İcra Müdürlüğü'nün 2012/2242 Esas sayılı takibine konu senette tahrifat yapılarak senet bedelinin 4.000,00- TL iken 54.000,00- TL yapıldığını, takipten sonra 30/11/2004- 21/02/2006 tarihleri arasında dosyaya 6.346,46- TL ödendiğini, sonrasında Kars İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2016/10 Esas sayılı dosyasında bakiye borcun 93.453,46- TL olarak belirlendiğini ve bunun da davacılar tarafından kabul edilerek düzenli olarak her ay yaklaşık 750.00- TL ödemeye devam edildiğini, buna rağmen icra müdürlüğünce yapılan 10/07/2017 tarihli kapak hesabında dosya borcunun, yapılan ödemelere gereği azalması gerekmesine rağmen, artarak 131.239,86- TL olarak hesaplandığını, bunun üzerine alacaklı tarafın hem hatalı hesaba ve hem da yaklaşık 3,5 yıl önce yapılan kıymet takdirine dayanarak satış işlemleri başlattığını, satış işlemlerinin kapak hesabına yapıkları şikayet ile kıymet takdirine yaptıkları itirazlarının sonucunu beklemesi gerektiğini, dosya borcunun davacının maaşından yapılan kesinti ile ödeniyor olması...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacılar vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Alacaklı vekili, İcra Müdürü'nün res’en dosyayı bilirkişiye göndererek dosya kapak hesabı yaptırdığını, bilirkişi raporunun yanlış ve dayanaksız olduğunu ileri sürerek dosyanın bilirkişiye tevdi işleminin ve bilirkişi raporunun iptalini istemiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince "Dosya içindeki tüm bilgi ve belgeler değerlendirildiğinde, davacı şirket tarafından 12/05/2016 tarihli kapak hesabına binaen 30.766,80- TL ödeme yapıldığı, şirket keşide eden olduğundan takibe konu senet bakımından komisyon ve tazminat talep edilmesinde hukuka aykırılık olmadığı, ödeme emri tebliğ edilmeden ödeme yapıldığından tahsil harcı talep edilemeyeceği, vekalet ücretinin ise 3/4'ünün talep edilebileceği, bu haliyle bakiye borcun kalmayacağı ve dosya borcunun ödendiği anlaşılmakla, 17/05/2016 tarihli kapak hesabının iptaline ve bu kapak hesabı nedeniyle davacılar aleyhinde konulan hacizlerin kaldırılmasına " dair karar verildiği görülmüştür....
SGK Merkezi hariç diğer şikayet olunanlar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle, hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenle, şikayetçi vekili ile Bağcılar SGK Merkezi hariç diğer şikayet olunanlar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, temyiz eden şikayet olunanlardan alınan peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Taraflar arasındaki maişet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti ile dosya hesabına ilişkin şikayetten dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kısmen kabulü ve kısmen reddine, haczedilmezlik şikayetinin reddine, dosya hesabına yönelik şikayetin kabulü ile, takip dosyasındaki 18.10.2021 tarihli bakiye borç muhtırasının 6.050 TL'lik kısmının iptaline, şikayetçi borçlunun 89.320,84 TL borçlu olduğunun tespitine karar verilmiştir. Kararın şikayetçi borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince şikayetçi borçlunun istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetin kısmen kabulü ve kısmen reddi ile haczedilmezlik şikayetinin reddine, dosya hesabına yönelik şikayetin kabulü ile 29.11.2018 tarihli itibariyle kapak hesabında bakiye borç miktarının 28.605,29 TL olduğunun tespitine karar verilmiştir....
Dairesi'nin 2013/3298 Esas nolu dosyasında ... ... yoluyla ve faize dair alacaklarını saklı tutarak takip başlattıklarını, teminat mektubunun davalı tarafından 03.04.2013 tarihinde müvekkiline iade edildiğini, anılan takip dosyasında yaptırdıkları kapak hesabına göre takip tarihi olan 15.02.2013 tarihi ile ödeme tarihi olan 03.03.2013 tarihi arasında faiz alacaklarının 37.359,03 TL olarak hesaplandığını, müvekkili şirketin faize dair alacağını saklı tuttuğu için bu sefer davalı aleyhine davaya esas ... 8. ......
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca dosya borcuna ilişkin kapak hesabını şikayettir. Somut olayda, Didim (Yenihisar) İcra Müdürlüğünün 2010/897 E. sayılı dosyası ile davalı alacaklı tarafından davacı borçlu hakkında başlatılan ilamsız icra takibi olduğu, icra dosyasından en son 01/02/2022 tarihinde kapak hesabının yapıldığı ve dosya borcunun en son bu tarihte ödenerek dosyanın infaz olduğu anlaşılmıştır. Her dava ve şikayet, davanın açıldığı andaki şartlara göre değerlendirilir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 11/05/2011 tarihli 2011/12- 177 Esas, 2011/300 Karar sayılı kararı) Şikayet tarihinden sonra, icra dosyasının infazen kapatılmış olması, şikayetten açıkça vazgeçilmediği sürece, icra mahkemesince başvurunun esastan incelenmesine engel teşkil etmez.(Yargıtay 12....
hesabına itiraz ettiği şeklinde itirazını açıkladığı görülmüş olup şikayete konu 26/04/2019 tarihli kapak hesabında 13/10/2020 tarihli ihale bedelinin mahsup edilemeyeceği gibi icra mahkemelerinin görevleri arasında icra dairelerince verilen kararlara ilişkin şikayetleri incelemenin yer aldığı, bu nedenle ancak ilgilisince şikayete konu edilen bir kapak hesabına ilişkin mahkemece inceleme yapılabileceği, icra mahkemesinin icra müdürlüğü yerine geçerek dosya hesabı yapmasının mümkün olmadığı anlaşılmakla davacının dosya hesabı güncelleme talebinin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı görülmüştür....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, kapak hesabına esas alınan faiz oranlarına ilişkin verilerin hatalı olduğunu, rapora yönelik itirazların giderilmediğini belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuş, mahkemece 02/11/2022 tarihli ek karar ile davacı vekilinin istinaf başvurusu süre yönünden reddedilmiştir. Davacı vekilince ek karara karşı kısa kararın tüm unsurları ile tefhim edilmemesi nedeniyle istinaf süresinin tefhim tarihinden başlamayacağı belirtilmek suretiyle yeniden istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, icra memur muamelesini şikayete ilişkindir....
Dosya kapak hesabına yönelik şikayet ve itirazlarda yapılacak iş, iddia edilen tarih itibariyle hesap yapılarak borcun varlığını ve miktarını tespitten ibarettir. Bu çerçevede alınacak rapor ile sonuca gidilmesi gerekirken eksik inceleme ve rapora dayanarak hüküm kurulması isabetsizdir....