"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Husumete izin verilmesi istemi hakkında, ...Sulh Hukuk Mahkemesi ve ... Sulh Hukuk Mahkemesince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Talep, husumete izin verilmesi istemine ilişkindir. ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/177 E. - 361 K. sayılı dava dosyasının ve ...1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/404 E. sayılı dosyasının 14/04/2015 tarihli 4. duruşma zaptının tasdikli örneğinin istenmesi, ayrıca mahkemenin 4. duruşma ara kararı gereğince vasi tayinine ilişkin bir ihbarda bulunulup bulunulmadığının sorularak alınacak cevabi yazının dosya arasına konulması, dosyanın ondan sonra merci tayini incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 23/02/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Mahkemece "mirasçılık belgesi istemi davası açabilmek için vesayet makamından izin ve yetki alınması talebinin verilen kesin süre içerisinde yerine getirilmediği" gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç davanın niteliğine, yasal düzenlemelere uygun düşmemiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 462. Maddesinde vesayet makamından izin alınması gereken haller sayılmıştır. TMK 462/8.bende göre acele hallerde vasinin geçici önlem alma yetkisi saklı kalmak üzere dava açma, sulh olma, tahkim ve konkordato yapılması için vesayet makamından izin alınması gerektiği kabul edilmiştir. Davacı T1'nın Antalya 5. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2020/1237 Esas 2020/1224 Karar sayılı ilamı ile TMK 405. Maddesi gereğince kısıtlanmasına ve kendisine T2 vasi olarak atanmasına karar verildiği, vasi tarafından kısıtlı adına mirasçılık belgesi isteminde bulunulduğu anlaşılmaktadır.Söz konusu mirasçılık belgesi verilmesine ilişkin dava, HMK 382....
Davacı ...’in husumete izin kararı alınmasına ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Davacı ...’nin 08/12/2013 tarihinde vefat ederek geriye sadece diğer davacı ve vasisi olan ...’in mirasçı kaldığı ,bu durumda husumete izin kararının alınmasında hukuki yararın bulunmadığı bu seferki incelemeden anlaşılmakla davacı ...’i husumete izin kararı alınmasına ilişkin karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte yazılı nedenlerle davacı ...'in sair karar düzeltme istekleri yerinde görülmediğinden REDDİNE, (2) numaralı bentte yazılı nedenlerle davacı ...'in husumete izin kararı alınmasına ilişkin karar düzeltme isteği yerinde görüldüğünden kabulüyle, Yargıtay 1. Hukuk Dairesi'nin 23.11.2017 tarihli ve 2015/1489 Esas, 2017/6733 Karar sayılı bozma kararından “davacı ...’ye ......
2.maddesindeki dürüstlük kuralına aykırı olarak bu kez alacaklının vasisi tarafından şikayete konu 2020/6833 esas sayılı dosyası ile mükerrer takip başlatıldığını, müvekkili Kooperatif'in filiyatta bulunmadığını, alacaklı T3 maliki olduğu, zaman içerisinde kiraladığı, ancak ticaret sicilinde kayıtlı adrese gönderilen ve iade edilen sonrada TK'nın 35.maddesine göre tebliğ edilen, tasfiye halindeki Kooperatif yetkililerinin haberdar olmadığı takibin usulsüz kesinleştiğini, 02/12/2020 tarihi itibari ile davaya konu takip dosyasında yaptıkları incelemede, takibin alacaklı T3 vesayeten kızı Serap Ören tarafından başlatıldığının görüldüğünü, TMK 462/8 maddesi gereğince, vasinin vesayet makamından izin almadıkça vasinin takip başlatamayacağını, bu hususun icra müdürlüğünce resen gözetilmesi gerektiğini, dosyaya sunulmuş bu yönde vesayet makamından alınmış bir izin olmadığından taraf ehliyetinin bulunmadığını, icra müdürünün yapması gerekenin TMK 462/8 kapsamında husumete izin alınıp alınmadığını...
Bilindiği üzere, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 448. maddesinde, vasinin, vesayet altındaki kişiyi bütün hukuki, işlemlerinde temsil edeceği; 462. maddesinin 8. bendinde de, vasinin, vesayet makamından izin almak koşuluyla kısıtlı adına dava açabileceği hususları düzenlenmiştir. Somut olaya gelince, Vesayet makamı tarafından vasiye ,tapu iptali tescil davası açmak üzere husumete izin kararı verildiği ancak bedel ıslahı yönünden yetki verilmediği anlaşılmıştır. Hâl böyle olunca, alacak talebinin tapu iptali tescil talebine göre daha az isteği kapsadığı gözetilerek, vasinin ıslah talebinin kısıtlının menfaatine uygun olup olmadığı yönünden tekrar vesayet makamından husumete izin kararı alınması ve husumete izin kararı verilmesi halinde davanın görülmesine devam edilmesi, husumete izin kararı verilmemesi halinde ise davanın reddine karar verilmesi gerekirken bu hususun gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru değildir....
Veraset ilamında kimin varis olacağı tespit edilecek olup bu husus hangi mirasçının bu davada husumete ehil olacağını da ortaya koyacaktır. Yerel Mahkemece veraset ilamının iptaline ilişkin yargılamaların bitmesi beklenip kimin husumete ehil olduğu tespit edilmeden işin esasına girilerek sonuca gidilmesi hatalıdır. F) Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 14.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Veraset ilamında kimin varis olacağı tespit edilecek olup bu husus hangi mirasçının bu davada husumete ehil olacağını da ortaya koyacaktır. Yerel Mahkemece veraset ilamının iptaline ilişkin yargılamaların bitmesi beklenip kimin husumete ehil olduğu tespit edilmeden işin esasına girilerek sonuca gidilmesi hatalıdır. F) Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 14.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : İşbu davanın davacı asil T1 adına velayeten babası tarafından açıldığı, mahkemece vasiye husumete izin için ihtar gönderildiği, ihtar gereği yapılması gereken işlemleri yerine getirmediğinden davacının dava açmakta hakkı bulunmadığından aktif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : İşbu davanın davacı asil T1 adına velayeten babası tarafından açıldığı, mahkemece vasiye husumete izin için ihtar gönderildiği, ihtar gereği yapılması gereken işlemleri yerine getirmediğinden davacının dava açmakta hakkı bulunmadığından aktif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir....
ye çıkartılmasına karar verilmiş, hükmü davacı vekili ve davalı vekili temyiz etmiştir.4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 462/8. maddesine göre;vasinin vesayet altındaki kişi adına dava açıp takip edebilmesi (veya vesayeti altındaki kişiye karşı açılan davayı takip edebilmesi )için vasiye sulh hukuk mahkemesi tarafından izin(husumete izin)verilmiş olması gerekir.Vesayet altında bulunan davalının davada yasal temsilcisi olan veli-vasisi annesi tarafından temsil edilebilmesi için husumet makamından izin alınmadığı görülmektedir. Dava ehliyeti dava şartlarından olup mahkemece resen gözönünde bulundurulur.Mahkemece yapılacak iş yasal temsilciye bu dosyada davalıyı temsil edebilmek için husumete izin kararını ibraz etmek üzere mehil vermek ve karar ibraz edildiğinde yargılamaya devam ederek oluşacak sonuca göre karar vermektir....