Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 05.07.2010 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 29.02.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 226 ada 12 numaralı parselin imar uygulamasına tabi tutulduğunu, bu uygulama sırasında kanuni ipotek tesis edildiğini, ipotek bedelini ödemeye hazır olduğunu belirterek ipotek şerhinin terkinine karar verilmesini istemiştir. Davalılar, ipotek bedelinin ödenmesi koşuluyla davacının talebinin değerlendirilmesi gerektiğini beyan etmişlerdir....

    Somut olaya gelince; davalılar yararına 18.10.1991 tarihinde tesis edilen kanuni ipotek 2.616.000,00 ETL bedellidir. İpoteğin, imar uygulaması sebebiyle davalının maliki olduğu taşınmazdan bir miktarın davacı taşınmazına ilavesi zaruretinden kaynaklandığı görülmektedir. O yüzden, imar uygulama cetvellerinden davalı taşınmazından kaç m2 yer alındığı tespit edilerek, kanuni ipotek bedelinin alınan bu miktarın taşınmazın dava tarihindeki değerine göre belirlenmesi gerekir. Zira, kanuni ipotekler tarafların serbest iradeleriyle değil, kanundan kaynaklanan bazı zorunlu durumlar sebebiyle tesis edilir. Mahkemece öncelikle, HMK'nın 266. maddesi hükmü gereğince bilirkişi incelemesi yaptırılarak ve imar uygulama cetvelleri incelenerek, davalı ...'in taşınmazından imar uygulaması sebebiyle ne miktar yer alındığı tespit edilmeli, gerekirse keşif de yapılarak bu miktarın dava tarihindeki rayiç değeri bilirkişilere hesaplattırmalıdır....

      Karar sayılı ilamı ve; "4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 893/3. maddesi gereğince bir taşınmaz üzerinde yapılan yapı veya diğer işlerde malzeme vererek veya vermeden emek sarf ettikleri için malzeme ve emek karşılığı olarak malik veya yükleniciden alacaklı olan alt yüklenici veya zanaatkarlar kanuni ipotek hakkının tescilini isteyebilirler. Dolayısıyla yüklenici ipoteği, tescile tabi kanuni ipoteklerdendir. Madde hükmüne göre aralarında doğrudan bir eser sözleşmesi olmadığı halde taşınmaz maliki, alt yüklenicinin yükleniciden olan yapı alacaklarından kanun gereği sorumlu tutularak alt yükleniciye ipotek vermekle yükümlü kılınmıştır. TMK'nın 895. maddesi hükmüne göre yüklenicinin kanuni ipotek hakları, eser sözleşmesine bağlı olarak çalışmayı veya malzeme vermeyi yüklendiği andan başlayarak tapu kütüğüne tescil olunabilir. Ancak tescilin yüklenilen işin tamamlanmasından başlayarak üç ay içinde yapılmış olması gerekir....

        HD.nin 2016/1924 E. 2016/3111 K. sayılı kararı gözönüne alınarak kanuni ipotek tescili yapılabilmenin şartları izah edilmiş olup, davamızda her ne kadar kesin kanuni ipotek şerhi konulması şartları gerçekleşmemiş ise de; talep edilen hakkın geçici bir tedbir olarak bağımsız bölüm üzerine geçici yapı ipoteği konulabileceği kanaatine varılmıştır. Her ne kadar Mahkememizin verdiği bu karar daha önce Mahkememizin 2018/1074 E. 2018/637 K. Sayılı ilamı ile benzer olarak gözükse de zaten dosya incelendiğinde, daha önce vermiş olduğumuz yukarıda esas ve karar numarası verilen ilam Konya BAM 5. HD.nin 20/02/2019 tarih 2019/95 E. 2019/103 K. Sayılı kararı ile gerekçe olarak davacının mahkememizde açmış olduğu 2018/850 E.sayılı dosyanın ilamı bağlanması için bekletici mesele yapılması nedeniyle, yapı alacağı geçici tescilinin bozulmasına karar vermişti....

