzerinden davacının (80.000x2,3479:187.832,00-TL) 187.832,00-TL cezai şart alacağının bulunduğu ancak davacı tarafından dava dilekçesi ile cezai şart alacağı olarak 20.000TL talep edildiği de nazara alındığında, 20.000TL cezai şartın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin hakları saklı tutulmasına karar vermek gerekmiş ve davalının daha önce temerrüte düşürülmemiş olması nedeniyle dava tarihinden itibaren faiz işletilmek sureti ile aşağıdaki şekilde...

        nin imzasının bulunduğunu, taraflar arasındaki sözleşmenin 16/f maddesinin davacı defterlerinin münhasıran delil olarak kabul edileceğinin düzenlendiğini, rapor içinde yapılan tespitlere nazaran mahkemece davacı talebinin uygun görülmesi halinde hesaplanan cezai şart tutarının 167.705,00 TL kar mahrumiyeti talebinin ise 121.288,38 TL olarak hesaplandığı tespit ve rapor edilmiştir. Bilirkişi ... ve ......

          cezai şartın ekonomik yönden davalının mahvına sebep olabilecek olması durumunda cezai şarttan indirim talep edilebileceği, davalı tarafın cezai şarttan ne ölçüde etkilenebileceğinin tespiti amacıyla yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu alınan raporda, davalının 2007 ve 2008 yıllarında zarar ederek faaliyet gösterdiği, 2005 yılında yıllık kârının 19.805,00 TL, 2006 yılında 27.003,00 TL olduğunun görüldüğü, davalı hakkında 50.000 Amerikan Doları karşılığı olan 60.180,00 TL cezai şart uygulanmasının davalının ekonomik yönden mahvına sebebiyet vereceğine mahkemece kanaat getirildiği, cezai şarttan indirim yapılması yoluna gidildiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 6.084,63 TL mahrum kalınan kâr tutarının 1.000,00 TL'sinin dava tarihinden, bakiye kısmın ıslah tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, sözleşmenin feshi nedeniyle cezai şart olarak kararlaştırılan tutardan 20.000 Amerikan Dolarının dava tarihi itibariyle karşılığı...

            Taraflar arasındaki Bayilik Sözleşmesi'nin 32. maddesinin (a) bendinde sözleşmenin davalı taraftan kaynaklı haklı feshi halinde davacının uğradığı müspet zararının tazmin edileceği, sözleşmenin 32. maddesinin (b) bendinde ise davalının cezai şart ödemekle yükümlü olduğu; cezai şart hesabının, bayinin LPG alımı yaptığı dönemde LPG alımının en yüksek olduğu aydaki LPG miktarının fesih tarihindeki perakende satış fiyatı ile çarpımıyla hesap edilebileceği anlaşılmaktadır. Davacının müspet zarar talebi kar mahrumiyeti talebini içermektedir....

              Bu durumda davacının anılan sözleşme hükümleri uyarınca hem kar mahrumiyeti hem de cezai şart isteyeceği gözetilmeden sözleşmenin yorumunda yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 11.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Mahkemece yapılan yargılama sonunda, taraflar arasında bayilik sözleşmesi imzalandığı, ancak davalının sözleşme süresi içinde, başka firmalara ait ürünleri satarak, sözleşmeye aykırı davrandığının tespit edildiği, davacının kâr mahrumiyeti ile cezai şart alacağını birlikte talep etmesinin mümkün olmadığı gibi manevi tazminat talebinin de yerinde bulunmadığı gerekçesi ile, davacının cezai şart alacağının kısmen kabulüne, davacının kâr mahrumiyeti ve manevi tazminata ilişkin taleplerinin ise reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Taraflar arasında imzalanan “... Bayilik Sözleşmesinin” 21.maddesi “….Bayi şirketin her türlü alacağını zarar ve ziyanı ile kâr mahrumiyeti ödemeyi de kabul etmiştir....

                  Taraflar arasında imzalanan 4 yıl süreli ve cezai şart yanında kâr mahrumiyeti talep edilebileceği yönünde düzenleme içeren 27.01.2012 tarihli bayilik sözleşmesi davalı bayii tarafından 16.05.2013 tarihinde haksız olarak feshedilmiştir. Fesih tarihi ile sözleşmenin sona ereceği 31.12.2015 tarihleri arasında davacı taraf kâr mahrumiyeti talep etmişse de, yapılan hesap yönteminin sözleşmede kararlaştırılan yöntem olup olmadığı konusunda raporda açıklık bulunmamaktadır....

                  Taraflar arasında imzalanan 4 yıl süreli ve cezai şart yanında kâr mahrumiyeti talep edilebileceği yönünde düzenleme içeren 27.01.2012 tarihli bayilik sözleşmesi davalı bayii tarafından 16.05.2013 tarihinde haksız olarak feshedilmiştir. Fesih tarihi ile sözleşmenin sona ereceği 31.12.2015 tarihleri arasında davacı taraf kâr mahrumiyeti talep etmişse de, yapılan hesap yönteminin sözleşmede kararlaştırılan yöntem olup olmadığı konusunda raporda açıklık bulunmamaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu