Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ticari vekilin kambiyo taahhüdü altına girmesi de, aynı Kanun'un 551. maddesinde özel yetkinin bulunması koşuluna bağlanmıştır. Buna göre, vekilin vekaletnamesinde kambiyo taahhüdünde bulunma yetkisi varsa, asil adına çek tanzim edebilir. Çekin "vekaleten" imzalandığı yazılmasa dahi, yukarıda açıklanan kurallara göre vekalet veren, vekil tarafından imzalanan çekten dolayı sorumludur. Somut olayda, takibe dayanak yapılan bononun keşidecisi itiraz eden borçlu ... olup, adı geçen borçlu tarafından ... Noterliği'nin 02/08/2013 tarihli ve 6202 yevmiye numaralı vekaletnamesi ile ... vekil tayin edilmiş, ancak bu vekaletnamede kambiyo taahhüdünde bulunma yetkisi verilmemiştir. Takibe dayanak bononun,borçlu ... tarafından imzalanmadığı alacaklı tarafın da kabulünde olup, imzanın... ... tarafından atıldığının cevap dilekçesi ve alacaklının 08.10.2015 tarihli duruşma beyanı ile de beyan edilmiştir....

    İİK'nun 170/a maddesi gereğince icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir. Buna göre borçlunun İİK.nun 168. maddesinde yazılı yasal 5 günlük sürede borca yada imzaya itiraz etmesi veya zamanaşımı itirazında bulunması durumunda, takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığının ve dolayısıyla alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunmadığının tespit edilmesi halinde, diğer itiraz nedenleri incelenmeksizin İİK'nun 170/a maddesi uyarınca re'sen takibin iptaline karar verilmesi gerekir. 6102 sayılı TTK'nun 776/1-e maddesi gereğince bonoda lehtarın ad ve soyadının yazılı olması zorunludur....

      ile icra takibi başlatıldığını, ancak yetkili icra dairesinin İzmir İcra Daireleri olduğunu, bu sebeple takibe itiraz ettiklerini, takibe konu belgenin de kambiyo vasfında olmadığını, senedin kambiyo vasfında olmaması ve takipteki usuli eksiklikler nedeniyle takibin iptaline karar verilmesi gerektiğini belirterek takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle ihtiyati hacze itiraz eden (borçlular) vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün ihtiyati hacze itiraz eden (borçlular) yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle ihtiyati hacze itiraz eden borçlular vekilinin sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz eden borçlulara iadesine, 22/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Bir diğer anlatımla, borçlunun İİK'nun 168. maddesinde yazılı yasal 5 günlük sürede borca ya da imzaya itiraz etmesi veya zamanaşımı itirazında bulunması durumunda, takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığının veya alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunmadığının tespit edilmesi halinde, diğer itiraz nedenleri incelenmeksizin İİK'nun 170/a maddesi uyarınca re'sen takibin iptaline karar verilmesi gerekir. Takibe konu senedin tanzim tarihi itibariyle uygulanması gereken 6102 Sayılı TTK'nun 776/f maddesinde; bonoda düzenleme yerinin yazılı olması gerektiği, aynı Kanun'un 777/4. maddesinde ise; düzenlendiği yer gösterilmeyen bir bononun düzenleyenin adı ve soyadı yanında yazılı olan yerde tanzim edilmiş sayılacağı hüküm altına alınmıştır. Somut olayda, takip dayanağı bonoda tanzim yeri gösterilmediği gibi, tanzim edenin adı ve soyadı yanındaki adreste de idari birim yazılı değildir....

