Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK.nun 128/a maddesine göre, ilgililer, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesinin kıymet takdiri işlemine karşı şikayet yolu ile icra mahkemesine başvurarak düzenlenen raporun gerçeği yansıtmadığını ileri sürebilirler. Yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirinin usulsüz olduğundan bahisle ihalenin feshini talep edemezler. Kendisine kıymet takdiri tebliğ edilmeyen ilgililerin, satış ilanının tebliğinden itibaren yedi günlük sürede kıymet takdirine itiraz etmemeleri halinde, yine bu hususu ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürmeleri mümkün değildir. İhale edilen taşınmazın esaslı vasıflarında hata var ise, bu durum kıymet takdiri tebliği ile öğrenilmiş sayılacağından, İİK'nun 134/2. maddesindeki ıttıla tarihi kıymet takdiri tebliği ile başlar. Somut olayda, kıymet takdiri raporu şikayetçi borçluya 21/03/2013 tarihinde tebliğ edildiği halde 7 günlük yasal sürede icra mahkemesine kıymet takdirine itirazda bulunmamıştır....

    Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür. (HGK'nun 17.03.1999 tarih - 1999/12- 161 E.- 148 K. sayılı kararı). Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler. Kıymet takdirine itiraza ilişkin şikayetlerde, Mahkemece borçlunun kıymet takdirine itirazının süresinde olup olmadığı araştırılarak yasal yedi günlük sürede kıymet takdirine itiraz edilmiş olduğunun tespiti halinde; borçluya yüklenecek tek yükümlülük gerekli masrafı yatırmaktır ( Yargıtay 12. HD'nin 22.09.2016 tarihli, 2016/15928 E, 2016/19500 K. sayılı içtihadı)....

    İİK'nun 128/a maddesi; "Kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren 7 gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikayette bulunabilirler. " hükmünü içermektedir. Aynı maddenin son fıkrasına göre kıymet taktirine karşı yapılan şikayet hakkındaki icra mahkemesi kararı kesin olup temyiz edilemez. Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür. Ancak, kıymet taktirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler....

      Yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirinin usulsüz olduğundan bahisle ihalenin feshini talep edemezler. Kendisine kıymet takdiri tebliğ edilmeyen ilgililerin, satış ilanının tebliğinden itibaren yedi günlük sürede kıymet takdirine itiraz etmemeleri halinde, yine bu hususu ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürmeleri mümkün değildir. Somut olayda, davacı kıymet taktirinin tebliğ edilmediğini ileri sürmüş olup, muhammen değerin eksik belirlendiğine yönelik iddiası, satışa hazırlık işlemine ilişkin şikayet niteliğinde olup, şikayetçi borçluya satış ilanı 22.07.2019 tarihinde e-tebliğ yolu ile vekiline edildiği halde, satış ilanın tebliği usulsüzlüğü iddiası da olmadığı göz önünde bulundurularak yasal 7 günlük süre içerisinde bu işlemin şikayet konusu yapılmadığı dosya kapsamı ile sabittir. Öyleyse, süresinde şikayet edilmeyen satış öncesi işlem kesinleştiğinden, artık bu hususa dayalı olarak ihalenin feshi istenemez....

      Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür (HGK'nun 17.03.1999 tarih - 1999/12- 161 E.- 148 K. sayılı kararı). Mahkeme, bu halde ihale konusu taşınmazın kıymetini yaptıracağı keşif ve bilirkişi incelemesi ile tespit ettirdikten sonra oluşacak sonuca göre bir karar verir. Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler. Kıymet takdirine itiraz dava dosyası olan Adana 1....

      Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, şikayetçi borcu kapatmak için bankaya müracaat etmesine karşın bankanın kötü niyetli davranarak cevap vermediğini ve takibe dayanak bononun sahte olduğunu ileri sürerek ihalenin feshini talep etmiş ise de bu iddiaların ihalenin feshi şikayetlerinde dinlenmeyeceği, şikayetçiye kıymet takdir tutanağına ilişkin bilirkişi raporu usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, yasal süre içerisinde kıymet takdirine itiraz edildiği ancak şikayetçi borçlunun keşif harcı ve gider avansını yatırmaması nedeniyle kıymet takdirine ilişkin şikayetin reddine hükmedildiği, mahkemenin yaptığı yargılamaya yönelik bir itiraz bulunmadığı ve 26.10.2020 tarihinde kıymet takdirinin kesinleştiği, icra emrinin son olarak şikayetçi borçluya 29.07.2019 tarihinde tebliğ edildiği, alacaklı tarafından taşınmazların bir yıllık sürede satışının talep edilip masraflarının yatırıldığı, kıymet takdirlerinin kesinleşmesinden itibaren iki...

        Ancak, kıymet taktirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler. İİK.nun 128/a-1. maddesinde kıymet takdiri raporunun tebliğinden itibaren yedi gün içerisinde ilgililerin itiraz edebileceği hükmüne yer verilmiştir. Davacı tarafından süresinde kıymet takdirine itiraz edildiği,. mahkemece mahcuzların kıymetinin tespiti için uzman bilirkişiden rapor alındığı, bilirkişi raporunun borçluya tebliği üzerine borçlunun süresinde rapora itiraz ettiği görülmüştür. Mersin 2. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2022/66 esas sayılı dosyasında, bilirkişi raporuna yapılan itirazın raporun denetime elverişli olması sebebiyle reddine karar verilerek şikayetin kabulü ile taşınmazın değerinin 1.046.321,52 TL olarak tespitine karar verildiği, bu kararın kesin nitelikte olduğu görülmüştür. Davacı borçlu mahkemece alınan rapora süresinde itiraz etmiştir....

        Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür. Ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, aynı şikayet nedenleri ile ihalenin feshini talep edemezler. Bu nedenle açık artırma şartnamesi ve tutanağının hazırlanması işlemi de satışa hazırlık işlemi olduğundan ve davacı vekiline satış ilanı tebliği üzerine yasal sürede şikayet konusu yapıldığı iddia edilmediğinden davacının bu iddiayı ihalenin feshi sebebi olarak ileri sürmesi ve dinlenilmesi olanaklı değildir. İİK'nın 128/a.2 maddelerinde "kesinleşen kıymet takdirinin yapıldığı tarihten itibaren iki yıl geçmedikçe yeniden kıymet takdiri istenemez." hükmüne yer verilmiştir....

        Satış ilanının, kıymet takdirine itiraz eden vekile tebliği gerekir. (Benzer karar Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2017/896 tarih 2017/2212 karar) Satış ilanı davacı vekiline 15/12/2021 tarihinde e-tebligat mazbatası ile tebliğ edildiğinden asile yapılan tebligat yok hükmündedir. Satış ilanının asile tebliğine ilişkin iddia fesih sebebi kabul edilemez. Kıymet takdirine ilişkin eksikliklerin ihalenin feshi sebebi olarak ileri sürülebilmesi için süresinde icra mahkemesine itiraz edilmiş olması zorunludur. Şikayetçinin kıymet takdirine itiraz ettiği, Osmaniye İcra Hukuk Mahkemesinin 23/09/2021 tarih 2021/55 esas 2021/334 ile itirazının kabulü ile taşınmazların değerinin daha yüksek olduğu kabul edilerek yeni değerler belirlenmiştir. Satış belirlenen bu değer üzerinden yapılmıştır. Davacının kıymete ilişkin itirazını değerlendirmek için usulüne uygun verilen süreye rağmen delil avansı yatırılmadığından bu sebep ile ihalenin feshi yoluna gidilemez....

        SAVUNMA:Davalı tarafın 23/03/2021 tarihli dilekçesinden özetle;Davacı tarafça, ihale ilanlarının yanlış verildiği, ihale konusu taşınmazın dört kattan oluştuğu, iki katının ruhsatının olduğu, değerinin üzerinde bir değer belirlendiği gerekçeleri ile işbu davanın ikame edildiğini, dava konusu taşınmaza ait kıymet takdir raporu ise davacı tarafa 18.07.2020 tarihinde tebliğ edildiğini, davacı tarafça kıymet takdir raporuna karşı herhangi bir itiraz ileri sürülmediğini, dava açılmamış ve bu suretle kıymet takdir raporu kesinleşerek ihalenin de bu bedel üzerinden gerçekleştirildiğini, bu sebeple davacının kıymet takdirine itiraz davası kapsamında ileri sürebileceği itirazlarını, ihalenin feshi davasında ileri sürmesi usul ve yasaya aykırı olduğunu, kıymet takdir raporuna itiraz niteliğindeki davacı beyanlarına karşı yukarıdaki itirazlarımız saklı kalmak kaydıyla; kıymet takdir raporunun içeriği yönünden de raporda taşınmazın üzerinde zemin kat + 2 normal kat + çatı katı olmak üzere toplam 4...

        UYAP Entegrasyonu