DAVA KONUSU : Kamulaştırma (Kamulaştırmasız El Atma Nedeniyle Tazminat) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle,müvekkilinin Ordu ili Gölköy ilçesi Aydoğan Mahallesi 1/13 ada/parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, bu taşınmaz üzerinde davalı tarafından enerji nakil hattı geçirildiğini, acele kamulaştırma işlemi yapmış olmasına rağmen geçen uzun süreye rağmen kamulaştırma işlemenin tamamlanmadığını, bu nedenlerle dava konusu taşınmazın el atılan kısmının el atma bedelinin tespit edilerek dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince davanın kabulüne dair karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, ... İli ... İlçesi ... Köyü 123 ada 75 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; 1-Kamulaştırma Yasasının 11. maddesinin son fıkrası hükmüne göre kamulaştırma yoluyla irtifak hakkı tesisinde kamulaştırma bedeli, bu kamulaştırma nedeniyle taşınmazın tamamında oluşacak değer düşüklüğüdür....
Dosya içindeki bilgi ve belgelere göre, asıl dava dosyasında eski 17.500.000 (yeni 17,50) TL olan kamulaştırma bedelinin eski 95.000.000 TL daha artırılarak eski 112.500.000 (yeni 112,50) TL'ye çıkartılması talebi bulunduğu; birleşen dava dosyasında ise eski 17.500.000 (yeni 17,50) TL olan kamulaştırma bedelinin eski 87.500.000 TL daha artırılarak eski 105.000.000 (yeni 105,00) TL'ye çıkartılması talebi bulunduğu, mahkemece 2. bilirkişi raporundaki eski 204.274.400 (yeni 204,27) TL bedelin hükme esas alınmasına rağmen, gerekçesi açıklanmadan eski 17.500.000 (yeni 17,50) TL olan kamulaştırma bedelinin eski 112.500.000 (yeni 112,50) TL'ye yükseltilmesine karar verildiği ve birleşen dava dosyası hakkında karar verilmediği gibi tespit edilen bedele yasal faiz yerine kamu alacaklarına uygulanacak en yüksek faiz işletilmesine karar verildiği anlaşılmıştır. 1-Mahkemece her iki dava dosyası yönünden ayrı ayrı hüküm kurularak, toplamda eski 35.000.000 (yeni 35,00) TL olan kamulaştırma bedelinin...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; daha önce sonuçlandırılan kamulaştırma davasından dolayı faiz isteminde bulunulamayacağını, aleyhlerine vekalet ücretine hükmedilmesinin isabetsiz olduğunu beyanla istinaf yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, kamulaştırılan taşınmaz hakkında Kamulaştırma Kanununun 10. maddesi uyarınca açılan ve kesinleşen bedel tespit ve tescil davasında belirlenen kamulaştırma bedeline ilişkin faiz alacağına ilişkindir....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davacı idareye vekalet ücreti verilemeyeceğini, kamulaştırma bedelinin düşük hesaplandığını, %50 ilave sulama maliyetinin hatalı olduğunu, kapitalizasyon faiz oranının %3 olması gerektiğini, taşınmaza en az %100 oranında objektif değer artışı uygulanması ile kamu düzenine aykırı hususların resen denetlenmesi gerektiğini belirterek yerel mahkeme kararının itirazları doğrultusunda kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere yapılan inceleme neticesinde; Taraflar arasındaki dava, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'ndan kaynaklanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil istemine ilişkindir....
DAVA Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Tekirdağ ili, Çerkezköy ilçesi, Fevzi Paşa Mahallesi 164 ada 38 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın idare adına tescilini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz için metrekare birim fiyatı olarak 130,00TL bedel tespit eden davacı idarenin bedelinin oldukça düşük olduğunu, bu nedenle uzlaşma sağlanmadığını, davacı idare vekili kamulaştırma bedelinin tespit edilmesini ve bu bedelin peşin veya taksit ile ödenmesini talep etmiş ise de kamulaştırma bedelinin peşin olarak ödenmesi gerektiğini, taksitle ödemenin mümkün olmadığını ve bu durumu kabul etmediklerini, taşınmazın değerinin 650,00 TL olarak tespitine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir. III....
