Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekilinin istinaf talebi doğrultusunda yapılan inceleme sonucunda; Dava kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte dayanak senedin kambiyo senedi vasfına yönelik şikayet ile borca kısmi itiraz ile işlemiş faiz miktarına ve oranına yönelik itirazlarına ilişkindir. Tokat 3. İcra Müdürlüğü’nün 2019/32510 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklısının T3 borçlusunun T1 olduğu, toplam 59.316,62 TL alacak için kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi yapıldığı, ödeme emrinin borçluya 05/08/2019 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu, Ödeme emrinin borçluya 05/08/2019 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu, bu davanın 08/08/2019 tarihinde yasal 5 günlük süre içerinde açıldığı takip dosyasının halen derdest olduğu anlaşılmıştır....

Bu halde davalı alacaklının, yukarıda yazılı mevzuat hükümlerine uygun biçimde temlik almadığı kambiyo senedinde yetkili hamil olamayacağı ve kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığının resen nazara alınması gerektiği anlaşılmakla; davanın kabulü ile İİK'nın 170/a-2. maddesi uyarınca takibin iptaline" karar verildiği görülmüştür....

İİK'nın 170/a maddesi gereğince; icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet ve itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını resen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir. Bir diğer anlatımla, borçlunun İİK'nun 168. maddesinde yazılı yasal 5 günlük sürede borca ya da imzaya itiraz etmesi veya zamanaşımı itirazında bulunması durumunda, takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığının veya alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunmadığının tespit edilmesi halinde, diğer itiraz nedenleri incelenmeksizin İİK'nun 170/a maddesi uyarınca inceleme yapması gerekir....

Bu sebeble itiraz edenlerin ihtiyati haciz kararı ile menfaati ihlal edilen üçüncü şahıs olarak kabulü mümkün bulunmamıştır. Öte yandan; itiraz edenler, alacaklının genel kredi borçlusu ve müteselsil kefillerden ipotek aldığını, tercih hakkını kambiyo senedine dayalı takip yolunda kullandığını, ipotek mevcut iken senede dayalı takip yapılamayacağını, bu hususun süresiz şikayet sebebi olduğunu ileri sürmektedir. Kuşkusuz, icra takip dosyalarının tarafları, bir başka deyişle borçlu veya alacaklı bu itirazlarda bulunma hakkına sahiptir. İcra dosyasında borçlu sıfatını haiz olmayan itiraz edenlerin takip borçlularının ileri sürebileceği itirazları ileri sürerek ihtiyati haciz kararına itiraz etmeleri de mümkün değildir....

    İİK'nın 170/a-2. maddesi gereğince; icra mahkemesi, yasal sürede yapılan itiraz veya şikayet nedeniyle icra mahkemesine intikal eden işlerde, öncelikle, takip dayanağı senedin kambiyo vasfında olup olmadığını veya alacaklının kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip hakkının bulunup bulunmadığını re'sen inceleyerek takibin iptaline karar verebilir....

    İcra takibine konu senedin, takibe geçildiği tarihte TTK'nın 776. maddesinde öngörülen tüm zorunlu unsurları taşıdığı dosya içeriği ile sabit olup, davacılar takibe konu senetteki imzalarına itiraz etmediği gibi, senedin vade tarihinin sonradan doldurulduğunu ispata yarar yazılı bir delil ibraz etmediğinden, takibe konu senet, kanunun öngördüğü şekil şartlarını taşımaktadır ve kambiyo senedi niteliğindedir. Dolayısıyla, söz konusunu senedin kambiyo senetlerine özgü yolla icra takibine konu edilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. Senet, sebepten soyut olduğundan, davacıların takibe konu borca ilişkin iddialarının dar yetkili icra mahkemesinde değerlendirilmesi mümkün değildir. Ayrıca, dava dilekçesinde ileri sürülen iddia borca itiraz niteliğinde olduğundan, ilk derece mahkemesince kararda bu konuda değerlendirme yapılmasında isabetsizlik yoktur....

    İcra Müdürlüğü’nün 2019/36842 esas sayılı kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip dosyasında, itiraz eden borçlular yönünden İİY’nin 50. ve 169a/1. maddeleri gereğince İCRA DAİRESİNİN YETKİSİZLİĞİNE, Borçlular hakkında düzenlenen ödeme emrinin İPTALİNE, varsa bu ödeme emrine dayanılarak konulan hacizlerin KALDIRILMASINA, Karar kesinleştikten sonra, istem olması durumunda dosyanın itiraz eden borçlular yönünden yetkili icra dairesi olan Gaziosmanpaşa Nöbetçi İcra Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE, Diğer itirazların işin niteliği gereği yetkili mahkemece DEĞERLENDİRİLMESİNE, " karar verildiği görülmüştür....

    İlk derece mahkemesi kararında; ilk olarak 2020/34 XX 621/310 K sayılı karar ile, ödeme emrinin davacıya 27/11/2018 tarihinde tebliğ edildiği, ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğünün ileri sürülmediği, şikayet ve itirazın ise 17/01/2020 tarihinde yapıldığı, borca itirazlar ile kambiyo şikayetlerinin ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş günlük süre içerisinde yapılması gerektiği gerekçesiyle, borca itirazlar ile kambiyo şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine, takip talebinde kambiyo senetlerine özgü haciz yolu yazıldığından bu şikayetin esastan reddine, şartları oluşmadığından davalının tazminat talebinin reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemizin 2021/169 E 2022/1201 K sayılı kararı ile, "Çeke dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, alacaklının yetkili hamil olup olmadığı, takip hakkının bulunup bulunmadığı, ciro silsilesinin bozulup bozulmadığı, çekin keşide tarihinde tahrifat olup olmadığı yönündeki şikayet...

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/03/2022 NUMARASI : 2021/664 ESAS - 2022/168 KARAR DAVA KONUSU : İcra Emrine İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİANIN ÖZETİ: Davacı asiller dava dilekçesinde özetle; aleyhlerine İstanbul 4. İcra Müdürlüğünün 2021/24909 Esas sayılı dosyasında takip başlatıldığını, takibin yetkisiz icra müdürlüğünde açıldığını, ayrıca takibe konu senet üzerinde çift vade bulunduğunu, bu nedenle senedin kambiyo vasfında olmadığını, imzaya itiraz ettiklerini söyleyerek itirazlarının kabulüne, takibin iptaline davalı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemişlerdir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; ''Takip dosyası getirtilip incelenmiştir....

    İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; takibe konu bono üzerinde zorunlu unsur olan düzenleme yeri yer almadığı için, kambiyo vasfını yitiren bonoya ilişkin olarak, İ.İ.K. 170/a maddeye göre kambiyo takibi yapılamayacağından, kambiyo senetlerine özgü olarak yapılan takibin iptaline, İİK 170/a. maddesine dayalı olarak yapmış oldukları şikayetlerinin kabul edilmemesi halinde, borca itirazları nedeniyle takibin iptaline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, usulsuz tebliğ şikayetinin yanında sair itirazlara ilişkindir. Mahkemece, davacının ödeme emrinin usule aykırı olduğuna dair şikayetinin kabulü ile; ödeme emrinin tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 02/10/2019 olarak düzeltilmesine, davacının takibe konu senedin kambiyo vasfı olmadığına dair şikayeti ile borca itiraz taleplerinin reddine, dair karar verilmiştir....

    UYAP Entegrasyonu