        Dava, kanuni ipoteğin paraya çevrilmesi talebinden ibarettir. "...Davalı yararına 13.01.1989 tarihinde tesis edilen kanuni ipotek 230.000,00 ETL bedellidir İpoteğin imar uygulaması nedeniyle davalının malik olduğu taşınmazdan bir miktarının davacı taşınmazına ilavesi zaruretinden kaynaklandığı görülmektedir .Bu nedenle imar uygulama cetvellerinden davalı taşınmazından kaç metrekare yer alındığı tespit edilerek ,kanuni ipotek bedelinin alınan bu miktar taşınmazın dava tarihindeki değerine göre belirlenmesi gerekir .Zira kanuni ipotekler tarafların serbest iradeleriyle değil kanundan kaynaklanan zorunlu durumlar sebebiyle tesis edilir..." (Yargıtay Kapatılan 14. Hukuk Dairesi'nin 26.10.2021 tarihli 2021/516 Esas, 2021/2339 Karar sayılı içtihadından alınmıştır.)....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dava, ipotek sözleşmesinin tapuya şerh edilmemesi nedeniyle ipotek borçlusunun yaptığı satışın iptali ile taşınmazın ipotekle birlikte borçlu adına tescili istemine ilişkin olup, hüküm Asliye Hukuk Mahkemesince verilmekle, temyiz inceleme görevi 2797 sayılı Yargıtay Yasası'nın 14. Maddesi ile Başkanlar Kurulu'nun 23.2.2004 gün 3 sayılı kararı uyarınca yüksek 14. Hukuk dairesine ait bulunduğundan dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 22.6.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          kayıtlarının süresiz ve kanuni ipotek olarak davacı lehine şerh edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Taraflar arasındaki uyuşmazlık ipotek bedelinin uyarlanmasına ilişkin olup, her ne kadar kamulaştırma ve imar uygulama sırasında davacı lehine hem kanuni ipotek tesis edimiş hem de protokol ile ayrıca fark bedeli ödeneceği kararlaştırılmış ise de, somut olaydaki uyuşmazlık ödenecek fark bedelden değil kanuni ipotek ile ilgili olup, bu uyuşmazlığın mahiyetine göre temyiz incelemesi görevi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine aittir. Ne var ki, anılan dairece de görevsizlik kararı verildiğinden görev uyuşmazlığının çözümü için dosyanın Yargıtay Yüksek Birinci Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 2.2.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Ancak; Tapu kaydındaki haciz ve ipotek şerhlerinin hükmedilen bedele yansıtılmasına karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru değil ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Davalılardan ...’ın tapu payı üzerinde olan haciz ve ipotek şerhinin bu davalıya, davalı ...’ın tapu payı üzerindeki haciz ve ipotek şerhlerinin ise bu davalıya ödenecek bedele yansıtılmasına,) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 05/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              (arsa sahibi) aleyhine alacak davası ve davalı ... adına kayıtlı taşınmazlar üzerine kanuni inşaat ipoteği tescili istemiyle dava açıldığı, ... ... İnşaat Taah. Mim. Tic. Ltd. Şti.nin taşeron olarak yaptığı imalatlar nedeniyle yükleniciden ödemelerini alamadığını iddia ettiği, her ne kadar arsa sahibi ... ... İnşaat Taah. Mim. Tic. Ltd. Şti. ile imzalanan sözleşmelerde taraf olmasa da davalı olarak gösterildiği ve arsa sahibi adına kayıtlı taşınmazlar üzerine ipotek tesis talebinde bulunulduğu, İlk Derece Mahkemesince 26.12.2008 tarihinde taşınmazların tapu kaydı üzerine geçici olarak kanuni ipotek tesis edildiği ve tapu kayıtlarına işlendiği, ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/655 Esas sayılı dosyasında kanuni ipotek konulan taşınmazlar üzerinde, kanuni ipoteğin konulduğu tarihten önce hacizler bulunduğu, yine taşınmazlardan dört tanesinin üzerinde öncesinde bankalar tarafından rehin işleminin tesis edildiği, davacının icra kanalıyla satışı yapılan taşınmazlardan yedisinin ... ......

                UYAP Entegrasyonu