Ancak, davacı tescil talep ettiğine göre çoğun içinde az da vardır ilkesi gereğince, mahkemece davacı gerçek kişi lehine muhtesat ve zilyetlik şerhi konulması konusunda yeterli araştırma yapılmadan, davacının tüm taleplerinin reddine karar verilmesi doğru değildir. 6831 sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması ile orman sınırı dışına çıkarılan taşınmazlarda tasarrufu edenlerin kadastro tutanağının beyanlar hanesinde gösterilmesine yönelik isteklerde tasarruf edenlerin kadastro tutanağının beyanlar hanesinde gösterilmesi, bu tür taşınmazları kullanan kişilere satılmasını gündeme getireceğinden (2924 sayılı Yasa madde 11/1-III) tasarruf edenlerin kadastro tutanağında gösterilmesiyle ilgili davalarda istekte bulunan kişinin; a) Orman köyü nüfusuna kayıtlı olup olmadığının, b) Yasanın yürürlüğe girdiği tarihten geriye doğru en az beş yıldan beri o yerde ikamet ... etmediğinin, c)Taşınmaz edinmedeki sınırlamaların araştırılması yasa gereği olup (2924 S.Y. m.11, 3402 S.Y. m.14) bunun yargıcın doğru...
Ancak; davaya konu yerin, 1986 yılında 2/B madde uygulaması ile orman sınırı dışına çıkarılmasından ve davacı tarafından, satın aldığı 1996 yılından sonra, çekişmeli taşınmaz üzerinde muhtesat yapıldığı anlaşılmış ise de, 2924 Sayılı Yasaya göre kullanım kadastrosunun da yapılmadığı, 2924 Sayılı Yasanın 4127 Sayılı Yasa ile değişik 11. maddesi hükmüne göre “kadastro çalışmaları sırasında, fiili kullanım durumuna göre Hazine adına tespiti yapılacak bu yerler üzerindeki muhtesat ile tasarruf eden kişilerin isimleri”nin tutanağın beyanlar hanesinde gösterilebilmesi için, Hukuk Genel Kurulunun 10.11.1999 gün ve 1999/7-903-944 sayılı kararında kabul edildiği gibi, kadastro tespitinin yapıldığı tarihte “orman köyü nüfusuna kayıtlı olmaları ve yasanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren geriye doğru en az 5 yıl müddetle o yerde ikamet etmiş bulunmaları gerektiği” dava konusu taşınmaz orman köyünde olmayıp, beldenin mahallesinde olması nedeniyle Hukuk Genel Kurulunun 09.06.1999 gün ve 1998/...
Kanun) 19/2 maddesinin uygulama alanının bulunmadığını, aynı maddenin birinci fıkrasına bakıldığında tapuya kayıtlı taşınmazların zilyet lehine tespitinin düzenlendiğinin anlaşıldığını ve bu nedenle tapuya kayıtlı olmayan taşınmazın kadastro tespitinde söz konusu maddenin uygulanamayacağı ve davanın kabul edilmesinin gerekli olduğundan bahisle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. C. Gerekçe ve Sonuç İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye; dosya içeriğine, İlk Derece Mahkemesince yapılan keşif, mahalli bilirkişi ve tanık beyanları ve teknik bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde, davacı Hazine adına arsa vasfıyla tespit edilen taşınmaz üzerine davalı tarafından kadastro tespitinden önce yapıldığı anlaşılan yapının kadastro tespit tutanağının beyanlar hanesinde davalı adına muhtesat şerhi verilmesinin 3402 ......
Kanun) 19/2 nci maddesinin uygulama alanının bulunmadığını, aynı maddenin birinci fıkrasına bakıldığında tapuya kayıtlı taşınmazların zilyet lehine tespitinin düzenlendiğinin anlaşıldığını ve bu nedenle tapuya kayıtlı olmayan taşınmazın kadastro tespitinde söz konusu maddenin uygulanamayacağı ve davanın kabul edilmesinin gerekli olduğundan bahisle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. C. Gerekçe ve Sonuç İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye; dosya içeriğine, "mahkemece yapılan keşif, mahalli bilirkişi ve tanık beyanları ve teknik bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde, davacı Hazine adına arsa vasfıyla tespit edilen taşınmaz üzerine davalı tarafından kadastro tespitinden önce yapıldığı anlaşılan yapının kadastro tespit tutanağının beyanlar hanesinde davalı adına muhtesat şerhi verilmesinin 3402 ......
