Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde, İİK'nun 168/3-4-5. maddeleri gereğince, takibe konu senedin kambiyo vasfında olmadığına yönelik şikayet ile imzaya ve borca itirazın yasal beş günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup mahkemece re'sen gözetilmelidir. Somut olayda, borçluya çıkartılan ödeme emrinin 11.09.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun yasal beş günlük süreden sonra 18.09.2015 tarihinde icra mahkemesine başvurarak bono altındaki imzanın oğluna ait olmadığını ileri sürerek imzaya itirazda bulunduğu, mahkemece, süreye ilişkin bir inceleme yapılmaksızın imzaya itirazın esasının incelenerek sonuca gidildiği görülmektedir. O halde, mahkemece, imzaya itirazın süre aşımı nedeniyle reddi gerekirken, işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
İcra takibinde derdestlik için icra takibinin türünün aynı olması gerekli değildir. İİK'nın 45/1 maddesi uyarınca alacağı rehinle temin edilen alacaklının önce rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapması kural olarak zorunludur. Bu husus kamu düzenine ilişkin olup süresiz şikayete tabidir. Ancak rehinle temin edilen alacak aynı zamanda bir kambiyo senedine bağlanmış ise bu durumda alacaklı, önce rehnin paraya çevrilme kuralına tabi olmaksızın, dilediği takip yolunu seçerek alacağına kavuşmak isteyebilir. (İİK m. 45/2, m. 167/1). İşte bu durumda alacaklı kambiyo senedine bağlanan alacağı için kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yaparken, aynı alacak için rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip (ya da tersi; rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip devam ederken aynı alacak için kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip) başlattığında da icra takibinde derdestlik oluşacaktır. Bu konuda Yargıtay 12....
İcra takibinde derdestlik için icra takibinin türünün aynı olması gerekli değildir. İİK'nın 45/1 maddesi uyarınca alacağı rehinle temin edilen alacaklının önce rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapması kural olarak zorunludur. Bu husus kamu düzenine ilişkin olup süresiz şikayete tabidir. Ancak rehinle temin edilen alacak aynı zamanda bir kambiyo senedine bağlanmış ise bu durumda alacaklı, önce rehnin paraya çevrilme kuralına tabi olmaksızın, dilediği takip yolunu seçerek alacağına kavuşmak isteyebilir. (İİK m. 45/2, m. 167/1). İşte bu durumda alacaklı kambiyo senedine bağlanan alacağı için kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yaparken, aynı alacak için rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip (ya da tersi; rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip devam ederken aynı alacak için kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip) başlattığında da icra takibinde derdestlik oluşacaktır. Bu konuda Yargıtay 12....
İcra takibinde derdestlik için icra takibinin türünün aynı olması gerekli değildir. İİK'nın 45/1 maddesi uyarınca alacağı rehinle temin edilen alacaklının önce rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapması kural olarak zorunludur. Bu husus kamu düzenine ilişkin olup süresiz şikayete tabidir. Ancak rehinle temin edilen alacak aynı zamanda bir kambiyo senedine bağlanmış ise bu durumda alacaklı, önce rehnin paraya çevrilme kuralına tabi olmaksızın, dilediği takip yolunu seçerek alacağına kavuşmak isteyebilir. (İİK m. 45/2, m. 167/1). İşte bu durumda alacaklı kambiyo senedine bağlanan alacağı için kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yaparken, aynı alacak için rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip (ya da tersi; rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip devam ederken aynı alacak için kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip) başlattığında da icra takibinde derdestlik oluşacaktır. Bu konuda Yargıtay 12....
İcra takibinde derdestlik için icra takibinin türünün aynı olması gerekli değildir. İİK'nın 45/1 maddesi uyarınca alacağı rehinle temin edilen alacaklının önce rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapması kural olarak zorunludur. Bu husus kamu düzenine ilişkin olup süresiz şikayete tabidir. Ancak rehinle temin edilen alacak aynı zamanda bir kambiyo senedine bağlanmış ise bu durumda alacaklı, önce rehnin paraya çevrilme kuralına tabi olmaksızın, dilediği takip yolunu seçerek alacağına kavuşmak isteyebilir. (İİK m. 45/2, m. 167/1). İşte bu durumda alacaklı kambiyo senedine bağlanan alacağı için kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yaparken, aynı alacak için rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip (ya da tersi; rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip devam ederken aynı alacak için kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip) başlattığında da icra takibinde derdestlik oluşacaktır. Bu konuda Yargıtay 12....
