in vasiliğine dair ve husumete izin verildiğine dair kararlara ve vasi sifatı ile düzenlenmiş vekaletnameye rastanmamıştır. a- Davacı ...'in kısıtlandığını ve davacı ...'in vasi olarak atandığını gösterir mahkeme kararının eklendikten, b- Davacı ... adına dava açılabilmesi için 4721 sayılı Yasa'nın 462/8 maddesi gereğince vesayet makamı tarafından dava ve husumete izin verildiğine ilişkin kararın varsa eklendikten, yoksa aldırılarak ilgili karar eklendikten, c- Davacı ... adına vesayeten düzenlenerek verilecek usulüne uygun vekaletnamenin tamamlanarak eklendikten, 2- Dava dilekçesinde davacılar vekili olarak adı yazılan ve davacılar vekili olarak duruşmalara katılan, hükmü temyiz eden Av. ...'a ait vekaletnamenin bütün davacıları kapsamadığı anlaşılmaktadır. Bu kapsamda davacılar Selma ve Selda adına vekaletname eksikliği giderildikten sonragönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 25.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DAVA TÜRÜ :Husumete İzin Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Evlat edinme davasında; küçük Kemal’i temsil etmek üzere atanan kayyımın evlat edinme işlemi sırasında ayrıca kendisine husumet yöneltilebilmesi için husumete izin kararı alınmasına gerek yoktur. Kayyımlık kararının niteliği gereği kayyım atanmasına ilişkin kararda bu yetki, kendiliğinden bulunmaktadır. Bu nedenle açılan davanın reddine karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki bu yanlışlık yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden bozma nedeni yapılmamış, hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HUMK.md.438/7)....
Vasinin eldeki davayı açabilmesi için husumete izin kararı alıp almadığının araştırılarak varsa kararın ilgilisinden temini ile evraka eklenmesi ve temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahal mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 13.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
in husumete yetkili olup olmadığı yönünden incelenmek üzere .../.... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2004/...-2005/... Esas, Karar sayılı vasi tayin kararının onaylı örneğinin, 2- Husumete ayrıca izin verilmiş ise buna ilişkin karar örneğinin davalı vekilinden temin edilerek dosyasına konulması, bundan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 24.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
karar verileceğinin ihtarına, bu hususta davacıya muhtıra çıkarılmasına, dair karar verildiği, davacıya muhtarının tebliğ edildiği, 17/03/2022 tarihli celsede de '' davacıya bu dosya ile ilgili kısıtlı adına dava açmak üzere husumete izin vermesi alıp mahkemeye ibraz etmesi hususunda 2 haftalık kesin süre verilmesine, kesin süre içerisinde husumete izin belgesi alınmadığı takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilebileceği hususunun ihtarına (ihtar edildi)'' şeklinde karar verildiği, takip eden celsede de ara karar gereğinin yerine getirilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır....
ın verdiği vekaletname ile açıldığı, davacıların Vakıf ile soybağı kurulmasına dair dayandıkları mahkeme ilamlarının ise onaysız suret olduğu anlaşılmıştır. 1. 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu'nun 448. maddesinde, vasinin, vesayet altındaki kişiyi bütün hukukî işlemlerinde temsil edeceği; 462. maddesinin 8. bendinde de, vasinin, vesayet makamından izin almak koşuluyla kısıtlı adına dava açabileceği hususları düzenlenmiştir. Dava ehliyeti, taraf sıfatı ve kanunî temsil 6100 sayılı HMK'nin 114. maddesi uyarınca dava şartı olup aynı Kanunun 115/2. maddesi uyarınca da dava şartı eksikliğinin giderilmesi mümkündür. Buna göre vesayet makamınca bu dava yönünden vasiye husumete izin kararı verilip verilmediğinin saptanması, verilmediyse husumete izin kararın alınmasının sağlanarak, karar suretinin, 2. a) ... 14. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1965/826 Esas 1966/514 Karar sayılı dosyası veya ilamın onaylı suretinin, b) ... 3....
DELİLLER: TMK, 6100 sayılı HMK, Yargıtay kararları ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava; TMK 407 maddesi gereği kısıtlama kararı bulunan dosyada, husumete izin talebidir. Mahkemece; kısıtlının tahliye olduğu gerekçesi ile vesayetin son bulduğuna yönelik 08/02/2023 tarihli ek karar verilmiştir. 4721 Sayılı TMK' nun 407/1 maddesi gereği; "1 yıl veya daha uzun süreli bir cezaya mahkum olan her ergin kısıtlanır" . Somut olayda, mahkemece; kısıtlının tahliye edildiği gerekçesi ile karar verilmiş ise de, mevcut müddetnamede tahliye tarihinin en erken 2029 yılı olarak belirtildiği anlaşılmıştır....
Veraset ilamında kimin varis olacağı tespit edilecek olup bu husus hangi mirasçının bu davada husumete ehil olacağını da ortaya koyacaktır. Yerel Mahkemece veraset ilamının iptaline ilişkin yargılamaların bitmesi beklenip kimin husumete ehil olduğu tespit edilmeden işin esasına girilerek sonuca gidilmesi hatalıdır. F) Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 14/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Veraset ilamında kimin varis olacağı tespit edilecek olup bu husus hangi mirasçının bu davada husumete ehil olacağını da ortaya koyacaktır. Yerel Mahkemece veraset ilamının iptaline ilişkin yargılamaların bitmesi beklenip kimin husumete ehil olduğu tespit edilmeden işin esasına girilerek sonuca gidilmesi hatalıdır. F) Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 14.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Veraset ilamında kimin varis olacağı tespit edilecek olup bu husus hangi mirasçının bu davada husumete ehil olacağını da ortaya koyacaktır. Yerel Mahkemece veraset ilamının iptaline ilişkin yargılamaların bitmesi beklenip kimin husumete ehil olduğu tespit edilmeden işin esasına girilerek sonuca gidilmesi hatalıdır. F) Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 14/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....