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/01/2015 NUMARASI : 2012/856-2015/2 -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali tescil ve muhtesat şerhi verilmesi istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 22.01.2015 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 16.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE,28.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Köyü 193 ada 7 parsel sayılı taşınmazlar bakımından davanın reddine, dava konusu taşınmazların tesbit gibi Hazine adına kadastro tutanaklarında yazılı vasıf ve yüzölçümü ile tapuya tesciline, kadastro tutanağının beyanlar hanesinde bulunan şerhlerin aynen devamına, Taşyatak Köyü 120 ada 36 parsel sayılı taşınmaz bakımından davanın kısmen kabul kısmen reddine, dava konusu taşınmazın kadastro tutanağının iptali ile taşınmazın fen bilirkişinin 13/05/2013 tarihli raporuna ekli krokide (C) harfi ile gösterilen 8.606,79 m² kısmının orman olarak Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, (A, B ve D ) harfleri ile gösterilen sırası ile 70,93 m², 243,09 m² ve 333,49 m² kısımlarının 2/B olarak çalılık vasfı ile kadastro tutanağının beyanlar hanesinde bulunan şerhler baki kalmak kaydı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, ......
DELİLLER: Çekişmeli taşınmazların kadastro tutanak örneği ve dayanakları, tapu kaydı, iddia, savunma ve keşif, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı, GEREKÇE: HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, 3402 Kadastro Kanunu'nun 19. maddesine göre, kadastro tespiti öncesi yapıldığı bildirilen muhdesatın tespiti istemine ilişkindir. Bilindiği üzere 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 19/2. maddesi “taşınmaz mal üzerinde malikinden başka bir kimseye veya paydaşlarından birine ait muhdesat mevcut ise bunun sahibi, cinsi, ihdas tarihi ve iktisap sebebi belirtilerek tutanağın ve kütüğün beyanlar hanesinde gösterilir.” hükmüne amirdir. Mahkemece yazılı şekilde karar verilmişse de; Mahkemece verilen karar usul ve yasaya aykırı olduğu gibi yapılan inceleme ve araştırma hüküm vermek için yeterli değildir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ Taraflar arasında görülmekte olan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtayca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Kullanım kadastrosu sırasında 3002 ada 4 parsel sayılı 1.888,12 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı, taşınmazın 1981 yılından beri ...'nin kullanımında olduğu ve içerisinde bulunan binanın kullanıcısına ait olduğu şerhi verilerek tarla niteliği ile Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ..., çekişmeli taşınmazın beyanlar hanesindeki zilyetlik şerhinin iptali ile kendi adına zilyetlik şerhi verilmesi istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yargılama sonunda davanın kabulüne ve çekişmeli taşınmazın beyanlar hanesinin, taşınmazın 1981 yılından beri Aslan kızı ...'...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: 1- Dava; yörede 1970 yılında yapılıp kesinleşen arazi kadastrosu çalışmaları sırasında davacı Hazine adına tespit gören taşınmazın beyanlar hanesinde davalılar murisi lehine verilen zilyetlik şerhinin terkini isteğine ilişkindir. 2- Çekişmeli İzmir İli, Torbalı İlçesi, Yeniköy Mahallesi, 1397 parsel sayılı taşınmazın yörede 1970 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında 3.200,00 m2 yüzölçümlü zeytinlik vasfı ile, Ağustos 1299 tarih, 67- 101 sıra sayılı Sultan Hamit tapusuna dayalı olarak 431 sayılı kanun ile Hazineye intikal ettiği gerekçesiyle Hazine adına tespit edildiği; beyanlar hanesinde "Ahmet oğlu Hüseyin Cambaz'ın zilyetliğindedir." şerhinin verildiği, kadastro tespitinin 03/01/1970 tarihinde itiraz edilmeksizin kesinleşmesi üzerine tapuya tescil işleminin yapıldığı, 07/08/1990 tarihli ve 15/02/2000 tarihli işlemler ile beyanlar hanesine "birinci derece arkeolojik sit alanı içinde kalmaktadır" şerhlerinin verildiği, tapuda...
Mahkemece, davalının, davayı kabul beyanına değer verilerek beyanlar hanesinde davacının fiili kullanımında olduğu belirtilmek suretiyle çekişmeli taşınmazın Maliye Hazinesi adına tapuya tesciline şeklinde hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm için yeterli bulunmamaktadır. ... adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin 5831 sayılı Yasa ile 3402 sayılı Yasaya eklenen Ek 4. maddesi gereğince yapılan kadastro tespiti sırasında, fiili kullanım durumları dikkate alınmak ve varsa üzerindeki muhtesatın kime veya kimlere ait olduğu ve kim veya kimler tarafından ne zamandan beri kullanıldığı kadastro tutanağının beyanlar hanesinde gösterilmek suretiyle ... adına tescil edileceği düzenlenmiştir. Bu kapsamda, çekişmeli taşınmazın 20 yıldan beri davalı ...'nun kullanımında olduğu taşınmazın beyanlar hanesine yazılmıştır. Davacı, çekişmeli taşınmazın kullanım durumunun yanlış tespit edildiği iddiasına dayanarak dava açmıştır....