Bu nedenle, mahkememizce, takip dayanağı olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı ve alacaklının kambiyo hukuku gereğince takip hakkına sahip bulunmadığına yönelik şikayetin süre aşımından reddine" dair karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine başlatılan İstanbul 35....
İcra Hukuk Mahkemesinde borca itiraz açılmadığından dolayı usulden davanın reddine karar verildiğini, aynı nitelikteki kambiyo senedine dayanarak müvekkillerinin mirası reddetmesine rağmen icra takibinde bulunulmasının hakuka aykırı olduğunu, Mahkeme şikayet davasını usulden reddetmiş ve esasa girmediğini, tarafı olmadığı ve mirası reddettiği için müvekkillerinin müteveffanın borçlarından herhangi bir sorumluluğu olmayacağından kambiyo senedi nedeniyle haklarında icra takibinin açılmış olmasının hukuka aykırı olduğunu, yapılan icra takibinde yapılacak haciz işlemlerinin mağduriyete yol açacağını, haklarında herhangi bir haciz işlemi yapılmadan önce iş bu ihtiyati tedbir talepli menfi tespit davasını açtıklarını, açıklanan nedenler ile tarafı olmadığı ve mirası reddettiği için müteveffanın borçlarından herhangi bir sorumluluğu doğmayacağından dolayı hakkında yapılan icra takibine konu 40.128,22 TL kambiyo senedinden müvekkillerinin borçlu olmadığının tespitine ve takip sırasında hakkında...
DAVA KONUSU : ZAMANAŞIMI NEDENİYE İCRANIN GERİ BIRAKILMASI KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı- borçlular vekili dava dilekçesinde özetle; Küçükçekmece 2....
Mahkemece bozmaya uyularak alınan bilirkişi raporu da esas alınmak suretiyle hakedişlere itirazın bulunduğu kesin hakedişe itirazın bulunmamasına rağmen ara hakedişlerin itirazi kayıt ile imzalanmış olması nedeniyle itirazi kayıt olmaksızın imzalanmasının davacı açısından kabul anlamına gelmeyeceği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Mahkemece hükmüne uyulan Dairemizin bozma ilâmında da açıkça belirtildiği gibi ... İşleri Genel Şartnamesinin 39. maddesinde hakedişlere itirazın şekli tanımlanmış, buna göre yüklenicinin varsa hakedişlere itirazlarını idareye vereceği ve bir örneğini de hakediş raporuna ekleyeceği dilekçesinde açıklaması ve hakediş raporunu “idareye verilen ...tarihli dilekçemde yazılı itirazi kayıtla” cümlesini yazarak imzalaması gerekmektedir. Somut olayda kesintilerin yapıldığı anlaşılan 29, 30, 31, 34, 35, 36, 37 nolu hakedişlerin sadece “itiraz kaydıyla” imzalandığı, bu haliyle hakedişlerin ......
İlk sözleşmede, 15.01.2007-15.01.2008 tarihleri arası, ücretin 2.830,00 TL, ikinci sözleşmede, 18.01.2008-03 07.2008 tarihleri arası, ücretin 2.682,00 TL olarak kararlaştırıldığı ve davacının itirazi kayıtsız olarak sözleşmeleri imzaladığı görülmüştür. 02.01.2009- 30.06.2009 tarihleri arası için ücretin 2 .643,88 TL olduğuna dair sözleşmeyi ise davacı itirazi kayıtla imzalamıştır. Hukukumuzda sözleşme serbestliği ilkesi gereği taraflar ücreti serbestçe kararlaştırabilirler. Bu durum karşısında ve yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulduğunda, ücret taraflar arasında yapılan sözleşme ile kararlaştırıldığından, ücretin işverence tek taraflı indirildiği söylenemez. Mahkemece, davacının fark ücret isteğinin, önceki sözleşmede itirazi kayıt olmaması nedeniyle 02.01.2009 tarihinden sonraki dönem için aylık 2.682,00 TL olduğu esas alınarak değerlendirilmesi için kararın bozulması gerekmiştir....