ne karşı açtığı davanın taraf ehliyeti olmadığından REDDİNE, 2- Davacının davalı B-K Ilgaz Turizm İnşaat Yatırımları ve İşletmeciliği AŞ.'ye karşı açtığı davanın REDDİNE" dair verilen 2015/405 Esas-2020/208 Karar sayılı ve 11/04/2019 tarihli karar, davacı tarafından istinaf edilmekle, Dairemizin 2019/2451 Esas-2020/830 Karar Sayılı ve 02/06/2020 tarihli kararıyla özetle, "...Dava; taraflar arasındaki imzalanan devretatil sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki devre tatil sözleşmesinin tarihi dikkate alındığında 4077 sayılı sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun hükümlerinin uygulanması gerekmektedir. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 8/3. Maddesi "kapıdan satış, işyeri, fuar, panayır gibi satış mekânları dışında önceden mutabakat olmaksızın yapılan tecrübe ve muayene koşullu satışlardır....
Dava daha çok borçlar kanununun genel hükümlerine göre açılmış sözleşmenin iptali nedeniyle bedel iadesi isteğine ilişkindir. Öyle ise mahkemece işin esası incelenerek ve ortaya çıkacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken aksine düşüncelerle yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 18.12.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hizmet akdi unsurlarının irdelenmesinden sonra, dava konusu somut olayda davacının 4077 Sayılı Yasa Hükümlerine tabi kapıdan satıcı davalı işyerinde hizmet akdine tabi çalışmasının olup olmadığı iddiasının da irdelenmesi gerekir. Konuya ilişkin yasal düzenlemelerde; A)-4077 Sayılı Kanun'un 06/03/2003 tarihinde 4822 Sayılı Yasa ile değişik 8.maddesinde "Kapıdan satış; işyeri, fuar, panayır gibi satış mekanları dışında yapılan satımlardır. Bakanlık, kapıdan satış yapacaklarda aranılacak nitelikleri, bu Kanuna tabi olan ve olmayan kapıdan satışları ve kapıdan satışlara ilişkin uygulama usul ve esaslarını belirler. Bu tür satışlarda; tüketici, teslim aldığı tarihten itibaren yedi gün içinde malı kabul etmekte veya hiçbir gerekçe göstermeden ve hiçbir yükümlülük altına girmeden reddetmekte serbesttir. Hizmetlerin satımında ise bu süre, sözleşmenin imzalandığı tarihten itibaren başlar....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Senet iptali, taşınmaz teslimi ve bedel iadesi ... ile ... ve ... aralarındaki satış senedinin iptali, taşınmaz teslimi ve satış bedelinin iadesi davasının reddine dair Ayvacık Asliye Hukuk Hâkimliğinden verilen 18.03.2009 gün ve 140/49 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 15,60 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 1,55 TL’nın temyiz edenden alınmasına 25.03.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel iadesi talebine ilişkin olup, davacının öncelikli talebi tapu iptali ve tescili talebine ilişkin olduğundan; Hakimler ve Savcılar Kurulunun İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri İş Bölümü ile ilgili 01.09.2020 tarihinden itibaren geçerli İş Bölümü Kararı uyarınca, 18.Hukuk Dairesinin görevine giren dava ve uyuşmazlıkların 6502 s. Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun ile 6098 s.TBK'nın 2.Kısmında düzenlenen ve diğer dairelerin görev alanında kalmayan dava ve işlere bakmakla görevli olması nedeniyle, dava konusu uyuşmazlıkta HSK'nın İş Bölümü Kararı hükümleri uyarınca, istinaf inceleme görevi İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7.Hukuk Dairesine aittir. Bu itibarla, HMK. m. 352 uyarınca Dairemizin görevsizliğine ve dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7.Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine oybirliğiyle varılmakla aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Konuya ilişkin yasal düzenlemelerde; A)-4077 Sayılı Kanun'un 06/03/2003 tarihinde 4822 Sayılı Yasa ile değişik 8.maddesinde "Kapıdan satış; işyeri, fuar, panayır gibi satış mekanları dışında yapılan satımlardır. Bakanlık, kapıdan satış yapacaklarda aranılacak nitelikleri, bu Kanuna tabi olan ve olmayan kapıdan satışları ve kapıdan satışlara ilişkin uygulama usul ve esaslarını belirler. Bu tür satışlarda; tüketici, teslim aldığı tarihten itibaren yedi gün içinde malı kabul etmekte veya hiçbir gerekçe göstermeden ve hiçbir yükümlülük altına girmeden reddetmekte serbesttir. Hizmetlerin satımında ise bu süre, sözleşmenin imzalandığı tarihten itibaren başlar. Bu süre dolmadan satıcı veya sağlayıcı, kapıdan satış işlemine konu mal veya hizmet karşılığında tüketiciden herhangi bir isim altında ödeme yapmasını veya borç altına sokan herhangi bir belge vermesini isteyemez. Satıcı, cayma bildirimi kendisine ulaştığı andan itibaren yirmi gün içerisinde malı geri almakla yükümlüdür....
