Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu nedenle hüküm fıkrasının hiçbir tereddüde yer vermeyecek şekilde açıkça yazılması zorunludur. Somut olayda, 31.01.2014 havale tarihli ve mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda; "...Yukarıdaki tabloda görüleceği üzere 31.05.2013 tarihi itibariyle faize esas alınacak alacak kalmamıştır." denilmek suretiyle takip borçlusu şirketin anılan borcun tamamını ödediği tespit olunduğu gibi, yine aynı raporda "...takip sonrası faizin 3.499,83 TL fazla hesaplandığı..." da ifade olunmuştur. Ayrıca, mahkeme gerekçesinde yer alan davalı vekilinin 09.10.2014 tarihli dilekçesindeki kabul beyanı da anılan rapor gereği olup; sürecin daha fazla uzamadan bilirkişi raporu doğrultusunda karar verilerek anılan muhtıradaki fazla faizin hesaplamadan çıkartılması isteminin de bu yönde olduğu açıkça görülmektedir....

    İstinaf talebinde bulunan davacı vekilinin ileri sürdüğü sebepler kapsamında yapılan inceleme sonucunda, mahkemece, yargılamanın HMK’da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olduğu, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmadığı, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, ilk derece mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, icra müdürlüğü tarafından 13/12/2019 ve 25/12/2019 tarihli iki ayrı kapak hesabı yapıldığını, kapak hesapları arasındaki farkın borçlular tarafından işlemiş faize itiraz edilmesi ve icra takibinin faiz yönünden durdurulmasından kaynaklandığı, 13/12/2019 tarihli kapak hesabında itiraza uğrayan faizin takipte kesinleşen miktara dahil edilerek hesaplama yapıldığı, 25/12/2019 tarihli kapak hesabında takipte kesinleşen miktarın doğru tespit edilerek dosya hesabının yapıldığı ve doğru olduğu, mahkemece yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda bilirkişi tarafından kapak...

    İcra Müdürlüğü'nün 2020/2130 Esas sayılı dosyasından müvekkili belediye hakkında yapılan ilamsız takibe itiraz ettiklerinde takip öncesi faize müvekkili belediye temerrüde düşürülmediğinden ödeme emrindeki fatura alacaklarının 1.304.004,06- TL'si ve ferileri ile fatura alacaklarının tüm faizine ve ferilerine itiraz ettiklerini, takibin bu kısımlar için durdurulmasını ve takibin 161.008.737,17- TL'lik asıl alacak bedeli üzerinden devamına karar verilmesi istendiğini, alacağa esas olan Yapım İşleri Genel Şartnamesinde ve Sözleşme tasarısında faiz ve faiz oranı konusunda bir hüküm bulunmadığını ve bu nedenle fatura alacaklarına işleyecek faiz miktarı ve faiz oranı ve faizin başlangıcı yargılamayı gerektirdiğini, fatura alacaklarına ve işletilen tüm faize de itiraz ettiklerini, yapılan itiraza rağmen icra dosyasına yapılan ödeme sonrası bakiye borç hesaplandığında yapılan dosya hesabının hatalı olduğunu, ilamsız takipte tüm faize itiraz edildiği halde bakiye borç hesaplandığında asıl alacağa...

    içerisinde yer alan makbuz miktarlarının birbiri ile örtüşmediğini, faiz hesabı ve tahsil harcı hesabının doğru yapılmadığını tüm bu nedenlerle mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

    Taraflar arasındaki icra memur muamelesini şikayetten dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kabulü ile icra müdürlüğü tarafından düzenlenen 22.07.2020 tarihli kapak hesabında yer alan işlemiş faiz miktarının 1.977.066,44 TL olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Kararın alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle şikayetin kabulüne icra müdürlüğü tarafından düzenlenen 22.07.2020 tarihli kapak hesabında yer alan işlemiş faiz miktarının 1.996.831,73 TL olarak düzeltilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir....

