Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İmar uygulamasıyla tesis edilen kanuni ipoteğin dayanağı da idari işlem olup, bu idari işlemin iptaliyle ipotek tesisinin de illetten mücerret, yani "yolsuz" hale geleceği ve iptal edilmesi gerektiği açıktır. Ne var ki; lehine ipotek tesis edilen davalının hakkı, kadastral parseldeki mülkiyet hakkına dayalıdır ve imar uygulamasıyla oluşturulan imar parselinin, dayanak idari işlemin iptaliyle sicil kaydının yolsuz hale gelmesi nedeniyle, davalının, kadastral parselin ihyası suretiyle mülkiyet hakkına kavuşacağı tartışmasızdır. Böylesi bir durumda da, kadastral parseldeki mülkiyet hakkına dayalı olarak imar parselinde tesis edilen kanuni ipotek, ancak kaydın eski hale getirilmesi (kadastral parselin ihyası) durumunda terkin edilebilir....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkeme kararında bahsi geçen Yargıtay 5.Hukuk Dairesi kararlarında kanuni ipotek bedelinin artırılması ve tahsili davalarında, yeni malikin tapuda yazılı miktar kadar sorumlu olduğu vurgulandığını ancak yerel mahkemenin bu görüş ve karara uymadığını, ipotekli olarak satın alma ile birlikte TMK'nın 888.maddesinde bahsi geçen yeni malikin borcu üstlenmesi söz konusu olduğunu, kanuni ipoteğin kaç m² karşılığında tapu kaydına işlendiğini, m² birim fiyatının ne olduğunu yeni malik satın alırken bilebilecek durumda ve yeni malik bu borcu üstlenerek gayrimenkulü satın aldığını, uygulamada da kaydında kanuni ipotek bulunan gayrimenkuller yeni maliklerce satın alınırken bu kanuni ipotek borcu(m2 bazında ve güncel m2 birim fiyatı üzerinden hesaplama yapılıp) g.menkulün değerinden düşülerek, satın alındığını, Yargıtay 5.Hukuk dairesinin bu uygulaması ile...

    den 14.520 TL bedel ile satın alarak 4.520 TL peşin ödediğini bakiye bedel için taşınmazda ipotek tesis edildiğini, ipoteğe bedelin ödendiğini ancak ipoteğin fekkedilmediğini ileri sürerek, ipoteğin fekkini istemişlerdir. Davalılar, taşınmazda kanuni ipotek tesis edildiğini, ipotek bedeli ödenmediği için fekkedilmediğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Birleştirilen davada davacılar ... ve arkadaşları, murisleri ...'in maliki olduğu 11 sayılı parseli davalılar ... ve arkadaşlarının murisi ...'a 27.04.1970 tarihinde 14.520 TL bedel ile satarak 4.520 TL peşin aldığını bakiye bedel için taşınmazda ipotek tesis edildiğini, ipoteğin rayiç değere uyarlanması gerektiğini ileri sürerek, ipotek bedelinin şimdilik 100.000 TL'ye yükseltilmesini istemişlerdir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır....

      İmar uygulaması nedeniyle tesis edilmiş olan kanuni ipoteğin bedeli karşılığında kaldırılması talep edildiğine göre ipotek bedelinin dava tarihindeki rayiç bedeli belirlenerek hüküm kurulması gerekeceğinden belediyeden şuyulandırmaya ilişkin evrakların getirtilerek dava konusu taşınmaza kaç m2 taşınmaz bedeli için ipotek konulduğu tespit edilip, emsal araştırması yapılmalıdır. Daha sonra bilirkişi aracılığıyla dava tarihindeki değerin belirlenip belirlenen bedel depo ettirildikten sonra davanın kabulüne karar verilmelidir. Tüm bu yönler gözetilmeden mahkemece, 2,85TL ipotek bedelinin depo ettirilmek suretiyle davanınz kabulüne karar verilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Temyiz olunan kararın açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 06.07.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        İmar uygulaması nedeniyle tesis edilmiş olan kanuni ipoteğin bedeli karşılığında kaldırılması talep edildiğine göre ipotek bedelinin dava tarihindeki rayiç bedeli belirlenerek hüküm kurulması gerekeceğinden belediye'den şuyulandırmaya ilişkin evrakların getirtilerek dava konusu taşınmaza kaç m2 taşınmaz bedeli için ipotek konulduğunun tespit edilmesi, emsal araştırması yapılmalıdır. Daha sonra bilirkişi aracılığıyla dava tarihindeki değerin belirlenmesi, belirlenen bedel depo ettirildikten sonra davanın kabulüne karar verilmelidir. Tüm bu yönler gözetilmeden mahkemece, ipotek bedelinin TEFE oranlarına göre güncelleştirilerek depo ettirilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Temyiz olunan kararın açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 13.02.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          Dava, ipotek şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir. İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. Somut olayda, davacıya ait 115 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydından “(B), ipotek: 06.11.1991 tarihli, birinci dereceden, 9YKrş. bedelli faizsiz ve (C), ipotek: 06.11.1991 tarihli, birinci dereceden, 76,50 YKrş. bedelli faizsiz davalılar yararına” kanuni ipotek şerhi bulunduğu anlaşılmaktadır. İmar uygulaması nedeniyle tesis edilmiş olan kanuni ipoteğin bedeli karşılığında kaldırılması talep edildiğine göre ipotek bedelinin dava tarihindeki rayiç bedeli belirlenerek hüküm kurulması gerekir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : İPOTEK ŞERHİNİN TESCİLİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; ipotek şerhinin tesisi istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.01.2015 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, 2797 Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 14. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 21.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              Ancak; Davalının tapu payı üzerindeki ipotek şerhinin bedele yansıtılmaması, Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 2. bendindeki (ödenmesine) kelimesinden sonra (Davalı ...'nun tapu payındaki ipotek bedelinin hükmedilen bedele yansıtılmasına) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalı ...'ndan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 18.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Ancak; Dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki ipotek şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmasına karar verilmemesi, Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki ipotek şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmasına) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 06.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Ancak; Dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki ipotek şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmaması, Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bend olarak (Dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki ipotek şerhinin tespit edilen bedele yansıtılmasına), cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu