İİK’nun 363. maddesi uyarınca; icra mahkemesince 85. maddenin uygulanma biçimi, icra dairesi tarafından hesaplanan vekâlet ücreti, 103. maddenin uygulanma biçimi ve bu maddede düzenlenen davetiyenin içeriği, yediemin ücreti, yediemin değiştirilmesi, hacizli taşınır malların muhafaza şekli, kıymet takdirine ilişkin şikâyet, ihaleye katılabilmek için teminat yatırılması ve teminatın miktarı, satışın durdurulması, satış ilânının iptali, süresinde satış istenmemesi nedeniyle satışın düşürülmesi, 263. maddenin uygulanma biçimi, iflâs idaresinin oluşturulması, icra mahkemesinin iflâs idaresinin işlemleri hakkında şikâyet üzerine verdiği kararlara karşı, iflâs idare memurunun ücret ve masrafları hakkındaki hesap pusulası ve 36. maddeye göre icranın geri bırakılmasına ilişkin kararları dışındaki kararlarına karşı, ait olduğu alacak, hak veya malın değer veya miktarının yedi bin Türk lirasını (2020 yılı için 12.600,00 TL) geçmesi şartıyla istinaf kanun yoluna başvurulabilir. Erzurum 2....
Her ne kadar kesinleşen kıymet takdirinden sonra icra müdürlüğüne yapılan başvuru sonuç doğurmaz ise de kıymet takdirinin usulünce kesinleşmediği ve borçlunun ihalenin feshine ilişkin başvurusunda icra müdürlüğüne yaptığı bu başvuruya da değinerek taşınmazın değerinin usulünce belirlenmediğinden ihalenin feshini talep ettiği, dolayısıyla Bölge Adliye Mahkemesinin “borçlunun ihalenin feshi talepli" şikayet dilekçesinde kıymet takdirine itiraz kararının usulsüzlüğünü ileri sürmediğinden kıymet takdirinin kesinleştiği ve şikayet dilekçesinde kıymet takdirine itiraz davasının usul ve yasaya aykırılığını ileri sürmediğinden ihalenin feshinde değer tespiti yapılamayacağı yönündeki gerekçesi yerinde değildir. Kaldı ki borçlunun kıymet takdirine itiraz kararına karşı süresinde istinaf başvurusunu, usulsüzlük iddiasının en açık göstergesi kabul etmek gerekir....
SAVUNMA: Davalı Emine vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, takip konusu ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takip olduğunu, mahkeme tarafından ayrıca ve açıkça takibin tedbiren durdurulmasına yönelik karar verilmediği müddetçe, takip işlemlerine devam edilip, takip konusu taşınmazların satış işlemlerinin yapılmasına herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığını, davacının ileri sürdüğü diğer ihale fesih iddiaları tamamen süreci uzatmaya, müvekkilinin alacağını sürüncemede bırakmaya yönelik iddialar olduğunu, satış ilanının usulüne uygun olarak tebliğ edildiğini, ilanda taşınmazların özelliklerinin tam olarak gösterilmediği iddiasını ileri sürerek şikayet yoluna başvurmadıklarını ve kıymet takdirine de herhangi bir itirazda bulunmadıklarını, iddia edilen hususların satışı ve taşınmazların değerlerini etkileyecek hususlar olmadığını belirterek açılan davanın reddini talep etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: İcra Mahkemesi kararlarından hangilerine karşı istinaf kanun yoluna başvurulabileceği özel hükümlerle, ayrıca hangi kararlara karşı istinaf yoluna başvurulamayacağı İİK'nın 363. maddesinde düzenlenmiş olup, buna göre "İcra mahkemesince 85. maddenin uygulanma biçimi, icra dairesi tarafından hesaplanan vekalet ücreti, 103. maddenin uygulanma biçimi ve bu maddede düzenlenen davetiyenin içeriği, yediemin ücreti, yedieminin değiştirilmesi, hacizli taşınır malların muhafaza şekli, kıymet takdirine ilişkin şikayet, ihaleye katılabilmek için teminat yatırılması ve teminatın miktarı, satışın durdurulması, satış ilanının iptali, süresinde satış istenmemesi nedeniyle satışın düşürülmesi, 263. maddenin uygulanma biçimi, iflas idaresinin oluşturulması, icra mahkemesinin iflas idaresinin işlemleri hakkında şikayet üzerine verdiği kararlar, iflas idare memurunun ücret ve masrafları hakkındaki hesap pusulası, İİK'nın 36. maddesine göre icranın geri bırakılmasına...
Şikayetçi fesih nedeni olarak ileri sürdüğü ihaleye hazırlık dönemine ilişkin bir durumu yasal sürede icra mahkemesine şikayet yoluyla ileri sürmez ise daha sonra aynı nedene dayalı olarak ihalenin feshini isteyemez. Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür. Ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar aynı şikayet nedenleri ile ihalenin feshini talep edemezler. İİK'nun 134/8. maddesinde; "İhalenin feshini şikayet yolu ile talep eden ilgili, vaki yolsuzluk neticesinde kendi menfaatlerinin muhtel olduğunu ispata mecburdur" düzenlemesi yer almaktadır. Yerleşik uygulamaya göre; satış bedelinin, muhammen bedelin üzerinde olması halinde ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediğinin kabulü gerekir....
ye ihale edildiği, ihale tarihine göre davanın yasal süresi içinde açıldığı anlaşılmıştır Takip dosyasından kıymet takdirine ilişkin olarak alınan raporda imar durumunun tam açıklanmadığı, taşınmazın yapı kullanma izin belgesi olduğu halde imar durumunun yok yazıldığı, bu şekilde yapılan ilan ile ihaleye katılımın engellendiği, taşınmaza takdir edilen değerin de gerçeği yansıtmayıp eksik belirlendiği iddiası ile ihalenin feshi talep edilmiştir. İcra müdürlüğünce yapılan kıymet takdirine itiraz edilmemiş olup taşınmaz kesinleşen kıymet takdiri ile satışa çıkarılmıştır. Bu durumda kıymet takdirine yönelik itirazların artık açılan ihalenin feshi davasında dinlenilmesi mümkün değildir. Dava dilekçesinde satış ilanına ilişkin olarak ileri sürülen iddialar ise satışa hazırlık işlemlerinden olup davacıya satış ilanı 29/07/2019 tarihinde tebliğ edilmekle tebliğden itibaren 7 günlük yasal sürede bu işlemlerin şikayet konusu yapıldığı iddia ve ispat edilmemiştir....
Kendisine kıymet takdiri tebliğ edilmeyen ilgililerin, satış ilanının tebliğinden itibaren yedi günlük sürede kıymet takdirine itiraz etmemeleri halinde, yine bu hususu ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürmeleri mümkün değildir. Kaldı ki, satışa hazırlık işlemlerinden kaynaklanan nedenlerle ihalenin feshi isteminde bulunulabilmesi için, usulsüz olduğu ileri sürülen hususun ihaleden önce şikayetçi tarafından öğrenilmemiş olması, öğrenilmiş ise; İİK.'nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal yedi günlük sürede icra mahkemesi nezdinde şikayet konusu yapılmış olması gerekir. Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür. Ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, aynı şikayet nedenleri ile ihalenin feshini talep edemezler....
Uyuşmazlığın; İhalenin feshi talebine yönelik olduğu görüldü....
kabul edilerek satışın durdurulması talebinin reddine karar verildiği görülmektedir....
ŞİKAYET Şikayetçi borçlu şikayet dilekçesinde; 02.12.2021 tarihli kıymet takdir raporunun borçluya tebliğ edilmediğini ileri sürerek tapunun 3 parselinde kayıtlı 15 bağımsız bölüm numaralı taşınmaza ilişkin ihalenin feshini talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet edilen alacaklılar cevap dilekçelerinde; satış dosyasında sadece bir kıymet takdiri bulunmakla, bunun da borçluya tebliğ edildiğini, süresi içerisinde yapılmış bir kıymet takdirine itiraz bulunmadığını, satışın usulüne uygun olarak gerçekleştirdiğini ileri sürerek şikayetin reddini talep etmişlerdir. III....