DELİLLER : Tapu kaydı, satış vaadi ve sözleşmesi ve ekleri, keşif, bilirkişi raporu, Delil listeleri sunulan ve toplanan deliller. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, eksik ifadan dolayı bedel indirimi, geç teslim nedeniyle kira alacağı, olmadığı taktirde ödenen bedelin tahsili ve senet iptali istemine ilişkindir. Davacı tarafından davalı aleyhine açılan terditli davada davacının ilk talebi satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, eksik ifadan dolayı bedel indirimi, geç teslim nedeniyle kira alacağı istemine ilişkindir. HMK’nın 111. maddesi gereğince davacı, aynı davalıya karşı birden fazla talebini, aralarında aslilik-ferilik ilişkisi kurmak suretiyle, aynı dava dilekçesinde ileri sürebilir. Bunun için, talepler arasında hukuki veya ekonomik bir bağlantının bulunması şarttır....
İcra Müdürlüğünün 2020/7337 Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalının haksız ve kötüniyetli olarak takibe itiraz ettiğini belirterek davalıca icra dosyasına yapılan takibe itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmetmesini talep etmiştir. Dava, satış vaadi sözleşmesi kapsamında ödenen bedelin iadesi istemine dayalı yapılan icra takibine itirazın iptali ile icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Dairemizin görev alanı HSK'nın 01/09/2020 tarihli kararında belirtilen işlerle sınırlıdır. 01/09/2020 tarihli İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri ve Ceza Daireleri arasındaki iş bölümü kararı gereğince "6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda düzenlenen abonelik, eser, taşıma, sigorta, bankacılık sözleşmeleri dışındaki sözleşmelerden (devre mülk, devre tatil, paket tur, kapıdan satış gibi) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar" İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18.-19.-46. Hukuk Dairesinin görev alanındadır....
Taraflar arasında yapılan devre tatil sözleşmesi yasanın tanımını yaptığı 8. ve 9. maddelerinde belirlenen kapıdan satış niteliğinde olduğu kuşkusuzdur. Kapıdan satışlar işyeri, fuar, panayır gibi satış mekanları dışında önceden mutabakat olmaksızın yapılan tecrübe ve muayene koşullu satışlar olarak tanımlandıktan sonra, aynı yasa maddesinde bu tür satışlarda tüketicinin 7 günlük tecrübe ve muayene süresi sonuna kadar malı kabul veya hiçbir gerekçe göstermeden reddetmekte serbest olduğu vurgulanmıştır. Yasanın 9. maddesinde İse satıcının hazırladığı sözleşme, fatura veya tesellüm makbuzu ile birlikte, en az 12 punda siyah koyu harflerle yazılmış ve içeriği yasada açıklanan cayma belgesini vermeyi satıcıya yükümlülük olarak getirmiştir. Somut olayda satıcının davacıya cayma bildirim belgesini verdiği dosyadaki belgelerden anlaşılmaktadır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalarının adi yazılı şekilde düzenlenen devremülk satış sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin güncel değerinin davacıya iadesi talepli olarak açıldığını, yerel mahkemece aktif husumet olmadığı gerekçesiyle husumet yokluğundan dolayı reddedildiğini, verilen kararın usül ve yasaya aykırı olduğunu, satış sözleşmesinde bedel her ne kadar davacının eşi Ramazan Demir tarafından davalıya ödenmiş ise de, aynı sözleşmede şerh verilmiş ve tapu kaydının T1 adına tescil edilecektir şeklinde kayıt düşüldüğünü, davalı satıcının da buna istinaden dosyada mevcut tapu alım sertifikasını, davacı adına tanzim ettiğini ve iş bu şerhin gereğini kabul ettiğini, bu haliyle her iki tarafça zımni temlik hükmünde olan şerh kabul edilmiş olduğunu, somut davalarında bedelin iadesini talep hakkının davacı T1'e ait olduğunu, yerel mahkemenin takdirde hataya düşerek vermiş olduğu kararın isabetsiz olduğunu, davalı satıcı tarafça, bedelin T1...