"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, 2002 yılında borçlanarak mali krize düştüğünü, yaşadığı mali kriz nedeniyle alacaklılarının hissedar olduğu taşınmazlardaki payına haciz koyup bu payları satmalarını önlemek için 826, 829 ve 830 parsel sayılı taşınmazlarda 1/4 oranındaki hissesini annesi ...'e geri almak koşuluyla devrettiğini, bu taşınmazlarda... adına gözüken 1/4 oranındaki hissenin aslında kendisine ait olduğunu, 272 ada, 12 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan, 7/48 oranında arsa paylı, 2 nolu , 4 nolu ve 6 nolu bağımsız bölümde 1/8 oranındaki hissesini annesi ...'...
Noterliğinin 28/04/2017 tarih, 008827 yevmiye numaralı veraset ilamı doğrultusunda aşağıda belirtilen paylar oranında paylı mülkiyete çevrilmesine, - 1/8'inin TC kimlik numaralı T6 - 1/8'inin TC kimlik numaralı T8 - 1/8'inin TC kimlik numaralı T3 - 1/32'sinin TC kimlik numaralı T33 - 3/224'sinin TC kimlik numaralı T14 - 3/224'sinin 2 TC kimlik numaralı T30 - 3/224'sinin 2 TC kimlik numaralı T1 - 3/224'sinin TC kimlik numaralı T37 - 3/224'sinin TC kimlik numaralı T38 - 3/224'sinin TC kimlik numaralı T36 - 3/224'sinin TC kimlik numaralı T34 - 1/32'sinin TC kimlik numaralı T16 - 3/128'inin TC kimlik numaralı T18 - 3/128'inin TC kimlik numaralı T24 - 3/128'inin TC kimlik numaralı T28 - 3/128'inin TC kimlik numaralı T20 -1/32'sinin 2 TC kimlik numaralı T26 -3/32'sinin TC kimlik numaralı T22 aidiyetine, Diğer parsellere ilişkin talebin REDDİNE, Harçlar Kanunu'nun Eki-1 sayılı tarife A-III-2- a maddesi uyarınca alınması gereken 59,30 TL maktu...
Davalı, sözlü bir anlaşma yapıldığını, anlaşmaya göre masrafların tamamı tarafında kalmak kaydıyla satılan ürünün bedelinin %65'inin şahsına %35'inin de (hiçbir masrafa katılmaksızın) davacılara ait olacağını, davacılara satış bedelinin %35'inin tarafınca verileceği açıkça belirtilmesine rağmen davacıların dava açmasına tarafınca bir anlam verilemediğini savunarak davanın reddini talep etmiştir....
, eğer davacı şirketin iddia ettiği üzere söz konusu arsa teslimi nedeniyle hasılattan pay alınması durumunda, söz konusu hasılat nedeniyle yapılan tahsilatların da özel fonlara atıldığı, kalan bedellerin de tahsil edildikçe bu fonlarda takip edileceği beyan edildiğinden ve bu beyana rağmen davalı idarece istisna şartlarının ( elde edilen kazancın özel fonlara alınması, beş yıl bu hesapta tutulması, bedelinin tahsili) gerçekleşmediği yönünde bir tespitte de bulunulamadığından, arsa karşılığı elde edilen (arsadan kaynaklanan) bu karın da %75'inin vergiden istisna olduğu sonucuna ulaşıldığından davacı aktifinde iki yıl bekleyen arsadan kaynaklanan satış bedeli üzerinden %75'inin istisna kapsamında olduğu dikkate alınmadan yapılan tahakkuk işleminde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır....
-Bozma ilamının kapsam ve şekline göre, taraf vekill...inin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik g...ek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (...) nolu bentte açıklanan nedenl...le hükmün davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile BOZULMASINA, (...) nolu bentte açıklanan nedenl...le taraf vekill...inin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik y... olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ile davalıya g...i v...ilmesine .../03/2017 gününde oybirliğiyle karar v...ildi....
