Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın aynı kişi olduğunun tespiti ile davacının ...'ın oğlu olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    ın'' kayden maliki olduğu 241 ada 195 parsel sayılı taşınmazın sicil kaydında malik baba adının yanlışlıkla ''...'' olarak yazıldığını, ''1912'' olan doğum tarihinin de ''1928'' olarak gösterildiğini ileri sürerek, malik baba adı ve doğum tarihinin nüfus kaydına uygun olarak düzeltilmesi isteğinde bulunmuştur. Davalı ... Müdürlüğü, davanın reddini savunmuştur. Davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece; ''... nüfus müdürlüğünden usulüne uygun olarak yapılan araştırma sonucunda muristen başka .... Köyü nüfusuna kayıtlı.... ve ....'dan olma 1961 doğumlu ... adında kimsenin bulunduğu ve halen sağ olduğu anlaşılmakta ise de, mahkemece bu kişi dinlenmeden sonuca gidilmiştir. O halde; .... Köyü nüfusuna kayıtlı.... ve ....'dan olma 1961 doğumlu ...'...

      Mülkiyet nakline yol açmamak için yukarıda açıklanan ilkelere uygun araştırma ve soruşturma yapılmalı ve özellikle nüfus müdürlüğünden 18.4.1940 tarih 4/2180 numaralı nüfus kaydının kime ait olduğu araştırılmalı, mahallinde keşif yapılarak tapu kayıt maliki ile davacı miras bırakanının aynı kişi olup olmadığı hususunda yerel bilirkişiler ile taşınmazı kullanan ... ’dan bilgi alınmalı ve tapu kayıt maliki ile davacının miras bırakanının aynı kişi olup olmadığı kesin olarak saptanıp sonucuna göre bir karar verilmelidir. Eksik araştırma ve soruşturma ile davanın kabulü doğru olmadığından karar bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz itirazlarının yukarıda açıklanan nedenlerle kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 02.11.2010 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

        K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurum'un tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava; davacının murisinin ... sicil numarası ile davalı Kurum'a kayıtlı olduğunun tespiti ve daval... ve... oğlu 1934 ... doğumlu ... adlı kişinin aynı sigorta sicil numarasındaki kaydının iptali istemine ilişkindir. Mahkemece; ...SGK İl Müdürlüğü'nün... no’lu sigorta sicil dosyasında 05.06.1965 tarih 606.23.02 no’lu sigortalı ilk işe giriş bildirgesinde ... oğlu 1939 doğumlu ...’ in doğum tarihinin 01.07.1930 olarak düzeltilmesine, diğer tashih işlemine ilişkin talep ispatlanamadığından reddine karar verilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Parada sahtecilik HÜKÜM : Hükümlülük ve müsadere Gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Dosya kapsamından, sanığın İstanbul nüfusuna kayıtlı olmasına karşın, mağdur ...'ın, 02.04.2014 tarihli kolluk ifadesinde, kendisine sahte para veren şahsın kimliğini kontrol ettiği sırada ... nüfusuna kayıtlı olduğunu gördüğüne ilişkin beyanı, aynı gün sanığın ... İlinde bulunan ......

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU KAYDINDA DÜZELTİM Taraflar arasındaki davadan dolayı Hakimliğinden verilen 12.12.2013 gün ve 656-644 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya tetkik olunarak gereği düşünüldü. -KARAR- İlgisi yönünden; 1- Davaya konu taşınmazın temlikine dayanak belgelerde belirtildiği şekilde ) nüfusuna kayıtlı ''kızı ...'' adında herhangi bir şahsın nüfus kaydının, 2- Yine kapalı kayıtlarda dahil olmak üzerenumarasında kayıtlı kişi veya kişilerin,kayıtlarının bulunup bulunmadığının ilgili nüfus müdürlüğünden sorularak buna ilişkin kayıtların istenerek evrak arasına alınması, geri çevirmeye konu yapılan hususların eksiksiz yerine getirilip getirilmediği mahkeme hakimince denetlendikten sonra gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 05.06.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

              Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir: 1-Kimlik bilgilerinde düzeltme yapılması veya tespiti istenen talep konusu taşınmazların tapu kayıtları (ilk tesis ve tedavülleriyle) ve kadastro tutanakları (tespit ve tescile esas alınan tüm dayanak belgeleriyle) ayrıca taşınmazlar kadastrodan sonra edinilmişse buna ilişkin tüm belgeler ile birlikte getirtilmelidir. 2-Nüfus müdürlüğünden, talep konusu taşınmazların tapu kayıtlarında malik olarak görünen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişi veya kişilerin nüfus kayıtlarında bulunup bulunmadığı araştırılmalı, mevcut ise bu kişi veya kişiler duruşmaya çağrılarak telep konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı iddiaları bulunup bulunmadığı kendilerinden sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişilerin nüfus kayıtları, tapu kayıtları ve dayanakları ile bağlantı kurulacak şekilde incelenmelidir. 3-Taşınmazın bulunduğu yerleşim yerinde zabıta aracılığı ile kayıt maliki ile aynı ismi...

                Anılan maddede, “aynı koşullar altında, maliki tapu kütüğünden anlaşılmayan veya 20 yıl önce ölmüş, ya da hakkında gaiplik kararı verilmiş bir kimse adına kayıtlı bulunan taşınmazın tamamının veya bölünmesinde sakınca olmayan bir parçasının zilyedi de o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir” denilmiştir. Somut olayda; davacı vekili taşınmazlar üzerinde 1/5’er pay sahibi olan ...ve ...’in kim olduğunun bilinmediğini, 20 yıldan fazla süre vekil edeni tarafından tasarruf edildiğini açıklayarak pay iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur. Kayıt maliki ...ve ..., kadastro tutanağı, dayanak tapu kayıtları ile tescile ilişkin Karaisalı Tapulama Mahkemesinin 27.11.1980 tarih 1980/30-150 Esas ve Karar sayılı dava dosyasındaki karar başlığı ile diğer belgelere göre bilinmeyen bir kişi olmayıp tanınan ve bilinen bir kişidir....

                  Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazların satış akitlerinin hükümsüzlüğüne ve davacıya davalı Abdullah'tan olan kamu alacağı v< < fer'ileriyle sınırlı olmak üzere cebri icra yapabilme hakkı tanınmasına kara verilmiş, hüküm davalılar Kamil ve Şevket vekilleri tarafından temyiz edilmiştir, Borçlu Abdullah tarafından 3. kişi davalı Kamil'e satışı yapılan taşınmazın 10773 ada, 20 olan parsel numarasının hüküm yerinde 10763 ada, 21 parsel olarak yazılmış olması maddi hatadan kaynaklanıp, yerinde düzeltilmesi mümkün bulunduğundan bozma nedeni yapılmamıştır. 1-Dava, 6183 sayılı Yasa'nın 24 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkin bulunmaktadır. 3. kişi Kamil, borçlu Abdullah'ın kardeşi olup, aksi yönde bir iddia ileri sürülmüş değildir. Yasanın 28/1-3. maddesinde 3. dereceye kadar kan hısımlarıyla eşler ve 2. dereceye kadar (bu derece dahil) sihri hısımlar arasında yapılan ivazlı tasarrufların bağışlama hükmünde sayılacağı öngörülmüştür....

                    İSTİNAF SEBEP VE GEREKÇESİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, davanın Maliye Hazinesine karşı açıldığını, ancak davada Hazinenin taraf olmasını gerektirecek bir durum bulunmadığını, kaldı ki; dava konusu 1036 ada 6 parselde isim tashihi talep edilen malikin evveliyat kayıtları incelendiğinde 2016 yılında Tapu Müdürlüğünce verilen 16/08/2016 tarih ve 12022 yevmiye numaralı red kararında da belirtildiği gibi Hüseyin oğlu Abdullah 1927 doğumlu olup 1929 yılında öldüğü, 2 yaşında hayatını kaybeden şahsın 1930 yılında yapılan işlemlere taraf olamayacağı ve imza kullanamayacağı düşünce ve kanaati ile isim tashihi yapılacak olan kişi ile bu kişinin aynı kişi olmadığı görüşü ile red kararı verildiğini, verilen kararın hukuka ve hakkaniyete aykırı olup, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu