İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/11/2021 NUMARASI : 2021/11 ESAS- 2021/713 KARAR DAVA KONUSU : BORCA İTİRAZ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili 08/01/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında kambiyo senetlerine mahsus takip başlatıldığını, ödeme emrini 05/01/2021 tarihinde tebliğ aldıklarını, takibe konu senedin teminat senedi olup kambiyo vasfı bulunmadığını, bunun senet metninde de anlaşıldığını, davalıya herhangi bir borcun olmadığını belirterek takibin iptalini talep etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, senedin kambiyo vasfı bulunmadığı iddiasına dayalı, İİK'nun 170/a-1 maddesi uyarınca açılmış şikayet ile borcun kısmen ödendiği iddiasına dayalı, İİK'nun 169 vd. maddeleri uyarınca açılmış borca itirazdır. Gebze İcra Müdürlüğü'nün 2021/8352 E. sayılı dosyasının tetkikinde, alacaklı T3 tarafından, borçlu T1 hakkında toplam 65.600,34 TL alacak üzerinden kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, borçluya ödeme emrinin 26.05.2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından 5 günlük yasal itiraz süresi içinde 31.05.2021 tarihinde harç yatırılmak suretiyle mahkemeye itiraz yapıldığı, mahkemece verilen kararın Dairemizce eksik inceleme nedeniyle kaldırılması sonrasında yeniden yapılan yargılama neticesinde, davanın reddine karar verildiği görülmüştür....
Karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda, davacı Ahmet Paşaoğlu yönünden doğru karar verildiğini, ancak diğer davacı T1 yönünden takibin iptaline yönelik kararın yanlış olduğunu, takip taleplerini ilamsız takip olarak yaptıklarını, ancak icra müdürlüğünce takibin kambiyo senetlerine özgü takip yolu ile açıldığını, müvekkilinin bir kusurunun olmadığını, davacı T1’nun süresinden sonra itiraz ettiğini, davacı taraflara tebligat yapıldığını ve takibin kesinleşmesinden sonra kötüniyetli itiraz yapıldığını, süresinde olmayan itirazın mahkemece nazara alınmasının gerektiğini, icra dairesi tarafından sehven yapılan hatanın müvekkiline yüklenmesinin yanlış ve hukukla bağdaşmayacağını, icra müdürünün re’sen kambiyo vasfını taşıyıp taşımadığına ilişkin kontrol görevinin olmadığını, buna ilişkin Yargıtay kararlarınında mevcut olduğunu, müvekkilinin kusuru bulunmadığından davacı lehine vekalet ücreti verilmesinin yanlış olduğunu, bu nedenle ilk derece mahkeme kararının davacı T1 yönünden verilen...
Bilindiği üzere kambiyo senetleri (ticari senetler) ihdasi (kurucu) nitelikteki senetlerdendir. Gerçekten, bir borç için kambiyo yükleniminde bulunulması borcun yenilenmesi (tecdidi) sonucunu doğurmaz(BK., m. 133). Bu durumdaki bir borç hakkında kambiyo senedi düzenlendiği takdirde, taraflar arasında biri asıl borç ilişkisi, diğeri kambiyo ilişkisi olmak üzere iki çeşit ilişki bulunur. Aynı durum, kambiyo senedinin tedavülü halinde de karşımıza çıkar. Bir kambiyo senedi ciro edildiği zaman ciranta ile ciro edilen kişi arasında kural olarak bir temel ilişki (asıl borç ilişkisi) bulunmaktadır. Ayrıca, bu iki kişi arasında kambiyo hukukundan doğan bir kambiyo ilişkisi de mevcuttur. Dava dosyamıza ait yargılama konusu çek bakımından da durum kambiyo senedinin tedavülünden kaynaklanmaktadır. Kambiyo taahhüdünde bulunulmasına neden olan ve temel ilişkideki asli para edimini teskil eden “temel alacak”, o kambiyo taahhüdünün hukuki sebebini olusturur....
İhtiyati haciz talep eden vekili, ihtiyati haciz dayanağı bonunun TTK gereği kambiyo vasfını taşıdığın, teminatın iadesine muvaffakat edilmemesinin teminatın alacaklıya iadesine engel teşkil etmeyeceğini, davalı aleyhine açılan icra takibinin kesinleştiğini savunarak, itirazın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan inceleme neticesinde; TTK hükümleri gereğince açık bono düzenlenmesi ve bononun sonradan doldurulması imkanı olduğu, bononun sözleşmeye aykırı olarak doldurulduğuna ilişkin iddianın ise iddia eden tarafından ispatlanması gerektiği, İtiraz edenin bononun sözleşmeye aykırı olarak doldurulduğuna ilişikin delil ibraz etmediği ve bu haliyle senedin yasal şartları taşıdığı, İİK 265 maddesinde sınırlı olarak sayılan itiraz sebeplerine dayalı olarak itiraz edilmemiş olduğu gerekçesiyle, talebin reddine karar verilmiştir. Kararı, ihtiyati hacze itiraz eden ( borçlu ) vekili temyiz etmiştir....
