Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu sebeple davanın vasiye ihbar edilmesi, vasinin vesayet makamından eldeki dava yönünden husumet izni kararı almasına imkan verilmesi, husumete izin kararının alınmasından sonra vasi tarafından kısıtlının vekiline vekaletname verilip verilmediğinin vekilden veya vasiden sorulması, vekaletname verilmiş ise anılan vekaletnamenin onaylı örneğinin bu dosyaya konulması, vekile vekaletname verilmemiş ise mahkeme kararının açıklamalı davetiye ile vasiye tebliğ edilmesi, tebligata “vasinin kararı ayrıca temyiz edebileceği, yasal süre içinde temyiz hakkını kullanmadığı taktirde, yetkisiz vekil tarafından yapılmış temyize muvafakat vermiş sayılacağı, temyize onay vermiyorsa bunu açıkça bildirmesi gerektiği” şerhinin yazılması, Ayrıca, dava dosyasının, 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 433/3. ve Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203. maddeleri uyarınca...

    nın kısıtlanmasına ilişkin kararın ve kısıtlılık halinin devam edip etmediğinin ve kısıtlılık sona ermiş ise kısıtlılığın sona ermesine ilişkin kararın ve varsa iş bu davanın açılmasına vesayet makamı tarafından izin verildiğini gösteren husumete izin kararının ilgili yerlerden temin edilerek dosya arasına alınması, 2-Davacılardan ..., ..., ..., .. ..., ..., ..., ..., ..., ...'...

      .-... sayılı ilâmıyla kısıtlandığı ve vasi olarak oğlu ...’nun atandığı anlaşıldığından; öncelikle adı geçen kısıtlama ve vasi karar örneğinin, sonra vasi ... tarafından vesayet makamından kısıtlıyı mahkemelerde ve resmî kurumlarda temsil etmek üzere husumete izin kararı alınmış ise, izin kararının onaylı örneğinin, alınmamış ise buna dair cevabî yazının, dosya içine konulması, İade kararı bizzat mahkeme hâkimi tarafından titizlikle incelenerek dava ekonomisine aykırı düşecek şekilde yeniden yazışma ve yargılama giderlerine meydan verilmeksizin eksikliklerin bütünü ile yerine getirilmesi, Ayrıca, dava dosyasının, 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 433/3. ve Bölge Adliye ve Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdarî ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203. maddeleri uyarınca tarih ve işlem sırasına göre düzenlenip, dizi listesine bağlandıktan sonra gönderilmesi gerekmektedir....

        Hatta yıllık ücretli izinleri dışında dahi izin kullandığı dönemler de olmuştur. İş yerinde yıllarca çalışmış olması, kendisi ila aramızdaki şahsi ilişkiler vs nedeniyle ihtiyacı olduğunda ekstradan da izin kullanırdı. Haksız ve hukuki mesnetten yoksun iş bu davanın reddine karar verilmesini talep eder, davaya cevaplarımızı saygı ile sunarız." şeklinde beyanda bulunmuştur....

        İSTİNAF DİLEKÇESİNE CEVAP: Davacı istinaf cevap dilekçesi ile ilk derece mahkemesinin kararının doğru olduğunu, istinaf başvurusunun esastan reddi gerektiğini beyan etmiştir. DELİLLER: 6100 Sayılı HMK ve tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ İLE ULAŞILAN KANAAT: Dava, ortaklığın satış sureti ile giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazdaki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Davalı, taşınmazda fili kullanım sözkonusu olduğunu belirterek kararın kaldırılması için istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Kısıtlı davacı T6 vesayet kararı ve bu dava için verilmiş husumete izin kararının bulunduğu vasisi T5 taşınmazın paydaşları arasında bulunmadığı görülmüştür. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Bu davalarda davalı da davacı gibi aynı haklara sahiptir....

        Dairenin 21/04/2021 tarihli ve 2020/1267 Esas, 2021/2476 Karar sayılı kararıyla “...dava tarihi itibariyle sağ olan ve henüz kısıtlı da olmayan davacı ... adına yasal temsilcisi olmayan kızı ... tarafından vasi adayı olarak eldeki davanın açılması üzerine Mahkemece, davacının kısıtlanmasına yönelik ve kısıtlanması halinde vesayet kararı ile husumete izin kararının sunulması yönünde kesin süre verilmesi gerekirken, henüz vasisi olmadığı kişi ile ilgili husumete izin kararı sunulması yönünde tensiple birlikte ara kararı kurulması doğru olmadığı gibi, kesin süreye rağmen husumete izin kararı sunulmadığı gerekçesiyle dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda hatalı değerlendirme ile davanın aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmesi de doğru değildir....

          K A R A R Dava; Davacı adına vasisi tarafından takip edilerek sonuçlandırılmış olmakla, Davacının vesayet altına alındığına ve davacı vasisi olarak vekâletname düzenleyen .......ın vasi olarak atandığına ilişkin karar ile vesayet altındaki kişi adına vasinin davaya devam edebilmesi için vesayet makamından izin alındığına ilişkin kararlar dosya içerisinde mevcut bulunmadığından, davacının vesayet altına alınmasına, vasi atanmasına vasiye dava ve husumete izin verilmesine ilişkin vesayet makamı kararlarının eklendikten sonra gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 02.06.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Somut dosyada, kurumun yaptığı icra takibine ilişkin icra dosyası ile husumete izin kararına ilişkin dava dosyasının celp edilerek gönderilmek üzere, dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 10.11.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              ın vasisi ... tarafından açılmış olup, dosyada husumete izin verildiğine ilişkin vesayet makamının kararı bulunmadığından; vasiye husumet izni verilip verilmediğinin araştırılması, var ise evraka eklendikten sonra gönderilmesi için dosyanın mahaline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 27.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                TMK.nun 468/8 maddesi gereğince vasinin dava açma hususunda vesayet makamından alınmış olan husumete izin belgesinin vasiden temin edilerek dosyaya konulması yoksa bu hususun ikmal edilerek iadesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 21.5.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu