Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesinin 25.03.2021 tarihli ve 2020/1515 Esas, 2021/365 Karar sayılı kararıyla; davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle 6100 sayılı HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca davacı vekilinin istinaf başvurusu esastan reddedilmiştir. V. TEMYİZ 1. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz talebinde bulunmuştur. 2. Temyiz Nedenleri Davacı vekili, istinaf dilekçesindeki itiraz nedenlerini yineleyerek kararın bozulmasını talep etmiştir. 3. Gerekçe 3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, kadastrodan önceki nedene dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa tazminat istemine ilişkindir. 3.2....

    "İçtihat Metni"Bünyan Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil K A R A R Dava, kadastrodan önceki tapu dışı harici satın alma ve zilyetlik hukuki sebebine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Yargıtay Kanunu 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (16.) Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. 11.04.2015 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı Kanun'un 2. maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60. maddesinin 1. ve 3. fıkraları uyarınca dosyanın görevli Daireyi belirlemek üzere HUKUK İŞBÖLÜMÜ İNCELEME KURULUNA GÖNDERİLMESİNE, 11.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/717 KARAR NO : 2021/316 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BAHÇESARAY ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/06/2020 NUMARASI : 2019/92 ESAS, 2020/34 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Zilyetliğe Dayalı) KARAR : İDDİA: Davacı Sıddık Direk ve müşterekleri dava dilekçesinde özetle; Van ili, Bahçesaray ilçesi, Yaylakonak Mahallesi çalışma alanında yapılan kadastro çalışması sonucu orman vasfı ile Hazine adına tespit ve tescil edilen 102 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşamı zilyetliği nedeniyle iptaline ve adlarına tapuya tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA: Davaya cevap veren davalılar; davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

      Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3402 Sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesinde, “Bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz.” düzenlemesine yer verilmiştir. 3.3. Değerlendirme Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı (V.3.2.) paragrafta yer verilen yasal ve hukuksal gerekçeye göre ve özellikle davadaki hukuki sebebin ketmi verese olmayıp, kadastro öncesi neden olduğu, kadastro tespiti sırasında davacıların mirasbırakanı ... ile davalıların mirasbırakanı ... ...’in kardeş olduklarının dosya kapsamıyla anlaşıldığı, kadastro tespitinin intikal ve taksim suretiyle yapıldığı anlaşılmakla, (IV.3.) paragrafta belirtilen şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. VI....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil Dava, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Yargıtay Kanunu 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (16.) Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. 11 Nisan 2015 tarihi itibariyle Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı Kanun'un 2. maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60. maddesinin 1. ve 3. fıkraları uyarınca dosyanın görevli daireyi belirlemek üzere HUKUK İŞBÖLÜMÜ İNCELEME KURULU'NA GÖNDERİLMESİNE, 08.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ, TESCİL YARGITAYA G.TARİHİ:09.02.2016 -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava, kadastrodan öncesi nedene dayalı tapu iptali tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 22.01.2015 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 16. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE,10.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Taraf teşkiline ilişkin eksiklikler giderildikten sonra, hem davacıların hem de müdahil davacının davasının ilk karardaki gerekçeler ile reddine karar verilmiş; hükmü, davacılar temyiz etmiştir. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3. maddesinde “ Bu tutanakta belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra , kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz.” hükmü getirilmiştir. Bu hükümle kadastro tutanaklarının kesinleşmesinden sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanılarak dava açılması on yıllık süre ile sınırlandırılmıştır. Somut olayda; dava konusu taşınmazların kadastro tespitleri 1959 yılında yapılmış, itiraz edildiğinden 20.3.1981 yılında hükmen kesinleşmiştir. Davacılar, kadastro tespitinden sonra ve kesinleşmesinden önce 7.7.1969 tarihinde resmi şekilde düzenlenen satış vaadi sözleşmesine dayanarak tapu iptali ve tescil istemişlerdir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 25.12.2006 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine dair verilen 09.10.2008 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 07.07.2009 günü için yapılan tebligat üzerine gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, satış vaadi ve inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur....

                İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ: Mahkemece; " davanın kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescil davası olduğu, 3402 sayılı Kanun'un 12/3 maddesi uyarınca kadastro tutanaklarının kesinleşmesinden itibaren 10 yılın geçmesi ile kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak tapu iptal ve tescil davası açılamayacağı, dava konusu taşınmazların kadastro tutanaklarının 18/01/2005 tarihinde kesinleşmesiyle ve dava tarihi itibari ile 10 yıllık hak düşürücü sürenin dolmuş olduğu " gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

                Mahkemece, davacının dayandığı hukuki sebep göz ardı edilerek TMK.nun 676/3. maddesi gereğince, paylaşımın resmi şekilde yapılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, mahkemenin bu görüşüne katılma olanağı bulunmamaktadır. Dava konusu taşınmaz 11.4.2006 tarihinde yapılan kadastro çalışmaları sırasında tarla niteliğiyle davalı adına tespit ve tescil edilmiş, kadastro tutanağı 24.7.2006 tarihinde kesinleşmiştir. Davacı dava dilekçesinde açıkça, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur. Kadastro Kanunu bir tasfiye kanunu olup, olayın çözümünde 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 15. maddelerinin gözönünde bulundurulması gerekirken,hüküm fıkrasında yazılı TMK. nun 676/3. fıkrasına dayalı olarak davanın reddine karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır. Kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanan kişi iddiasını her türlü delille kanıtlama olanağına sahiptir....

                  UYAP Entegrasyonu