Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, tarafların mal rejimine ilişkin hususları da kapsar şekilde anlaşmalı boşandıkları gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar 15.04.1993 tarihinde evlenmiş, 12.02.2010 tarihinde açılan boşanma davasının kabulü ve 22.3.2010 tarihinde kesinleşmesiyle evlilik birliği son bulmuştur. TMK.nun 179.maddesine göre mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı olduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır. Taraflar arasında başka bir mal rejimi seçildiği ileri sürülmediğine göre, evlenme tarihinden 4721 sayılı TMK.nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı, bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar ise TMK.nun 202.maddesine göre yasal edinilmiş mallara katılma rejimine tabidirler. Eşler arasındaki mal rejimi TMK.nun 225/2.maddesine göre boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona ermiştir....

    Asıl dava; davacı/ davalı erkek tarafından açılmış TMK nun 166/1 nedenine dayalı boşanma istemine ilişkindir. Birleşen dava; davalı/ davacı kadın tarafından açılmış TMK nun 166/1 nedenine dayalı boşanma ve fer'ileri istemine ilişkindir. İstinaf aşamasında yapılan incelemede; davalı/ davacı kadın vekili tarafından 13/12/2021 tarihinde boşanma ve mal paylaşımı davası açıldığı, davanın Antalya 9. Aile Mahkemesinin 2021/869 esas sayılı dosyası üzerinden yürütüldüğü ve halen derdest olduğu anlaşılmıştır. Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar (HMK 166/1)....

    Asıl dava; davacı/ davalı erkek tarafından açılmış TMK nun 166/1 nedenine dayalı boşanma istemine ilişkindir. Birleşen dava; davalı/ davacı kadın tarafından açılmış TMK nun 166/1 nedenine dayalı boşanma ve fer'ileri istemine ilişkindir. İstinaf aşamasında yapılan incelemede; davalı/ davacı kadın vekili tarafından 13/12/2021 tarihinde boşanma ve mal paylaşımı davası açıldığı, davanın Antalya 9. Aile Mahkemesinin 2021/869 esas sayılı dosyası üzerinden yürütüldüğü ve halen derdest olduğu anlaşılmıştır. Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar (HMK 166/1)....

    olduğunu, bu apartmandaki kiraları aldığını, Tekirdağ Marmaraereğlisi Sultanköy'de bulunan çay bahçesini Selime Eker'e devrederek ailesinden mal kaçırdığını, davacının çocuklarını yalnız büyüttüğünü, okuttuğunu ve evlendirdiğini, evden atılma korkusuyla yaşaması nedeniyle bugüne kadar dava açmadığını belirterek tarafların boşanmalarına, davacı için aylık 500,00 TL tedbir/yoksulluk nafakası ile 20.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınmasına, davalının apartmandan aldığı kira gelirlerine tedbir konulmasına, dava sonunda mal paylaşımı yapılarak 1/2 sinin mülkiyetinin davacıya devredilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/737 ESAS DAVA KONUSU : Boşanma Ve Mal Paylaşımı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı kadın vekili, dava dilekçesinde özetle; davacı kadın boşanma davası ile birlikte fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 500,00- TL lik katılma alacağı davasına konu evlilik birliği içerisinde edinilmiş olan iki araba ve bir ev üzerine ihtiyati tedbir konulmasına ve katılma alacağı miktarının bilirkişi incelemesinde belirlenecek bedel üzerinden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar eşlerin bu yöndeki diğer bir ifadeyle gerek boşanmanın mali sonuçları, gerekse çocukların durumu hususunda kabul edilen düzenlemeleri kapsayan irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Anlaşmanın bozulması ile anlaşmalı boşanma hükmü bütünüyle geçersiz hale gelir. Bu halde anlaşmalı boşanma davasının "çekişmeli boşanma" (TMK m. 166/1- 2) olarak görülmesi gerekir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar, eşlerin bu yöndeki irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Anlaşmanın bozulması ile anlaşmalı boşanma hükmü bütünüyle geçersiz hale gelir. Böyle bir durumda, davaya “çekişmeli boşanma” (TMK md.166/1,2) olarak devam edilmesi, buna bağlı olarak da mahkemece, taraflara iddia ve savunmalarının dayanağı bütün vakıaların sıra numarası altında açık özetlerini içeren beyan ile iddia ve savunmanın dayanağı olarak ileri sürülen her bir vakıanın ispatını sağlayacak delillerini sunmak ve dilekçelerin karşılıklı verilmesini sağlamak üzere süre verilip ön inceleme yapılarak tahkikata geçildikten sonra usulüne uygun şekilde gösterilen deliller toplanarak gerçekleşecek sonucu uyarınca karar verilmesi gerekmektedir....

    Mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davalar, boşanma davasının eki niteliğinde değil ise de, evlilik birliği sona ermeden açılamaz, diğer bir anlatımla boşanmaya bağlı olup boşanma hükmünün kesinleşmesinden sonra bu hakların ileri sürülmesi mümkün olabilir, aksi halde tasfiye yapılamaz.(TMK.225/2,227. md.) TMK.nun “ “Aile Hukuku” ” ile ilgili ikinci kitabındaki düzenlemeler, TMK.nun 178.maddesi metni ve bu maddenin gerekçesi birlikte değerlendirildiğinde; kanun koyucunun boşanan eşlerin karşılıklı olarak birbirlerine karşı maddi ve manevi her türlü dava haklarını 1 yıllık süre içerisinde kullanmalarını amaçladığı, bu süreyi sadece maddi-manevi tazminat ve yoksulluk nafakası ile sınırlı tutmadığı, boşanmanın sonucuna bağlı bulunan ve ancak boşanma kararının kesinleşmesi ile gündeme getirilebilecek olan mal rejimine ilişkin davaların da TMK.nun 178. maddesi hükmü kapsamında düşünülmesi gerektiğini ortaya koymaktadır....

      gerekçesi ile; "1- Davacı karşı davalı b.dosya davalısı kocanın boşanma talebinin REDDİNE, 2- Davacı k.davalı b.dosya davalısı kocanın mal rejiminden kaynaklı alacak talebinin boşanma kararı kesinleştiğinde TEFRİKİNE, 3- Davalı k.davacı b.dosya davacısı kadının asıl dosyada talep ettiği boşanma talebinin KABULÜ İLE tarafların TMK’nin 166/1. maddesi gereğince BOŞANMALARINA, 4- 12.000,00 TL maddi ve 15.000,00 TL manevi tazminatın davacı k.davalı b.dosya davalısı kocadan alınarak davalı k.davacı b.dosya davacısına VERİLMESİNE, 5- Davalı k.davacı b.dosya davacısı kadının yoksulluk nafakası talebinin REDDİNE, 6- Mahkememiz dosyası ile birleşen Antalya 6....

      Asliye Hukuk Mahkemesi'nde 2012/944 esas numarası ile görülen boşanma, nafaka, velayet, maddi ve manevi tazminat ile mal paylaşımı davası açtığını, ancak dava devam ederken Murat Yağçı'nın vefat ettiğini, eşinden şiddet görmüş ve boşanma davası açmış müvekkilinin bu aşamada zaman bakımından mirasçı sıfatı kazanması ve rızası dışında herhangi bir şekilde kendisi tarafından kullanılmayan kredinin sorumluğunun yükletilmesinin hakkaniyete uygun olmadığını, icra inkar tazminatına ilişkin ise müvekkilinin kredi kullanımı hakkında veya yapılan harcamalar konusunda vefat eden eşi Murat Yağçı tarafından bilgilendirilmediği açık olduğundan müvekkilinin kötü niyetinden bahsedilemeyeceğini belirterek, açıklanan bu sebeplerle usule ve hukuka aykırı olan davanın kabulüne ilişkin kararının ortadan kaldırılmasını talep etmiştir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesi hükmü uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır....

      UYAP Entegrasyonu