Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ceza Dairesi'nin kararına yönelik olarak bir itirazda bulunulup bulunulmayacağı değerlendirilerek şayet itiraz yoluna gidilecekse, itiraz nedenlerinin de gösterildiği itirazname düzenlendikten sonra iadesi için dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığımıza tevdine karar verilmiştir. Dosyanın yeniden yapılan incelemesinde,müşteki vekili tarafından yukarıda belirtilen Yargıtay 11. Ceza Dairesinin ilamına karşı yapılan 09.10.2014 tarihli karar düzeltme talebinin, tazminat istemine yönelik olarak verilen onama ilamına ilişkin bulunması, tazminat yönünden yapılan karar düzeltme talebine ilişkin incelemenin HMK hükümlerine göre yapılacak olması,Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığımızca tazminat yönünden yapılan karar düzeltme talebinin doğrudan reddedilme imkanının bulunmaması nedenleriyle, tazminata ilişkin Yargıtay 11....

    Davacı da 489 parsel sayılı taşınmazın paftasına yanlış tersim edildiğini ileri sürdüğüne göre, öncelikle Kadastro Müdürlüğüne bu hatanın giderilmesi için başvurması gerekir. Az yukarıda da değinildiği gibi 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. madde uyarınca tersimat hatasının düzeltilmesi Kadastro Müdürlüğünün yetkisi dahilindedir. Anılan hükümde Kadastro Müdürlüğünün işleminden sonra kimlerin dava açabilecekleri de gösterilmiş ve bu kişilerin düzeltme talebinin kabulü üzerine aleyhine düzeltme yapılanlar olduğu vurgulanmıştır. Davacı düzeltme istemi ile Kadastro Müdürlüğüne başvurma yerine doğrudan mahkemeye başvurarak Kadastro Müdürlüğünün görevinde olan bir işin mahkemede görülmesini isteyemez. Mahkemece açıklanan bu olgu HUMK.nun 7.maddesi gözetilerek idari makamın görevine giren bir iş kendisine arz olunduğundan davanın yargı yeri nedeniyle reddi gerekirken istemin hüküm altına alınması doğru değildir. Karar bozulmalıdır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ ... Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu, ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 107 ada 1 sayılı parsel taşınmaz, orman niteliği ile Hazine adına tespit edilmiş, davacı ... İdaresi, dava dilekçesi ekindeki krokide gösterilen taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğunu, ancak orman alanı dışında bırakıldığını ileri sürerek orman vasfıyla Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır. Kadastro Müdürlüğünce, 138 ada 1, 2, 3, 4, 5 ve 6 parsel numarası verilen taşınmazların orman kadastrosuna itiraz davasına konu olduklarından bahisle malik haneleri açık bırakılmak suretiyle kadastro tespit tutanakları düzenlendiği belirtilerek, 3402 sayılı Yasa’nın 5. maddesi gereğince Kadastro Mahkemesine gönderilmiştir....

        İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Bozma kararına uymak suretiyle, olayda, her ne kadar, dava konusu ödeme emri, konusunu oluşturan vergi ve cezaların, ilgili zımni ret işlemine karşı süresinde dava açılmayarak kesinleştiğinden bahisle tahsili amacıyla düzenlenmiş ise de; ek tahakkuka ve cezalara karşı süresi içerisinde yapılan itiraz başvurusunun, Gümrük Bölge Müdürlüğünce karara bağlanmadığı, başka bir ifade ile, kamu alacağının henüz idari yönden kesinleşmediği anlaşıldığından, 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 242. maddesi gereğince yapılan itiraz başvurularını 30 gün içinde karara bağlayarak ilgilisine tebliğ etme görevi olan idarenin, itiraz başvurusunu yanıtlamak yerine, davacıya tanınan bir hak olan zımni ret müessesesini davacı aleyhine kullanmak suretiyle ödeme emri düzenlemesinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir....

          Çünkü tapu müdürlüğünce infaz edilecek olan karar Yargıtay ilamı değildir. İnfaz edilecek olan karar ... Kadastro Mahkemesinin 22/01/2016 tarih, 2013/107 - 2016/2 E.K. sayılı kararıdır ve yerel mahkeme kararında da ''...'' ismi doğru olarak yazılmış olup infazı kabil bir karar olduğundan tavzih talebinin reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle tavzih talebinin reddine 10/06/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

            veya kadastro müdürlüğünce re’sen düzeltilir....

            Davacılar tarafından 23.03.2018 tarihinde Kadastro Müdürlüğünün düzeltme kararına karşı dava açılmıştır. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41.maddesi gereğince Kadastro Müdürlüğünce yapılan düzeltme işleminin iptali davasıdır....

            Kadastro müdürlüğünün re’sen veya ilgililerin başvurusu üzerine yapacağı açıklanan düzeltme işlemlerini ilgililere tebliğinden sonra, ilgililerin sulh hukuk mahkemesine 30 gün içinde açacakları davada, düzeltme işlemi yararına olan kişi ya da kişiler hasım gösterilerek işlemin iptali istenebilir. Düzeltme işleminin kadastro müdürlüğünce re’sen yapıldığı durumlarda müdürlüğe karşı da dava yöneltilmelidir. Somut uyuşmazlıkta; kadastro müdürlüğü tarafından yapılan düzeltmenin dayanağı, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesidir. Kadastro müdürlüğü sınırlandırma hatası bulunduğundan bahisle düzeltme yapmıştır. Bu durumda sınırlandırma hatasından ne anlamak gerektiği ve bu hatanın ne şekilde düzeltilebileceği üzerinde durulmalıdır....

              İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Vezirköprü Sulh Hukuk Mahkemesi 21.02.2012 tarihli ve 2011/824 Esas, 2012/52 Karar sayılı kararı ile; Kadastro Müdürlüğü tarafından 3402 sayılı Kanun'un 41 inci maddesi uyarınca yapılıp davacıya tebliğ edilen bir düzeltme işlemi bulunmadığından red kararına karşı 41 inci maddeye dayanılarak dava açma hakkı bulunmadığı gerekçesi ile davanın aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir. IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ A. Bozma Kararı 1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. 2. Yargıtay (Kapatılan) 16....

                İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, ihtiyati haciz talebinin kısmen kabulü kararına karşı ihtiyati hacze itiraz eden karşı taraf/borçlu vekillerince yapılan itirazların reddine karar verilmiş; bu ek karara karşı, karşı taraf/borçlu vekillerince, yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Uyuşmazlık, somut olayda ihtiyati haciz koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır. Mahkemenin ihtiyati haciz kararına itiraz eden borçlular ..., ... AŞ, ... AŞ vekilince itirazın reddi ek kararına karşı istinaf yoluna başvurulması sonrasında Dairemize gönderilen dosyada, itiraz eden borçlu ......

                  UYAP Entegrasyonu