"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 13.2.2004 gününde verilen dilekçe ile tapudaki intifa-irtifak hakkı şerhlerinin terkini ve tescili istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 19.10.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davada, 9.3.1998 tarihli görev verilmesine ilişkin İmtiyaz Sözleşmesi hükümlerine dayanılarak, davalı yararına tesis edilen intifa ve irtifak haklarının kaldırılması istenmiş, mahkemece istek kabul edilmiş, hükmü davalı şirket temyiz etmiştir....
den satın aldığını, tapu kaydının beyanlar hanesinde tapu sicil müdürlüğünün 14.09.2009 tarihinde taşınmazın tapu kaydındaki terkin edilen ipotek üzerinde haciz şerhlerinin bulunması gerekirken bu şerhlerin sehven ipotek kaydına işlenmemesi nedeniyle kaydın düzeltilmesi için dava açılacağına dair beyanlar sütununa kayıt düşüldüğünü, bu kaydın yolsuz olduğunu ileri sürerek terkin edilmesini, bu istem kabul edilmediği takdirde tazminat isteğinde bulunmuştur. Davalı ..., kaydın terkinini talep etmiş, Tapu Sicil Müdürlüğü ise davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, tazminat isteminin Hazineye karşı açılacak bir davada talep edilebileceği, beyanlar hanesindeki kaydın terkini isteminin ise haciz şerhi lehtarlarına karşı yöneltilmesi gerekeceği, tapu sicil müdürlüğünün davada pasif dava ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle tapu sicil müdürlüğü aleyhine açılan dava reddedilmiş, davalı ... aleyhine açılan davanın ise takip edilmediğinden açılmamış sayılmasına karar verilmiştir....
Ancak; Dava konusu taşınmazların satışı durumunda satışın tapudaki tüm yükümlülükler ile birlikte yapılacağına karar verilmesi gerekirken, dava konusu taşınmazlar üzerinde bulunan şerhlerin dikkate alınmaması doğru değil ise de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, gerekçeli kararın hüküm fıkrasının ikinci bendinde yer alan ”....ortaklığın satış suretiyle giderilmesine” ibaresinden sonra gelmek üzere “taşınmazın tapu kaydında mevcut şerhlerin bedele yansıtılmasına" ibaresinin eklenmek suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, taşınmazın satış bedeli üzerinden temyiz eden dahili davalılar payına düşen paranın binde 11,38 oranında hesaplanacak onama harcından, peşin alınan harcın mahsubu ile eksik harcın alınmasına, 17.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 26.12.2003 gününde verilen dilekçe ile intifa ve irtifak hakkı şerhlerinin terkini ve Hazine adına yazılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen 22.6.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 9.3.1998 tarihli görev verilmesine ilişkin imtiyaz sözleşmesine dayalı çekişmeli taşınmazlar tapu kaydında davalı şirket lehine mevcut intifa ve irtifak hakkına ilişkin şerhlerin kaldırılması ve bu şerhlerin maliye hazinesi adına yazılması istemiyle açılmıştır....