Bütün mücerret alacaklarda olduğu gibi kambiyo senedi alacağı da kural olarak uygun bir asıl borç ilişkisine, bir illi ilişkiye dayanır. Bir kambiyo senedi düzenleyip veren ve bu senedi alan herkes, bütün hukuki işlemlerin yapılmasına temel teşkil eden bir gayeye ulaşmak istemektedir. İşte bu gaye bir kambiyo senedinde mündemiç hakkın doğumu ve devri açısından hukuki sebebi teşkil eder. Kambiyo senedi düzenlenmesi dolayısıyla ortaya çıkan ilişki "kambiyo ilişkisi" ismiyle anılmaktadır. Kambiyo senedi vermek suretiyle borç altına giren borçlu "kambiyo taahhüdü"nde bulunmuş olur. Kambiyo ilişkisinin altında esas itibariyle asıl/temel borç ilişkisi vardır. Kambiyo senedinden kaynaklanan talebin geçerliliği, temel ilişkiden kaynaklanan talebin ve bununla ilgili olarak taraflar arasında varılmış amaca ilişkin mutabakatın geçerliliğinden tamamen bağımsızdır. Kambiyo senedinden doğan talep hakkına kambiyo hukuku, temel talebe ise, bu talebin ait olduğu hukuk kuralları uygulanır....
İhtiyati haciz talep eden vekili dilekçesinde özetle; itiraz edenin dilekçesi ekinde sunduğu sözleşmenin itiraz edenin başka bir borcu sebebi ile düzenlenmiş bir sözleşme oldu- ğunu, ihtiyati hacze dayanak bononun vade tarihi itibarıyla kambiyo zamanaşımı süresinin geçirilmediğini belirterek itirazın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme istinafa konu kararında özetle; 2004 Sayılı İİK'nın 265/1. Maddesine göre borçlunun kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı itiraz edebileceği, ihtiyati hacze itiraz dilekçesinde belirtilen hususların yapılacak olan bir yargılamada ileri sürülüp incelenebileceği, itiraz dilekçesinde ileri sürülen hususların İİK m.265'de sayılan sınırlı itiraz sebepleri arasında yer almadığı gerekçesi ile itirazın reddine karar vermiştir. Karar İhtiyati hacze itiraz eden vekili tarafından istinaf edilmiştir....
Dairemizce yapılan değerlendirmede; Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine borçlunun yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda, icra dairesinin yetkisine, borç miktarına, faize ve ferilerine itiraz ettiği, ayrıca senedin kambiyo vasfında bulunmadığına dair şikayet yoluna gittiği anlaşılmıştır....
Taraflar arasındaki tebligat usulsüzlüğü şikayeti, borca kısmi itiraz, kambiyo vasfına itiraz, çek komisyon bedeline ve tazminatına itiraz ve faiz oranına itirazdan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kısmen kabul, kısmen reddine, çek tazminatı olan 14.859,00 TL yönünden takibin iptaline, çek komisyonuna ve borca ilişkin itirazının reddine, çekin kambiyo vasfına haiz olmadığına ilişkin itirazının reddine, davacının ödeme emrinin tebliğine ilişkin ıttıla tarihinin tespitine yönelik şikayet konusu kesinleşmiş olduğundan karar verilmesine yer olmadığına, davacının faiz oranı türü ve miktarına yönelik itirazının kabulüne, faiz oranının 9,75 olduğunun, faiz türünün avans faiz olduğunun tespitine karar verilmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/603 D.İş Esas, 2020/614 Karar No tarafından verilmiş olmakla İstanbul icra dairelerinin yetkili kılındığını, Takibe konu çekin kambiyo vasfında olduğunu ve usule uygun takibe girişildiğini beyanla İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir. Uyuşmazlık; kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinde kambiyo vasfına yönelik şikayet ile birlikte yetkiye itiraz niteliğindedir. Davacı borçlu hakkında başlatılan kambiyo senetlerine özgü icra takibinde davacı tarafça kambiyo vasfına yönelik şikayet ile birlikte icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz edildiği, mahkemece yetki itirazının kabulüne karar verildiği, davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır. Takibe konu 24.10.2020 keşide tarihli 300.000,00 TL bedelli Garanti Bankası A.Ş....