Mevkii 102 Ada 6 Parselin satış bedelinin %2.58'inin muhtesat bedeli olarak davalı ...’a, %3.36'sının muhtesat bedeli olarak davacı ...’a, %8.65'inin muhtesat bedeli olarak bir kısım davalılar murisi Şükrü Yılmaz mirasçılarına, %85.41'inin paydaşlara ... ve mirasçılık belgesindeki payları oranında dağıtılmasına," denildiği halde, beş numaralı bendinde, “5-Satış bedelinden yargılama gideri, vekalet ücreti ve harç çıktıktan sonra arta kalan paranın dosyada mevcut ... kaydı, veraset ilamı ve bilirkişi raporlarındaki nispetler oranında paydaşlara dağıtılmasına,” denilerek satış bedelinin dağıtılmasına ilişkin hükmün dört numaralı bendinde hükmün altı, yedi ve sekizinci bendinde harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin tahsiline ilişkin mükerrer hüküm kurulması ve bu şekilde infazda tereddüt meydana getirecek şekilde çelişki yaratılması; ayrıca 102 ada 6 parsel sayılı taşınmaz yönünden harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin muhdesat oranı esas alınarak taraflardan tahsiline karar verilmesi...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/175 Esas KARAR NO : 2023/173 DAVA : Tapu İptali Ve Tescil DAVA TARİHİ : 09/06/2022 KARAR TARİHİ : 03/03/2023 GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 06/03/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali Ve Tescil davasının dosya üzerinden yapılan incelemesi sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesiyle; davalılar ile davacının da ortağı olduğu diğer davalı kooperatif arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, yapılacak olan inşaatta dairelerin % 29'unun davalı arsa sahiplerine, % 71'inin diğer davalı kooperatife ait olacağının kararlaştırıldığını, bazı taşınmazlarda tevhid işlerinin uygulandığını, ek tadil sözleşmesi imzalandığını, inşaatın süresinde bitirilmemesi nedeni ile arsa sahipleri tarafından davalı kooperatif aleyhine sözleşmenin iptali davası açıldığını, davanın karar düzeltme aşamasında olduğunu, kararın kesinleşme sürecinde inşaatın tamamlanmış olduğunu ve arsa sahiplerine teslim edildiğini, davacının davalı kooperatif üyesi...
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacılar vekili dilekçelerinde, davacıların murislerinin resmi vasiyetname düzenleyerek davalıya mirasçı olarak nasbettiğini, ancak vasiyetnamenin geçersiz olduğunu beyan ederek, vasiyetnamenin iptaline olmadığı takdirde mahfuz hisseleri oranında tenkise karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.Mahkemece, vasiyetin iptali talebinin kabulüne, tenkis talebinin reddine karar verilmiş, verilen bu karar Dairemizin 25.5.2010 tarih ve 2010/3389-9280 sayılı kararı ile ve “TMK.nun 558/2.maddesi gereğince vasiyetnamenin yok hükmünde kabul edilen kısmının iptali ile yetinilmesi ve tenkis davası ile ilgili toplanan deliller çerçevesinde inceleme ve araştırma yapılarak hüküm kurulması gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde vasiyetnamenin iptali davasının tamamı yönünden reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.”...
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre genel kurul toplantısından 33 gün öncesinden toplantı çağrısının ortaklara gönderildiği, 120 ortaktan 70 tanesinin taahhütlü mektupla, 49 tanesinin elden tebliğ edilen çağrı ile toplantıya çağrıldığından toplantıya çağrıda usulsüzlük bulunmadığı, ibranın kaldırılması ve ibra edilmeme kararının kesinlik arz etmediği, davacının açılacak sorumluluk davasında ibra etmeme kararına karşı savunma ve itirazları ileri sürebileceği, sorumluluk davası açma yetkisinin denetim kuruluna ait olmasına rağmen iptali istenen 35. maddede denetim kurulu yanında yönetim kuruluna da yetki verildiği, ancak anılan yetkinin denetim kurulunca kullanılacağının açık olması karşısında kararın hukuka aykırı olmadığı, tasfiye halindeki kooperatiflerin tasfiyesinin sonuçlandırılması için gereken konularda karar alarak dava açabilecekleri, iptali istenen genel kurul kararlarının kanun, ana sözleşme ve iyiniyet kurallarına aykırı olmadığı gerekçesiyle...
Yetkinin geri alınması kat maliklerinin bu tür bir dava açma hakkını ortadan kaldırmayacağı gibi iptali istenen karar yönetim planının yukarıda açıklanan hükmünün de değiştirilmesi niteliğinde bir karar değildir. Açıklanan nedenlerle davanın reddi gerekirken 22.06.2012 tarihli kat malikleri kurulu toplantısında karar altına alınan Ek 2. maddenin yönetim planının 3. maddesindeki "...kat mülkiyeti kütüğünde işyeri veya ticaret yeri olarak gösterilen bağımsız bölümler haricinde daireler sadece konut olarak kullanılacaktır." hükmünü değiştiren bir düzenleme olduğu ve kat maliklerinin 4/5'inin katılımı ile alınmadığı gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....