Veli vekili, 08.02.2011 tarihli dilekçesi ile kısıtlının maluliyetinin tespiti için dava açmak üzere husumete izin kararı verilmesini talep etmiştir. Ankara 12. Sulh Hukuk Mahkemesince 15.03.2021 tarihli ek karar ile kısıtlının yerleşim yeri değişikliğine izin verilmesine ve mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiştir. Gerede Sulh Hukuk Mahkemesince, kısıtlının mernis adresinin “Yayla Mah. 1428 Sok. No:42/2 Keçiören/Ankara” olduğu gerekçesiyle mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiştir. Türk Medenî Kanununun 411. maddesine göre, “Vesayet işlerinde yetki, küçüğün veya kısıtlının yerleşim yerindeki vesayet dairelerine aittir. “Aynı Kanunun 19/1. maddesi uyarınca “Yerleşim yeri bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir.” TMK m.412'de ise "Vesayet makamının izni olmadıkça vesayet altındaki kişi yerleşim yerini değiştiremez. Yerleşim yerinin değişmesi hâlinde yetki, yeni vesayet dairelerine geçer. Bu takdirde kısıtlama yeni yerleşim yerinde ilân olunur." hükmü yer almaktadır....
Dosyanın incelenmesinden, kısıtlının yerleşim yeri değişikliğine izin verilmesine ilişkin vesayet makamı olan ... Sulh Hukuk Mahkemesi'nce TMK m.412/1'e göre verilmiş bir izin kararı olmadığından vasinin talebi ile ilgili karar vermekte ... Sulh Hukuk Mahkemesi yetkilidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri ile 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince ... Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 11/11/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı SGK Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1- Davacı ...’a vasi olarak kardeşi ...’ın tayin edildiği; ancak vasinin kısıtlıyı vekille temsil ettirmekle beraber dosya kapsamında husumete izin aldığına dair kararın bulunmadığı anlaşılmakla, söz konusu eksikliğin ikmal edilerek gönderilmesi, 2- Her ne kadar davacıya ölüm geliri bağlanmış ise, hangi tarihten itibaren bağlandığı davalı Kurumdan sorularak buna ilişkin evrakların gönderilmesi için ilk derece mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 08.06.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı-davacı kocayı davada temsil eden avukat ...’tan davalı-davacı kocayı temsilen vasisi tarafından verilmiş bir vekaletname varsa istenmesi, adı geçen avukata kocanın vasisi tarafından verilmiş bir vekaletname yoksa veya mahkemece tanınan süre içinde böyle bir vekaletname sunulmaz ise, kararın davalı kocanın “kanuni temsilcisi” olarak vasisi ... ’a tebliği, onun yönünden de temyiz müddetinin beklenmesi, 2-Vasi tarafından vesayet makamından husumete izin kararı alınmış ise eklenerek gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 22.09.2014 (Pzt.)...
Dava dosyasının incelenmesinde, davacı adına vasi ...’ın işbu davayı açtığı, 11.01.2016 tarihinde verilen hüküm sonrası dosya temyiz aşamasında iken davacının 26.07.2017 tarihinde vefat ettiği, dosya kapsamında husumete izin kararının (geri çevirme kararımızda ayrıntıları belirtildiği şekilde) bulunmadığı ve davacı vekilinin mirasçılardan vekillik alamadığı belirgin olmakla, mahkemece mirasçıların davaya katılımı sağlanıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm sair yönler incelenmeksizin bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle sair yönler incelenmeksizin BOZULMASINA, 27.03.2017 gününde oy birliğiyle karar verildi....
un, kısıtlı adına davayı takip edebilmesi için husumete izin kararının ilgili vesayet makamından temin edilmesinden, Sonra, birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 09.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Hüküm : Davanın Reddi Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: 1-Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, davacı tarafa husumete (vesayete) izin belgesi alması konusunda süre verilerek bu hususun bekletici mesele yapılmasının da mümkün olduğu dikkate alınarak, sonucuna göre davacının hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden, davacı taraf vasisine usulüne uygun çağrı kağıdı çıkarılarak dava ve duruşmalardan haberdar edilmesine karşın, davacı taraf vasisinin dava ve duruşmalara katılmadığı, bu nedenle davaya muvafakat etmediği kabulü ile davacının dava tarihi itibariyle dava açma ehliyetinin bulunmadığı gerekçeleri gösterilerek, isabetsiz değerlendirme ile davanın aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmesi, 2- ''26/08/2013'' olan dava tarihinin gerekçeli karar başlığına...
in davayı kısıtlı adına takip edebilmesi için vesayet makamından husumete izin kararı alınması zorunlu olup, dosya kapsamında böyle bir belgeye rastlanmadığından ilgilisinden temin edilerek dosya içine konulması, 2-Davalı ... yaş küçüklüğü nedeniyle davada annesi ...'in velayeti ile atanan avukat tarafından temsil edilmiş ise de, davalının yargılama sonrasında 18 yaşını tamamlayarak reşit hale geldiği görülmüştür. Adı geçen davalının ilgili avukata kendi adına vekaletname vermesi halinde söz konusu vekaletnamenin dosya içine konulması, aksi durumda hükmün davalıya tebliğ edilerek temyiz süresinin beklenilmesi, ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 18.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
e kısıtlı ... eşi Musa Yalçın'dan doğru veraset ilamı ve tereke tespit davası açması için izin ve yetki verilmesine" ilişkin olup, bir örneği daha önce de dosya kapsamında yer almaktadır. 15.03.2018 tarihli mahalline iade Kararımızda 2. bentte belirtildiği şekilde, vesayet altında olduğu anlaşılan davacı ... yönünden vasisi ...'in davalı ...'a karşı görülmekte olan tapu iptali ve tescil veya tazminat davasını açması için vesayet makamından alınarak husumete yetki ve işin Kararının, mahkemece davacılar vekiline gerekli yasal ihtarat yapılmak suretiyle temin edilerek evrak arasına konulması ve temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 29.05.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Sarıkülah'a tebliği ve temyiz süresi beklendikten sonra dosyanın gönderilmesi, 2-Yalvaç Sulh Hukuk Mahkemesinin 2008/330 esas, 2010/27 karar sayılı dosyasının ve vasi tarafından husumete izin kararı alınmış ise bu kararın eklenerek birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE, oyçokluğuyla karar verildi. 11.06.2012 (Pzt.) Davacı, davadan önce kısıtlanmış olup; davacının tam ehliyetsiz olarak, fiil ehliyeti kapsamındaki dava ehliyeti bulunmamaktadır. Tam ehliyetsizin açtığı dava icazetle sağlıklı hale getirilemez. Dava ehliyeti, dava şartıdır. Dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmelidir. Mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi doğru değildir. Dosyanın iade edilmesine ve iade ile istenilen hususların yerine getirilmesine gerek bulunmamaktadır. Hükmün açıkladığım nedenle bozulması gerektiğini düşünüyorum....