          Bir diğer anlatımla, borçlunun, İİK'nun 168. maddesinde yazılı yasal 5 günlük sürede borca ya da imzaya itiraz etmesi veya zamanaşımı itirazında bulunması durumunda, takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığının veya alacaklının kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip hakkının bulunmadığının tespit edilmesi halinde, diğer itiraz nedenleri incelenmeksizin İİK'nun 170/a maddesi uyarınca re'sen takibin iptaline karar verilmesi gerekir. Takibe konu senedin düzenlenme tarihi itibariyle uygulanması gereken 6102 Sayılı TTK'nun 776/f maddesinde; bonoda düzenlenme yerinin yazılı olması gerektiği, aynı Kanun'un 777/4. maddesinde ise; düzenlendiği yer gösterilmeyen bir bononun, düzenleyenin adı ve soyadı yanında yazılı olan yerde düzenlenmiş sayılacağı hüküm altına alınmıştır. Somut olayda, takip dayanağı bonoda düzenlenme yeri gösterilmediği gibi, düzenleyenin adı ve soyadı yanındaki adreste de idari birim yazılı değildir....

            Bu takip kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla yapılmış bir takiptir. Bu tür takiplerin konusunu çekler, poliçeler, emre muharrer senetler gibi kıymetli evraklar oluşturmaktadır. Eldeki dosyada takibin başlatıldığı icra dosyasındaki senedin kambiyo vasfını taşımadığı gerekçesiyle borca faize ve yetkiye itiraz edilmiştir. Öncelikle yetki konusunda bir değerlendirme yapmak gerekecektir. İtiraz edenlerin yetki belirledikleri alım satım anlaşmasında İstanbul Mahkemeleri yetkili olarak göstermişlerdir. Bu nedenle de mahkememizin yetkisiz olduğunu ileri sürmüşlerdir. Oysa Çatalca Adalet Sarayı İstanbul Büyükşehir Belediyesi sınırları içerisinde kalan bir İstanbul Adliyesidir. Bu nedenle yetkisizlik itirazı reddedilerek yargılama yapılmıştır. Takibe itiraz edenler borca konu senedin bir teminat senedi olarak verildiğini kambiyo vasfı taşımadığı gerekçesiyle takibin iptaline karar verilmesini talep etmişlerdir. Bahse konu senedin kambiyo senedi olup olmadığı incelenmelidir....

            Bedel, faiz, protestodan muafiyet ve yetki şartı gibi kayıtların konulması kabul edilmekte ise de illetten mücerretlik veya muayyenlik vasfını ortadan kaldıran kayıtların bono üzerine konması, onun kambiyo senedi vasfını ortadan kaldırır. Bonoda teminat kaydı varsa da neyin teminatı olduğu belirtilmediğinden bu ibare bononun mücerrettik vasfını ortadan kaldırmaz. Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte ödeme emrine itiraz icra mahkemesine yapılır (m. 168/4 ve 5; m.169; m.170/1). Borçlunun icra mahkemesine yaptığı itiraz, borçlunun borcu olup olmadığının ilamsız icra prosedürü içinde tespit edilmesine yarayan bir yoldur. İmzaya itiraz dışındaki bütün itirazlara borca itiraz denir; borcun mevcut olmadığı, ödendiği, ertelendiği, zamanaşımına uğradığı, takas, faiz oranına itiraz, yetki itirazı ve takibin mükerrer olduğu gibi (B. Kuru, s. 778, 783)....

              DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı tarafından Trabzon İcra Müdürlüğünün 2021/29979 Esas sayılı dosyası üzerinden müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi yapıldığını, takip dayanağı senetlerin altında imzası bulunan site yöneticisine kambiyo senedi düzenleme hususunda özel olarak yetki verilmediğini, bu nedenle senetlerde yer alan imzanın müvekkilini bağlamayacağını ileri sürerek icra takibinin müvekkili yönünden iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Kambiyo senetlerine mahsus takibe yönelik itiraz ve şikayetlerde icra mahkemesi; varsa, önce borçlunun icra dairesinin yetkisine itirazı, ardından senedin kambiyo vasfını haiz olmadığı ya da alacaklının yetkili hamil olmadığı iddiasına dayalı İİK'nın 170/a maddesinde yazılı şikayeti, ardından imzaya itirazı ve son olarak da borca itirazı değerlendirmek suretiyle sonuca gitmelidir. Somut olayda; davacının talepleri içerisinde yukarıda sayılanlardan yetki ve imza itirazı bulunmamaktadır....

              UYAP Entegrasyonu