Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda, davacı Ahmet Paşaoğlu yönünden doğru karar verildiğini, ancak diğer davacı T1 yönünden takibin iptaline yönelik kararın yanlış olduğunu, takip taleplerini ilamsız takip olarak yaptıklarını, ancak icra müdürlüğünce takibin kambiyo senetlerine özgü takip yolu ile açıldığını, müvekkilinin bir kusurunun olmadığını, davacı T1’nun süresinden sonra itiraz ettiğini, davacı taraflara tebligat yapıldığını ve takibin kesinleşmesinden sonra kötüniyetli itiraz yapıldığını, süresinde olmayan itirazın mahkemece nazara alınmasının gerektiğini, icra dairesi tarafından sehven yapılan hatanın müvekkiline yüklenmesinin yanlış ve hukukla bağdaşmayacağını, icra müdürünün re’sen kambiyo vasfını taşıyıp taşımadığına ilişkin kontrol görevinin olmadığını, buna ilişkin Yargıtay kararlarınında mevcut olduğunu, müvekkilinin kusuru bulunmadığından davacı lehine vekalet ücreti verilmesinin yanlış olduğunu, bu nedenle ilk derece mahkeme kararının davacı T1 yönünden verilen...

İhtiyati haciz talep eden vekili, ihtiyati haciz dayanağı bonunun TTK gereği kambiyo vasfını taşıdığın, teminatın iadesine muvaffakat edilmemesinin teminatın alacaklıya iadesine engel teşkil etmeyeceğini, davalı aleyhine açılan icra takibinin kesinleştiğini savunarak, itirazın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan inceleme neticesinde; TTK hükümleri gereğince açık bono düzenlenmesi ve bononun sonradan doldurulması imkanı olduğu, bononun sözleşmeye aykırı olarak doldurulduğuna ilişkin iddianın ise iddia eden tarafından ispatlanması gerektiği, İtiraz edenin bononun sözleşmeye aykırı olarak doldurulduğuna ilişikin delil ibraz etmediği ve bu haliyle senedin yasal şartları taşıdığı, İİK 265 maddesinde sınırlı olarak sayılan itiraz sebeplerine dayalı olarak itiraz edilmemiş olduğu gerekçesiyle, talebin reddine karar verilmiştir. Kararı, ihtiyati hacze itiraz eden ( borçlu ) vekili temyiz etmiştir....

    Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davalı kooperatifin davacının borcundan dolayı toplam olarak 7.427,04 TL ödeme yaptığı, bu ödemeden itibaren ödenen miktar üzerinden yasal faiz talep edilmesinin gerektiği, ancak davacı-borçlunun söz konusu takipte kambiyo senedinin niteliğine ve talep edilen faize süresi içerisinde itiraz etmediği,bu anlamda kambiyo hukuku açısından borçlu olmadığının tespiti davasının açılmasında hukuki yararın bulunmadığı,davalı kooperatifin yapmış olduğu ödeme ve uygulanacak yasal faize karşılık gelen 346,19 TL'den oluşan toplam miktarın takipteki toplam miktarı geçmemesi gözetilerek takip talebinde gösterilen faiz oranının sonuca olumsuz bir etkisinin olmadığı, takibe dayanak senetlerin kambiyo vasfında bulunduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....

      Bütün mücerret alacaklarda olduğu gibi kambiyo senedi alacağı da kural olarak uygun bir asıl borç ilişkisine, bir illi ilişkiye dayanır. Bir kambiyo senedi düzenleyip veren ve bu senedi alan herkes, bütün hukuki işlemlerin yapılmasına temel teşkil eden bir gayeye ulaşmak istemektedir. İşte bu gaye bir kambiyo senedinde mündemiç hakkın doğumu ve devri açısından hukuki sebebi teşkil eder. Kambiyo senedi düzenlenmesi dolayısıyla ortaya çıkan ilişki "kambiyo ilişkisi" ismiyle anılmaktadır. Kambiyo senedi vermek suretiyle borç altına giren borçlu "kambiyo taahhüdü"nde bulunmuş olur. Kambiyo ilişkisinin altında esas itibariyle asıl/temel borç ilişkisi vardır. Kambiyo senedinden kaynaklanan talebin geçerliliği, temel ilişkiden kaynaklanan talebin ve bununla ilgili olarak taraflar arasında varılmış amaca ilişkin mutabakatın geçerliliğinden tamamen bağımsızdır. Kambiyo senedinden doğan talep hakkına kambiyo hukuku, temel talebe ise, bu talebin ait olduğu hukuk kuralları uygulanır....

      İhtiyati haciz talep eden vekili dilekçesinde özetle; itiraz edenin dilekçesi ekinde sunduğu sözleşmenin itiraz edenin başka bir borcu sebebi ile düzenlenmiş bir sözleşme oldu- ğunu, ihtiyati hacze dayanak bononun vade tarihi itibarıyla kambiyo zamanaşımı süresinin geçirilmediğini belirterek itirazın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme istinafa konu kararında özetle; 2004 Sayılı İİK'nın 265/1. Maddesine göre borçlunun kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı itiraz edebileceği, ihtiyati hacze itiraz dilekçesinde belirtilen hususların yapılacak olan bir yargılamada ileri sürülüp incelenebileceği, itiraz dilekçesinde ileri sürülen hususların İİK m.265'de sayılan sınırlı itiraz sebepleri arasında yer almadığı gerekçesi ile itirazın reddine karar vermiştir. Karar İhtiyati hacze itiraz eden vekili tarafından istinaf edilmiştir....

        olarak düzenlendiğini ortaya koyduğunu, davalının statüsü gereği herhangi bir müşterisinden belirtilen şekilde para verip senet almasının hukuken mümkün olmadığını, dolayısıyla da iş bu hususlar ile söz konusu senedin davalıya teminat olarak verilmesi amacıyla düzenlendiği hususunun anlaşıldığını belirterek öncelikle mağduriyetlerine mahal verilmemesi adına takibin tedbiren durdurulmasını, haklı davalarının kabulü ile kambiyo senedi vasfına haiz olmayan senede dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibe itiraz ettiklerini, yapılmış olan takibin İİK'nun 170/a maddesi ve ilgili maddeler gereğince iptalini, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin de karşı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir....

        Dairemizce yapılan değerlendirmede; Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine borçlunun yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda, icra dairesinin yetkisine, borç miktarına, faize ve ferilerine itiraz ettiği, ayrıca senedin kambiyo vasfında bulunmadığına dair şikayet yoluna gittiği anlaşılmıştır....

        Taraflar arasındaki tebligat usulsüzlüğü şikayeti, borca kısmi itiraz, kambiyo vasfına itiraz, çek komisyon bedeline ve tazminatına itiraz ve faiz oranına itirazdan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kısmen kabul, kısmen reddine, çek tazminatı olan 14.859,00 TL yönünden takibin iptaline, çek komisyonuna ve borca ilişkin itirazının reddine, çekin kambiyo vasfına haiz olmadığına ilişkin itirazının reddine, davacının ödeme emrinin tebliğine ilişkin ıttıla tarihinin tespitine yönelik şikayet konusu kesinleşmiş olduğundan karar verilmesine yer olmadığına, davacının faiz oranı türü ve miktarına yönelik itirazının kabulüne, faiz oranının 9,75 olduğunun, faiz türünün avans faiz olduğunun tespitine karar verilmiştir....

          Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/603 D.İş Esas, 2020/614 Karar No tarafından verilmiş olmakla İstanbul icra dairelerinin yetkili kılındığını, Takibe konu çekin kambiyo vasfında olduğunu ve usule uygun takibe girişildiğini beyanla İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir. Uyuşmazlık; kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinde kambiyo vasfına yönelik şikayet ile birlikte yetkiye itiraz niteliğindedir. Davacı borçlu hakkında başlatılan kambiyo senetlerine özgü icra takibinde davacı tarafça kambiyo vasfına yönelik şikayet ile birlikte icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz edildiği, mahkemece yetki itirazının kabulüne karar verildiği, davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır. Takibe konu 24.10.2020 keşide tarihli 300.000,00 TL bedelli Garanti Bankası A.Ş....

          Uyuşmazlık; kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibinde borca itiraz niteliğindedir. Ankara 23. İcra müdürlüğünün 2021/6977 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı T3 tarafından, borçlular T1 ve Başkent Yükseliş Eğitim Hiz.Tic.Ltd.Şti. hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi yapıldığı, ödeme emrinin davacı borçluya 30/06/2021 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür. İİK.'nın 170/a maddesinde "Borçlu, alacaklının bu fasıl hükümlerine göre takip hakkı olmadığını 168 inci maddenin 3 üncü bendine göre şikayet yolu ile ileri sürebilir. İcra mahkemesi müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyle, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir....

          UYAP Entegrasyonu