"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TESPİTE İTİRAZA İLİŞKİN -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 23.01.2020 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 28.01.2020 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2020 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 8 Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 8.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE,08/07/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınmaz hukukuna ilişkin davada ... Asliye Hukuk ve ... Kadastro Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. ... Asliye Hukuk Mahkemesince, dava konusu 141 ada 32 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağının 25.09.2008 – 24.10.2008 tarihleri arasında ilân edildiği ve süresi içerisinde tespite itiraz edildiği ve ... Kadastro Mahkemesinin 2008/309 Esas sayılı dosyası ile itiraz davasının görülmekte olduğundan tutanağın kesinleşmemiş olduğu davaya kadastro mahkemesinin bakmakla görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... Kadastro Mahkemesince, davacı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, Kadastro Mahkemesince karara bağlanan tespite itiraz ve elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 7.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 7.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 4.5.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olaya gelince, davacıların, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istekli eldeki davayı açtıkları, Mahkemece verilen görevsizlik kararı sonucunda elatmanın önlenmesi isteğinin Milas Kadastro Mahkemesince yargılamasının yapıldığı, eldeki davadaki uyuşmazlığın ise ecrimisil isteği olduğu, Milas Kadastro Mahkemesi'nin 28.04.2010 tarihli ve 2006/204 Esas, 2010/75 Karar sayılı elatmanın önlenmesi ve tespite itiraz istekli dosyası ile elatmanın önlenmesi isteğinin davacıların taşınmazlardan yararlanmasının davalılarca engellenmediği gerekçesiyle reddine karar verildiği, kararın derecattan geçerek düzeltilerek onandığı, Yargıtay 7. Hukuk Dairesi'nin 21.06.2012 tarihli ve 2012/3289 Esas, 2012/4834 Karar sayılı kararı ile de karar düzeltme isteğinin reddine karar verildiği, elatmanın önlenmesi isteğinin reddine ilişkin kararın bu suretle kesinleştiği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TESPİTE İTİRAZA İLİŞKİN -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; elatmanın önlenmesi ve kal istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 11.01.2019 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 31.01.2019 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 8.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 8.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE,21.10.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınmaz hukukuna ilişkin davada Kemalpaşa Asliye Hukuk ile Kadastro Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 23.12.1998 tarihinde asliye hukuk mahkemesinde açılan tapulu taşınmaza elatmanın önlenmesi ve çekişmenin giderilmesi istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, 1401 parsel sayılı tapulu taşınmaza elatmanın önlenmesi davası açıldığı, bu parselin 1976 yılında tapulamadan oluştuğu, daha sonra 2859 Sayılı Yasa uyarınca pafta yenileme işlemi yapıldığı ve 152 ada 27 parsel sayılı tutanak düzenlendiği ve asliye hukuk mahkemesince dava nedeniyle tutanağın 3402 Sayılı Yasanın 5. maddesine göre kadastro mahkemesine aktarıldığı anlaşılmaktadır....
Somut olaya gelince, davacılar, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istekli eldeki davayı açtıkları, Mahkemece verilen görevsizlik kararı sonucunda elatmanın önlenmesi isteğinin ... Kadastro Mahkemesince yargılamasının yapıldığı, eldeki davadaki uyuşmazlığın ise ecrimisil isteği olduğu, ... Kadastro Mahkemesinin 28.04.2010 tarihli ve 2006/204 Esas, 2010/75 Karar sayılı elatmanın önlenmesi ve tespite itiraz istekli dosyası ile elatmanın önlenmesi isteğinin davacıların taşınmazlardan yararlanmasının davalılarca engellenmediği gerekçesiyle reddine karar verildiği, kararın derecattan geçerek düzeltilerek onandığı, Yargıtay 7.Hukuk Dairesinin 21.06.2012 tarihli ve 2012/3289 Esas, 4834 Karar sayılı kararı ile de karar düzeltme isteğinin reddine karar verildiği, elatmanın önlenmesi isteğinin reddine ilişkin kararın bu suretle kesinleştiği anlaşılmaktadır....
Genel mahkemede taşınmazın aynına ilişkin derdest bir davanın mevcudiyeti halinde çekişmeli taşınmaza ilişkin kadastro işleminin kesinleştiğinden bahsedilemez. Somut olayda, yargılama sırasında yapılan kadastro işlemleri sırasında tutanağın şeklen kesinleştirilmiş olması doğru değildir. Hâl böyle olunca, elatmanın önlenmesi isteği bakımından tefrik kararı verilerek 3402 sayılı Yasanın 27. maddesi gereğince Kadastro mahkemesine devir kararı verilmesi, yıkım ve ecrimisil istekleri bakımından verilecek karar inşa'i (yenilik doğurucu) nitelikte olduğundan ve bu istekler hakkındaki davada, kadastro mahkemesindeki davanın bekletici (meseleyi müstehire) sorun kabul edilmesi ve o davada hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, değinilen husus gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Kabule göre de, elatmanın önlenmesi ve yıkım istekleri yönünden dava açılırken alınması gerekli harçlar alınmaksızın yargılama yapılarak hüküm kurulmuş olması da isabetsizdir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki davada Görele Asliye Mahkemesi ile Görele Kadastro Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Görele Asliye Hukuk Mahkemesince, dava konusu 141 ada 32 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağının 25/09/2008 – 24/10/2008 tarihleri arasında ilan edildiği ve süresi içerisinde tespite itiraz edildiği ve Görele Kadastro Mahkemesi’nin 2008/309 Esas sayılı dosyası ile itiraz davasının görülmekte olduğundan tutanağın kesinleşmemiş olduğu, davaya kadastro mahkemesinin bakmakla görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
Hukuk Dairesinin 28.1 2.2006 gün ve 2006/15060 esas 2006/18109 karar sayılı kararıyla, (Davanın, elatmanın önlenmesi davası olarak açıldığı, çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulamaları yapılması nedeniyle davanın aynı zamanda 2/B madde uygulamasına itiraza dönüştüğü, 3373 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 11. maddesi gereğince, altı aylık askı süresi içinde açılan 2/B madde uygulamasına itiraza ilişkin davalarda kadastro mahkemesi görevli ise de, elatmanın önlenmesi davasında genel mahkemenin görevli olduğu, Çamlıdere Sulh Hukuk Mahkemesinin, 12.11.1996 gün ve 1996/164-210 sayılı kararı ile, elatmanın önlenmesi davası ayrılmadan dosyanın görevsizlikle kadastro mahkemesine gönderildiği, elatmanın önlenmesi davasında kadastro mahkemesi görevli olmadığına göre, e1atmanın önlenmesi davası ayrılarak görevsizliğe karar verilmesi gerektiği,diğer taraftan, hükme dayanak yapılan, iki orman yüksek mühendisi bilirkişiden oluşan bilirkişi...