Aile Mahkemesi'nin 2015/289 esas sayılı dosyası ile anlaşmalı olarak boşandığını, boşanma protokolünde tarafların birbirinden katılım alacağı, katkı payı alacağı ve mal paylaşımı talepleri olmadığını beyan ettiklerini, davacının protokol ve boşanma davasındaki beyanlardan haberdar olduğunu, davacının davayı kaybetme ihtimali olduğunu bildiği için kısmi dava açtığını ve harca esas değer olarak 10.000- TL değer gösterdiğini, tasfiye davasında hakimin davalının boşanma davasındaki beyanları nedeniyle tanık dinlemekten vazgeçtiğini ve dosyayı incelemeye aldığını, davacının kaybedeceğini bildiği davayı açtığını ve ısrarla takip ettiğini, bu nedenle azlin haklı olduğunu, azil haklı olduğundan ücret talep edilemeyeceğini ücret sözleşmesi muayyen bir bedeli içermediğinden geçersiz olduğunu, harcı ödenmiş dava değerinin 10.000- TL olduğunu, Avukatlık Kanunu 164....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Mal Rejimi Tasfiyesi - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm kadının boşanma davasının kabulü, kusur, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 90.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 12.04.2012 (Per.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Mahkeme tarafından yapılan nitelendirmeden de anlaşıldığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık, karşılıklı boşanma, maddi ve manevi tazminat isteğine ilişkin bulunduğuna, mal rejiminin tasfiyesine yönelik bir istek bulunmadığına göre, Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (2.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı-Mal Rejimi Taraflar arasındaki "boşanma" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı tarafından; her iki davaya yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 123.60 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.28.09.2015(Pzt.)...
DAVA KONUSU : Mal Rejiminden Kaynaklanan Davalar (Katılma Alacağı) KARAR : Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 18 yıllık evlilik sürecinde edinilen ve kazanılan tüm mallarının öncelikle tespiti ile müvekkili ile davalı arasında 4721 Sayılı Yasa gereği eşit şekilde paylaşılmasına karar verilmesini, davalı tarafın iş bu mal paylaşımı ve tazminat taleplerini neticesiz bırakma ve mal kaçırma eğilimi olması nedeniyle Osmancık Asliye Hukuk 2013/ 84 Esas sayılı boşanma davası açılış tarihinden geçerli olmak üzere davalı adına gözüken aktif taşınmazlar ile pasif kaydı olan taşınmazların tapu kaydına devredilmez satılamazlık şerhi verilmesi için ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz kararı konulmasını ve ulusal faaliyet gösteren tüm bankalardaki mevduat hesaplarına dava sonuçlanıp kesinleşinceye kadar ihtiyaten haciz olarak ihtiyaten tedbir konulmasına karar verilmesini, Osmancık Asliye Hukuk Mahkemesi...
Dava, TMK 166/1.madde gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davasıdır. Ayrıca boşanmanın feri niteliğinde olmayan tescil ve mal rejiminden kaynaklı alacak davası da mevcuttur. İlk derece mahkemesince mal rejimine ilişkin davanın son celse ara kararı ile dosyadan tefrikine karar verilmiş, daha sonra açık duruşmaya son verilerek boşanma ve ferilerine ilişkin karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararında kısa karar ile hüküm arasında çelişki yoktur. Mal rejimine ilişkin davalar yönünden boşanma kararının kesinleşmesi bekletici mesele yapılmak zorunda olduğundan usulüne uygun harcı yatırılarak açılan mal rejimi davasının dosyadan tefrikine karar verilmesi usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olmakla davalı erkeğin tefrike yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....
Dava, TMK 166/1.madde gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davasıdır. Ayrıca boşanmanın feri niteliğinde olmayan tescil ve mal rejiminden kaynaklı alacak davası da mevcuttur. İlk derece mahkemesince mal rejimine ilişkin davanın son celse ara kararı ile dosyadan tefrikine karar verilmiş, daha sonra açık duruşmaya son verilerek boşanma ve ferilerine ilişkin karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararında kısa karar ile hüküm arasında çelişki yoktur. Mal rejimine ilişkin davalar yönünden boşanma kararının kesinleşmesi bekletici mesele yapılmak zorunda olduğundan usulüne uygun harcı yatırılarak açılan mal rejimi davasının dosyadan tefrikine karar verilmesi usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olmakla davalı erkeğin tefrike yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....
Davacı tarafla hazırladığımız, boşanma ve ferileri hususunda anlaşmamızı içeren düzenlemeyi tekrar ederim. Düzenlemenin altındaki imza bana aittir. Davacının boşanma konusundaki tüm taleplerini kabul ediyorum. Ayrıca davacı taraftan kendim için herhangi bir nafaka, maddi veya manevi tazminat, mal rejiminden kaynaklanan alacak, ziynet, değer artışı, katılma payı talebim bulunmamaktadır. Müşterek çocuklarımız İrem, Gizem ve Elif'in velayetlerinin davacı tarafa verilmesini kabul ediyorum, başkaca karşılıklı olarak birbirimizden mal ve eşya alacağına yönelik talebimiz bulunmamaktadır. Velayetinin davacıya verilmesini kabul ettiğim müşterek çocuklar ile aramda mahkemenizin uygun göreceği şekilde şahsi ilişki tesisine karar verilmesini, davacı ile anlaşmalı olarak boşanmamıza karar verilmesini talep ederim" şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür....
Anlaşmalı boşanma protokolünde mal rejiminin tasfiyesine ilişkin düzenlemelerin bulunması ve bu yöndeki anlaşmanın geçerli olabilmesi için düzenlemenin mal rejiminin tasfiyesine ilişkin olduğunun duraksamaya yer vermeyecek şekilde tek tek ve açıkça belirtilmek suretiyle açıkça belirlenmiş olmaları gerekir. Uyuşmazlık konusu protokolde malvarlığına yönelik herhangi bir açık ibare bulunmamaktadır. Bu durumda davacı kadının mal rejiminin tasfiyesine konu olan evlilik birliği içinde edinilen taşınır veya taşınmazlardan kaynaklanan haklarından feragat ettiği kabul edilemez. Bu haliyle İlk derece mahkemesince protokolde yer alan 6. maddenin mal rejimini de kapsadığı kabul edilerek davanın reddine karar verilmesi yerinde değildir. (aynı yönde Yargıtay 8....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, cevap dilekçesindeki ve aşamalardaki beyanları tekrarla, müvekkilinin edindiği mal varlığının babasının terekesinden miras yoluyla kendi mal varlığına geçen paylardan ibaret olduğunu, müvekkilinin Erikli'deki taşınmazı babasından miras yoluyla gelen Çatalca, 151 ada 143 parselin satışından kendisine düşen pay ile aldığını, buna ilişkin havale makbuzlarını ve delillerini sunduklarını, taşınmazın kişisal mal olup kişisel mal yerine geçen değerlerin de kişisel mal olarak kabulü gerektiğini, Yargıtay uygulamalarının da bu yönde olduğunu belirterek, Edirne ilindeki taşınmaza ilişkin ihtiyate tedbirin devamı kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Dosya arasındaki bilgi ve belgelerden, tarafların 11/11/1995 tarihinde evlendikleri, davaya konu Edirne, Keşan, Erikli, 171 ada 46 parselin 13/07/2015 tarihli satış işlemi ile evlilik birliği içinde davalı adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır....