Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tasarrufun iptali davalarında ileri sürülen ihtiyati haciz talepleriyle ilgili olarak aciz belgesi sunulmadığı gerekçesiyle talebin reddine karar verilemeyeceği gibi, tüm dava koşullarının ihtiyati haciz talebi için de aranması dava ile elde edilebilecek sonuçların alınmasına engel teşkil edebilir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için tam ispat şart olmayıp yaklaşık ispat yeterlidir. Bu davalarda davacı alacaklı tarafından ihtiyati tedbir talep edildiğinde, mahkemece talebin ihtiyati haciz talebi olarak değerlendirilmesi gerekli olup, ihtiyati tedbir kararı verilmiş olması halinde verilen kararın ihtiyati haciz olarak kabulü gerekir. İİK'nın 281.maddesi gereğince tasarrufun iptali davası için özel olarak getirilmiş olan ihtiyati haciz isteyebilme imkanı ve hacze ilişkin karar yalnız alacaklının o malı satışı çıkarabileceğinin bilinmesi anlamında değil, aynı zamanda başkalarına devir ve ferağının önlenmesine yönelik tedbir niteliğindedir....

Sayılı dosya ile yargılanmış ve bilinçli taksirle insan öldürme suçundan 4 yıl 5 ay 10 gün hapis cezasına çarptırıldığını, Manevi tazminat tutarı olan 99.000,00 TL için davalının adına kayıtlı menkul, gayrimenkul malları ile banka hesapları için tensiben ihtiyati haciz karar verilmesini ayrıca davalıya ait 34 XX 437 plakalı araç kaydına ihtiyati haciz hükmünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi talep ettiklerini, ancak yerel mahkemece 34 XX 194 plakalı araç için ihtiyati haciz hükmünde ihtiyati tedbir talebi, ihtiyati tedbir olarak kabul edildiğini, diğer ihtiyati haciz taleplerinin ise şartlar oluşmadığı gerekçesiyle reddedildiğini, yerel mahkemenin bu ara kararının hukuka aykırı olduğunu, Taleplerinin İİK madde 257 gereğince aranan şartları sağladığı ve haksız fiilden kaynaklanan işbu davada tazmin yükümlülüğünün olay tarihi itibariyle muaccel hale geldiğini, Davalının kaza esnasında kullandığı araç için ihtiyati haciz hükmünde ihtiyati tedbir taleplerinin ise ihtiyati tedbirin kabulüne...

Dairemizce istinaf incelemesi HMK'nun 355. ve 357. maddeleri gereğince istinaf sebepleri ile bağlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususları da gözetilerek yapılmıştır. Dava, iş kazası sonrası maddi ve manevi tazminat alacaklarına ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince 18/05/2022 tarihli tensip ara kararı ile, davacının ihtiyati haciz talebi reddedilmiş ise de; dava konusu olayın bir iş kazası olduğu ve bu nedenle haksız bir fiile dayalı olarak bir zararın meydana geldiği açıktır. Sadece maluliyet oranı ve kusur durumu çekişmelidir. Haksız fiilden kaynaklanan tazminat davalarında tazmin yükümlülüğü olay tarihi itibariyle muaccel hale gelir. Bu durumda geçici hukuki koruma yollarından biri olan ihtiyati hacizde yakın ispat koşulu gerçekleşmiş olduğunun kabulü gerekmektedir. Bu sebeple İlk Derece Mahkemesi'nce miktar itibariyle talep edilen zararı aşmayan oranda ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken bu istemin reddine karar verilmesi hatalıdır....

Dolayısıyla ihtiyati tahakkuk ve ihtiyati haciz kararı, henüz tahakkuk etmediği için ödenmesi gereken safhaya gelmemiş vergi ve cezaları için alınabilen, nedeni yeterli teminat gösterilmemesi olduğu takdirde, yeterli teminat gösterilmesi halinde, 6183 sayılı Yasanın 16'ncı maddesi uyarınca kaldırılması gereken geçici önlemlerdendir. Kesin haciz uygulanabilmesi için kamu alacağının tahakkuk etmiş ve ödeme emri ile istenilmiş olması gerekmesine karşın, ihtiyati haciz henüz tahakkuk etmemiş veya tahakkuk ettiği halde ödeme vadesi gelmemiş veya vadesi geldiği halde henüz cebren tahsil ve takibata başlanmamış ödeme emri düzenlenmemiş kamu alacakları için öngörülen geçici nitelikte bir koruma önlemidir....