Davacı ..., dava konusu taşınmazın kıyı kenar çizgisi içerisinde kalması nedeniyle hükmen yola terkin edilen 91,09 m2’lik kısmı yönünden tapu müdürlüğünde tescil işleminin sağlanabilmesi için ipotek ve şerhlerin terkini talebiyle eldeki davayı açmıştır. Öncesinde kişi adına kayıtlıyken taşınmazın daha sonra devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlere dönüşmesi halinde, taşınmazda hali hazırda bulunan ipotek ve kamu alacağı şerh ledarlarının TMK’nın 1023’üncü maddesinden yararlandığı savunulamaz. Mahkemece, terkin edilen 91,09 m2’lik kısımla sınırlı olarak ipotek ve şerhlerin terkini gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.03.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahallesi çalışma alanında bulunan 28193 ada 375 parsel sayılı 2.500,8 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve ...'in fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak tarla vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı Hazine vekili, kadastro çalışmaları sırasında teknik bilirkişilerin usulsüzlük yaptığı, taşınmazın niteliğinin taşlık, makilik, fundalık olduğu iddiasına dayanarak beyanlar hanesindeki kullanıcı şerhinin terkini istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 28193 ada 375 parselde davalı ...'in zilyetliğinin bulunmadığı, diğer davalı ...'un ...'ten devralmak suretiyle zilyetlik hak iddia edemeyeceğinden tapudaki beyanlar hanesinde bulunan ... adına zilyetlik şerhinin iptaline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, çekişmeli taşınmaz üzerinde davalı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınmaz hukukuna ilişkin davada Yalova 1. Asliye Hukuk ile Yalova Kadastro Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, taşınmazın tapu kaydında bulunan şerhlerin kaldırılması istemine ilişkindir. Yalova 1. Asliye Hukuk Mahkemesince, istemin tapu kaydının oluşturulduğu Kadastro Mahkemesi dosyasında incelenmesi gerektiğinden söz edilerek görevsizlik kararı verilmiştir. Yalova Kadastro Mahkemesi ise davacının açmış olduğu davanın 3402 sayılı Kadastro Kanunundan kaynaklanmadığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Dava kesinleşmiş kadastro tutanağı üzerindeki şerhlerin silinmesi istemine ilişkindir.Taşınmazın mülkiyetine yönelik olmayan tapu kaydındaki şerhlerin silinmesi istemine ilişkin uyuşmazlığın genel hükümlere göre Yalova 1....
şerhlerin, Tapu Kadastro Genel Müdürlüğünün yazısı üzerine işaretlendiği, bu nedenle şerhin yasal olmayan bir yolla kayda işlendiğini söylemeyeceği gözetilerek, beyanlar hanesinde yer alan "6831 Sayılı Yasanın 2/B maddesi gereğince Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığına" ilişkin şerhin silinmesine ve diğer şerlerin silinmesi isteminin reddine reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı gerçek kişi ve davalı Hazine vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının gerçek kişiye yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 17/12/2009 günü oybirliği ile karar verildi....
Köyü, 112 ada, 25 sayılı parselin tapusunun iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, bu parsel üzerindeki davalıların müdahalesinin menine, tapudaki şerhlerin terkinine, taşınmaz üzerindeki binanın kal'ine karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi tarafından vekalet ücreti, yargı harcı ve yargılama giderlerine yönelik; davalılar ..., ..., ... ve arkadaşları vekili tarafından esasa yönelik olarak temyiz edilmiştir. Dava, kesinleşen tahdit içinde kalan tapu kaydının iptali, tescil, elatmanın önlenmesi kal ve beyanlar hanesindeki şerhlerin silinmesi istemlerine yöneliktir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1944 yılında 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, 21.09.1982 tarihinde ilânı yapılıp kesinleşen aplikasyon ve 1744 sayılı Kanunun 2. madde uygulaması, 25.07.1990 tarihinde ilânı yapılıp kesinleşen 3302 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması vardır ....
Haciz şerhinin usulsüz konulduğunun saptanması veya lehtarın talebi üzerine kaldırılması mümkün olduğu gibi Türk Medeni Kanununun 1010. maddesi uyarınca borcun ödenmesi, icra takibinin düşmesi ya da herhangi bir sebeple sona ermesi halinde de terkini mümkündür. Tapu kaydındaki şerhlerin kaldırılmasına ilişkin davalarda husumetin kural olarak tapudaki şerhin lehtarına yöneltilmesi gerekir. Somut olayda; dava konusu taşınmazların tapu kayıtları incelendiğinde ... lehine 180.000 TL bedelli, 13.11.2012 tarihli ipotek şerhi ile ... İcra Müdürlüğünün 08.03.2013 tarihli 2013/950 Esas sayılı, ... İcra Müdürlüğü'nün 03.05.2013 tarihli 2013/2548 Esas sayılı, ... İcra Müdürlüğünün 30.04.2013 tarihli 2013/2260 Esas sayılı, ... İcra Müdürlüğü'nün 16.05.2013 tarihli 2013/2780 Esas sayılı yazıları ile alacaklılar ..., ... ve ... lehine haciz şerhlerinin konulduğu ancak ipotek lehtarı ve haciz alacaklılarının davada taraf olarak yer almadığı anlaşılmaktadır....