      Mahkemece 25/06/2021 tarihli kapak hesabı olarak değerlendirilen ve UYAP sisteminde 25/06/2021 tarihinde düzenlenen kapak hesabında hesap tarihinin 30/09/2021 olarak yer aldığı görülmektedir. Bu durumda öncelikle davacıdan şikayetine konu olan kapak hesabının anılan kapak hesabı olup olmadığı açıklatılmalıdır. Diğer taraftan, mahkemece değerlendirilen kapak hesabında alacak kalemi bilgileri başlıklı kısımda yer alan 3,4,6,7,8 sıra numaralı kısımlarda uygulanan faizin niteliği anlaşılamamaktadır. Yine takip talebinde davacının 117.528,59 TL alacağa % 13,75 avans faizi 17.442,16 TL tutarındaki alacağa % 9 yasal faiz uygulanmasını istediği, bu alacakların hangi alacak kalemlerine ilişkin olduğunun açıklanmadığı, itirazın iptali davasında ise asıl alacak miktarının değiştiği anlaşılmakla, davacıdan hangi alacak kalemleri için avans hangi alacak kalemleri için yasal faiz istediği hususunun uyuşmazlığın çözümünde zorunlu olduğu görülmektedir....

      Tüketici Mahkemesi'nin kararında yer alan hususların dışında, fazladan ve yanlış alacak kalemlerinin belirlendiğinin görüldüğünü, dosyadaki kapak hesabı ile müvekkiline gönderilen icra emrindeki alacak kalemlerinin birbirini tutmadığını, dilekçesinde belirtitği bedellerin fazla olduğunu, yerel mahkeme kararındaki kabul - red durumuna göre bu bedellerin yeniden hesaplanması zaruri olduğunu, faiz miktarının asıl alacağa göre hesaplanacağını, bu hesapta hem asıl alacağa, hem faize ve hemde BSMV'ye faiz uygulanmış olduğundan hukuka aykırı olduğunu, icra dosyasındaki asıl alacağa tahsil harçları eklenerek ve buna faiz işletilerek takip tutarı belirlendiğini ve usul ve yasaya aykırı olduğunu, İstanbul 9....

      Borçlunun icra müdürlüğüne itirazında borca ve faize itiraz ettiğine ve takip konusu alacağın vergi ödemesine ilişkin olduğunun anlaşılması üzerine, takip tarihinden itibaren asıl alacağa yasal faiz işletilerek kapak hesabı yapılması gerekirken, avans faizi oranı esas alınarak hazırlanan bilirkişi raporunun esas alınması isabetsizdir. SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Tasarımlar arasında yer alan bu belirgin farkların bilgilenmiş kullanıcı tarafından kolaylıkla tespit edileceği düşünülmekte olup tasarımların bilgilenmiş kullanıcı gözünden farklı olduğu kanaatine varılmıştır. Dava konusu ... sıra nolu tasarım ile itiraza gerekçe gösterilen 2019 05380-4 sıra nolu tasarım karşılaştırıldığında; Karşılaştırmaya esas tasarımlar harcı âlem dikdörtgen formda ve ön cephede üç parçalı yapıdadır. 2020 00977-1 nolu tasarım incelendiğinde; yan kenarlarında taç, kapak ve ızgara kısmını boydan boya geçen ışık bandı olduğu, ... kapak içinde de çerçevenin içerisinde dikdörtgen formda ışık bandı olduğu görülmektedir. Mesnet tasarımda ise bahsi geçen ışık bantları bulunmamaktadır. Dava konusu tasarımda gövde kenarları taç, kapak ve ızgarayı içerisine alan yapıdadır. Başka bir deyişle taç, kapak ve ızgara içerlektir, mesnet tasarımda ise taç, kapak ve ızgara gövdenin önünde yer almakta, yani dışarlak konumdadır....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından " Dosyanın faize itiraz yönünden hesap uzmanı bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişinin 10.06.2020 tarihli raporunda; "Davanın takibin kesinleşmesinden sonra, icra müdürlüğünce yapılan kapak hesabındaki takip sonrası dönem İçin hesap edilen işlemiş faiz oranına ve miktarına ilişkin olduğu, Yerleşik Yargıtay İçtihatları uyarınca takipten sonraki dönemde İşleyecek faiz oranına her zaman itiraz edilebileceği, bu nedenle de şikayetin/davanın süreye tabi olmadığı, takibin, taraflar arasında imzalanan kredi kartı sözleşmesine ve ödenmeyen kredi kartı borcuna istinaden başlatıldığı ve ilamsız takip olduğu, itiraz edilmeksizin kesinleştiği, takipte talep edilen borç miktannın itiraz edilmeksizin kesinleştiğinden, davacı borçlu yanın, takip öncesi döneme ait itirazları noktasında inceleme yapılamayacağının değerlendirildiği, her ne kadar taraflar arasında sözleşmeden kaynaklı faiz oranı temerrüt faiz oranı olarak kararlaştırılmış...

          UYAP Entegrasyonu