    DAVALI CEVABININ ÖZETİ: Davalı T1 vekili cevap ve itiraz dilekçesinde özetle; 07/11/2022 tarihli ihtiyati haciz kararının hatalı olduğunu, alacağın yaklaşık olarak dahi ispat edilmediğini, müvekkilinin mal kaçırdığına dair somut bilgi ve belge bulunmadığını, verilen ihtiyati haciz kararının müvekkilinin ticari olarak zarar görmesine neden olacağını beyan etmekle, ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur....

    nın yeniden yapılandırma süresini uzatma yetkisinin Bakanlar Kurulu'na verildiği, Bakanlar Kurulu'nun da yeniden yapılandırmaya dair süreyi 25.11.2010 tarihinden itibaren 5 yıl uzattığı, ihtiyati haciz talebinin bu 5 yıllık süre içinde yapıldığı, 5230 Sayılı Kanunun 11.maddesi göre yeniden yapılandırma sürecindeki ihtiyati haciz taleplerinde teminat şartı aranmayacağı belirlendiğine göre ihtiyati haciz talebinde bulunan davacı banka lehine kanununa dayalı olarak teminatsız ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken %15 teminat karşılığında ihtiyati haciz kararı verilmesi isabetli görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı banka yararına BOZULMASINA, peşin alınan 27,70 TL harcın istek halinde iadesine, 25/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir: 1-Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa; 2-Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunursa;Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder." hük- müne yer verilmiştir.Yargıtay 23.Hukuk Dairesi Başkanlığının 2016/5783 E. 2016/4664 K.sayılı kararında "Talep ihtiyati haciz istemine ilişkindir. İİK'nun 257 vd. maddeleri gereğince para borcu alacaklısı rehinle temin edilmemiş bir alacağı için borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz malları ile alacaklarını haczettirebilir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için tam ispat gerekmemekte olup, mahkemenin alacağın ve ihtiyati haciz sebeplerinin varlığına kanaat getirmesi yeterlidir (İİK'nun 258/1- gerçeğe benzerlik karinesi)....

        HUKUKİ DEĞERLENDİRME: 6183 sayılı Kanun'un "Amme Alacaklarının Korunması" başlıklı ikinci bölümünde yer alan teminat isteme, ihtiyati haciz ve ihtiyati tahakkuk işlemleri, icrai muamelelere başlamadan önce tahsile konu kamu alacağının tehlikeye girmesini engellemeye yönelik işlemlerdir. Kamu alacağının cebren tahsil ve takibiyle ilgili olmayıp korunmasına yönelik bu işlemlerin asıl muhatabı ise kamu alacağının gerçek borçlusu, diğer bir ifade ile verginin mükellefi veya sorumlularıdır. Bu nedenle, esas kamu borçlusu olmayan tüzel kişiliğin kanuni temsilcileri adına teminat isteme, ihtiyati tahakkuk ve ihtiyati haciz gibi kamu alacağının korunmasına yönelik tedbirlerin uygulanması söz konusu olmayacaktır....

          HUKUKİ DEĞERLENDİRME: 6183 sayılı Kanun'un "Amme Alacaklarının Korunması" başlıklı ikinci bölümünde yer alan teminat isteme, ihtiyati haciz ve ihtiyati tahakkuk işlemleri, icrai muamelelere başlamadan önce tahsile konu kamu alacağının tehlikeye girmesini engellemeye yönelik işlemlerdir. Kamu alacağının cebren tahsil ve takibiyle ilgili olmayıp korunmasına yönelik bu işlemlerin asıl muhatabı ise kamu alacağının gerçek borçlusu, diğer bir ifade ile verginin mükellefi veya sorumlularıdır. Bu nedenle, esas kamu borçlusu olmayan tüzel kişiliğin kanuni temsilcileri adına teminat isteme, ihtiyati tahakkuk ve ihtiyati haciz gibi kamu alacağının korunmasına yönelik tedbirlerin uygulanması söz konusu olmayacaktır....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince: " İstemde bulunan davacının ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu; ihtiyati haciz talebinin kabul edilebilmesi için gerekli olan yaklaşık ispat koşulunun somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediğinin yargılamayı gerektirdiği ve bu aşamada yaklaşık ispat şartının gerçekleşmemiş olduğu anlaşılmakla, ihtiyati haciz talebinin reddine, ihtiyati tedbir talebinin talebinin kabul edilebilmesi için tedbir konulması istenilen malın uyuşmazlık konusu olması gerektiği, tedbir talep edilen taşınır/taşınmaz malların uyuşmazlık konusu olmadığı ve talebin HMK.nun 389.maddesine uygun bulunmaması nedeniyle reddine ... " şeklinde karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde; olayda ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz şartlarının oluştuğunu, davalının mal kaçırma ve adres değiştirme ihtimali bulunduğunu ileri sürmüştür....

            UYAP Entegrasyonu