Ancak; 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesinin 8. fıkrasının sonuna "Kamulaştırma bedelinin tespiti için açılan davanın dört ay içinde sonuçlandırılamaması halinde tesbit edilen bedele bu sürenin bitim tarihinden itibaren kanuni faiz işletilir." hükmü eklenmiş olduğundan hükmün faiz yönünden de düzeltilerek onanması gerekirken, diğer yönlerden düzeltilerek onandığı anlaşılmakla; Taraf vekillerinin karar düzeltme isteminin kabulüne, Dairemizin 14.11.2012 gün 2012/17820-22606 sayılı düzeltilerek onama kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra işin esasının incelenmesinde; Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir....
davalıların hisseleri oranına düşen kamulaştırma bedelinin 63.303,69 TL olduğunun tespitine, Mahkememiz 07.02.2018 tarih 2016/1355 Esas ve 2018/108 Karar sayılı kararını istinaf etmeyen davalılar T8 ve T9 yönünden Siirt İli, Merkez İlçesi Bostancık Köyü 240 parselde kayıtlı taşınmazın davalıların hisseleri oranına düşen kamulaştırma bedelinin 2.815,30 TL olduğunun tespitine, Kamulaştırma bedeli olarak tespit edilen toplam 66.118,99 TL'nin 65.264,06 TL' sine 08.04.2017 tarihinden ilk karar tarihi olan 07.02.2018 tarihine kadar yasal faiz işletilmesine, 854,93 TL' sine 08.04.2017 tarihinden iş bu kararın kesinleşmesine kadar yasal faiz işletilmesine, Mahkememiz 07.02.2018 tarih 2016/1355 Esas ve 2018/108 Karar sayılı kararını istinaf etmeyen davalılar T8 ve T9'a kamulaştırma bedeli ödenmiş olduğundan bu davalılara kamulaştırma bedeli ödenmesine yer olmadığına, Fark kamulaştırma bedeli olarak 854,93 TL'nin 3'er aylık vadeli mevduat hesabında nemalandırılarak karar kesinleştiğinde...
Bu cümleden olmak üzere, ...... kararları ve Dairemizin istikrar bulmuş içtihatlarında; "Kamulaştırma bedelinin arttırılması ilamlarında uygulanan.....4709 sayılı Yasa'nın 18. maddesi ile değişik 46/son maddesinde yer alan kamulaştırma bedelleri ile Mahkemece kesin hükme bağlanan arttırma bedellerine, son fıkraya göre kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiz oranının uygulanacağı" hükmünden farklı olarak, kamulaştırmasız el atmanın hukuksal niteliği itibariyle bir haksız eylem olduğu, haksız eylemden doğan borçların, tazmini nitelikte olmaları nedeniyle uygulanacak faizin 3095 sayılı Yasa'da belirlenen yasal faiz olduğu belirtilerek, uygulamada bugüne kadar yasal faizin uygulanması şeklinde sürdürüle gelmiştir....
Ancak; 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dört ay içerisinde sonuçlandırılamayan davada, bozmadan sonra tespit edilen kamulaştırma bedelinden acele el koyma bedelinin mahsubundan sonra kalan fark bedele 09.03.2013 tarihinden ilk karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi gerektiği halde, tespit edilen kamulaştırma bedeline 09.03.2013 tarihinden ilk karar tarihine kadar faiz yürütülmesi, Doğru değil ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 2.bendinden (tespitine) kelimesinden sonra gelen (09/03/2013 tarihinden ilk karar tarihi olan 19/06/2014 tarihine kadar işleyecek kanuni faizin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine) kısmın çıkarılmasına, yerine (tespit edilen bedelden acele el koyma bedeli nedeniyle ödenen miktar düşüldükten sonra kalan 359,30 TL'ye 09.03.2013 tarihinden ilk karar tarihi olan 19.06.2014 tarihine kadar...