Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

-KARAR- İhtiyati tedbir ile ilgili ara kararını temyiz eden davacılar vekili, vekaletnamedeki yetkisine dayanarak 14.05.2014 tarihli dilekçesi ile temyiz isteğinden feragat ettiğini bildirdiğinden, temyiz dilekçesinin feragat nedeniyle REDDİNE, 27.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Vekili,26.11.1998 tarihli vekaletnamedeki yetkisine dayanarak 27.7.2012 tarihli dilekçesi ile temyizden feragat ettiğini bildirdiğinden temyiz dilekçesinin REDDİNE, 18.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Beraat Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından, sanığın beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Katılan vekili Av. ..., UYAP sisteminden gönderilen 27/08/2019 tarihli dilekçesiyle, yetki belgesine dayanak vekaletnamedeki yetkiye istinaden temyiz isteminden feragat ettiğinden, dosyanın incelenmeksizin mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na İADESİNE, 23/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Beraat Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından, sanıkların beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Katılan vekili Av. ..., UYAP sisteminden gönderilen 28/07/2017 tarihli dilekçesiyle, 12/06/2015 tarihli vekaletnamedeki yetkiye istinaden temyiz isteminden vazgeçtiğinden, dosyanın incelenmeksizin mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na İADESİNE, 23/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Davacı vekili Av. ...’in vekaletnamedeki yetkiye dayanarak 4.8.2008 tarihli dilekçeyle; davalının ise kimlik tespiti yapılan hakim havaleli 4.6.2008 tarihli dilekçeyle temyizden feragat etmeleri nedeniyle tarafların temyiz istemlerinin reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ. Yukarıda açıklanan nedenle tarafların temyiz taleplerinin REDDİNE oybirliğiyle karar verildi. 04.11.2008 (Salı)...

            Yine dava dilekçesi ekinde sunulan 29/8/2014 tarihli, İş Bankası Samsun Sanayi Sitesi Şubesine hitaben davalının isim ve imzasının bulunduğu görülen dilekçede, ... ...ortaklığı adına hareket etmek üzere ... için bankaya daha evvel verildiği bildirilen vekaletnamedeki tüm yetkilerin geri alındığının ihtar edildiği anlaşılmıştır. Davalı istiktap edilmek ve tatbik imza asılları toplanmak suretiyle imza incelemesi yaptırılmış, İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesinden aldırılan 09/05/2016 tarihli bilirkişi raporunda 8/10/2013 tarihli vekaletnamedeki imzanın ...eli ürünü olduğu belirtilmiştir. Davalı vekili tarafından bilirkişi raporuna itiraz edilmesi sebebiyle İstanbul 4....

              Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır. Elbirliği mülkiyetine (TMK m.701) konu bir taşınmazda elbirliği (iştirak halinde) ortaklarından birinin, ortaklık dışı bir kişiye satım vaadinde bulunması halinde, sözleşme bir taahhüt muamelesi olarak geçerli olmakla birlikte elbirliği ortaklığı çözülünceye kadar sözleşmenin ifa olanağının varlığından söz edilemez. Bu durum, satışı vaat edilen taşınmazın tapusunda temliki tasarrufu engelleyen bir kaydın bulunması veya 3194 sayılı İmar Kanununun 18/son maddesi hükmüne aykırı şekilde taşınmaz satışı vaat edilmesi ya da vaade konu taşınmazın bir başka mahkemede mülkiyet uyuşmazlığına konu olması halinde de geçerlidir....

              Hukuk Dairesi'nin 30.10.2012 tarih, 2012/8771 E- 2012/12243 K. sayılı ilamı ile onanarak kesinleşen 26.12.2011 tarihli kararla baştan itibaren geçersiz olduğunun tespit edilmiş olması karşısında ve anılan yasal düzenlemeler uyarınca, geçersiz sözleşme nedeniyle tarafların birbirlerinden aldıklarını iade etmeleri gerekeceğinden ve bu husus mahkemenin de kabulünde olmasına rağmen, davalı tarafın iyiniyetli olduğu, emredici kanun hükmüne aykırı olan sözleşmenin hükümsüzlüğünden her iki tarafın sorumluluğu bulunduğu, sözleşmeden sonra devredilen şirket hisseleri ile ilgili sermaye arttırımına gidildiği, hisselerin aynen iadesinin hakkaniyete uygun düşmediği, davacının şirket hisselerinin değerini talep edebileceği gerekçesiyle, yanılgılı değerlendirmeye dayalı, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bu nedenle kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir. 2- Bozma sebep ve şekline göre, davalı şirket vekilinin katılma yolu ile temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek...

                İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin, uzun yıllardır eğitim sektöründe faaliyet gösteren saygın bir kurum olduğunu, müvekkilinin, iş ortakları ve diğer ilişki içerisinde olduğu üçüncü kişilerle güvene dayalı ticari ilişkiler kurduğunu, güvene dayalı bu ticari ilişkileri sağlıklı biçimde sürdürebilmek için de üzerine düşen tüm sorumluluklarını yerine getirdiğini, tüm borçlarını zamanında ve eksiksiz şekilde ifa ettiğini, Müvekkilinin tüm borçlarını zamanında ve eksiksiz şekilde ifa etmiş olmasına rağmen; mahkemece, bilirkişi gibi müvekkili şirketin borçlu olduğu kanaatine, davacı şirketin kendisinin tanzim ettiği defterlere dayanarak varılmasının isabetsiz olduğunu, borcun varlığını ispat yükünün, bu sözleşme ilişkisinden dolayı alacağı olduğunu iddia eden davacı şirket üzerinde olduğunu, ispat yükü altında olan tarafın sadece kendi tanzim ettiği bir belgeye, deftere dayanarak bir hukuki ilişkinin, borcun varlığını ispat ettiğinin...

                  Bu nedenle mahkemece yeniden oluşturulacak bilirkişi heyetinden rapor alınarak gerek ilk ihalede gerekse sonraki ihalede mevcut ihale şartnameleri incelenip igment boyar madde kullanılma şartının olup olmadığı veya işin ifasını engelleyecek şekilde teknik şartnamelerde farklı unsurların yer alıp almadığı, buna göre işin şartnamesine aynen uyulduğu takdirde ifasının imkânsız olup olmadığı belirlenip işin başında ifa imkânsızlığının varlığının saptanması halinde tarafların kusuru dışındaki sebeplerle işin ifa edilemeyeceği kabul edilerek davacının el konulan teminat mektubunun kendisine iadesine, nakde çevrilmiş ise bedelinin davalıdan tahsiline, diğer taleplerin ise reddine karar verilmesi gerekir. Mahkemece bu hususlar üzerinde durulmadan eksik inceleme ile davanın reddi doğru olmamış, kararın bozulması uygun görülmüştür....

                    UYAP Entegrasyonu