Ne var ki, dosya içerisinde husumete izne ilişkin kararın olmadığı görülmüştür.Dava ve taraf ehliyeti dava şartlarından olup kamu düzenine ilişkindir (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 114,115). Öyle ise husumete izin kararının dosyaya ibrazı gereklidir. 2-Dosya üzerinde yapılan incelemede 25/03/2015 tarihli direnme kararının ve temyiz dilekçelerinin davacı Firuzan Topaloğlu'nun vasisine tebliğ edildiğine dair tebliğat evrakı dosya arasında bulunamamıştır. Bu nedende direnme kararının ve temyiz dilekçelerinin davacı vasisine tebliğ edildiğine dair evrak varsa eklenmesi yoksa tebliğ edilmesi ve yasal süre beklenildikten sonra Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Başkanlığı’na gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir. Bu eksikliklerin giderilmesinden sonra Yargıtay’a gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine geri çevrilmesi gerekir....
Ne var ki, dosya içerisinde husumete izne ilişkin kararın olmadığı görülmüştür.Dava ve taraf ehliyeti dava şartlarından olup kamu düzenine ilişkindir (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 114,115). Öyle ise husumete izin kararının dosyaya ibrazı gereklidir. 2-Dosya üzerinde yapılan incelemede 13/05/2015 tarihli direnme kararının ve temyiz dilekçelerinin davacı ...'nun vasisine tebliğ edildiğine dair tebliğat evrakı dosya arasında bulunamamıştır. Bu nedende direnme kararının ve temyiz dilekçelerinin davacı vasisine tebliğ edildiğine dair evrak varsa eklenmesi yoksa tebliğ edilmesi ve yasal süre beklenildikten sonra Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Başkanlığı’na gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir. Bu eksikliklerin giderilmesinden sonra Yargıtay’a gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine geri çevrilmesi gerekir....
Kanun Yararına Temyiz Yoluna Başvuran İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararının kanun yararına temyizen incelenmesi Adalet Bakanlığı tarafından istenilmiştir. B. Temyiz Sebepleri Adalet Bakanlığı kanun yararına temyiz dilekçesinde; somut olayda davacı adına vesayeten vasi tarafından davacı vekiline vekaletname verildiği ve davanın bu şekilde açıldığı, ancak eldeki dava için vesayet makamından alınmış husumete izin kararının bulunmadığı, hal böyle olunca Mahkemece eldeki dava için vasinin husumete izin için müracaat edip etmediğinin tespiti, müracaat edilmediği anlaşılır ise vasiye kesin süre verilerek 4721 ... ... Medeni Kanunu’nun (4721 ......
in vasi tayin edildiği, husumete izne ilişkin kararın ise dosya içeriğinde yer almadığı anlaşılmakla; Davacı ....'e, ...'in dava açmakta husumete izin yetkisi verildiğine ilişkin kararın merciinden istenilerek evrakına eklenmesi, Çekişme konusu 41233 ada 3 parsel (imar ile 61143 ada 7 parsel) sayılı taşınmazın tapu kaydının tüm tedavülleriyle ve dayanak kayıtları ile birlikte İlgili Tapu Müdürlüğünden temin edilmesi, Çekişme konusu 41233 ada 3 parsel (imar ile 61143 ada 7 parsel) sayılı taşınmazın imar uygulamasına konu tüm dayanak belgelerinin ilgili Belediye Başkanlığından istenilerek evrakına eklenmesi, ondan sonra gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 19.6.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dosyada vesayet kararı ile vesayet makamından alınmış husumete izin kararı bulunmadığı anlaşılmıştır. Vasi tarafından, kısıtlı davacı adına dava açılabilmesi için TMK'nın 462/8. maddesi gereği, vesayet makamından husumete izin kararı alınması gerektiğinden, Mahkemece; varsa bu kararı sunmak üzere davacı vasisine/vekiline kesin süre verilmesi, vesayet makamından izin alınmadığının anlaşılması halinde, TMK’nın 462/8. maddesine göre, izin alması için vasiye yeterli süre verilip bu hususun bekletici mesele yapılması, vesayet makamınca izin verilmesi halinde, işin esası incelenerek bir karar verilmesi, vesayet makamınca izin verilmemesi halinde HMK'nın 114/1- d-e ve 115/2.maddeleri gereği davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, bu hususa riayet edilmeksizin davanın karara bağlanması isabetsizdir. Yine, vekil varken, borçlunun vasisine gönderilen ve bila tebliğ iade edilen 103 davetiyesine sonuç bağlanarak şikayetin süre yönünden reddine karar verilmesi de hatalıdır....
Mahkemece; davaya konu taşınmazın kamulaştırılması nedeniyle, hissedarlara payları oranında ödeme yapıldığı, bu ödemelere davacıya ait olan yapıların bedellerininde dahil olduğu gerekçesiyle, davalının taşınmazdaki hisse miktarı dikkate alınarak 5804,10 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 462/8.maddesine göre; vasinin vesayet altındaki kişi adına dava açıp takip edebilmesi (veya vesayeti altındaki kişiye karşı açılan davayı takip edebilmesi) için vasiye Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından izin (husumete izin) verilmiş olması gerekir. Vesayet altında bulunan davalının davada yasal temsilcisi olan vasisi tarafından temsil edilebilmesi için husumet makamından izin alınmadığı görülmektedir. Dava ehliyeti dava şartlarından olup mahkemece resen gözönünde bulundurulur....
Sulh Hukuk Mahkemesinin 13.05.2010 gün ve 324-685 sayılı kararı ile vesayet altına alındıkları ve davanın vasi.... tarafından verilen vekâletname ile açıldığı belli bulunduğu halde, anılan davacılar adına dava açılabilmesi için vesayet makamının davaya izin verdiğine ilişkin kararının dosyada bulunmadığı anlaşıldığından, davacı küçükler ... ile ... adına vasinin görülmekte olan davayı açabilmesi için, 4721 sayılı yasanın 462/8 maddesi gereğince vesayet makamı tarafından dava ve husumete izin verildiğine ilişkin kararının eklendikten sonra, 3-Dava manevi tazminat talebine ilişkin ise de olayın iş kazası olduğuna ve hak sahiplerine ... tarafından gelir bağlanması için başvuruda bulunulduğuna ilişkin dosya içerisinde bilgi ve belge bulunmadığından,... ile ... müdürlüğünden dava konusu edilen kaza ile ilgili olarak soruşturma yapılıp yapılmadığı sorularak alınacak cevap ve varsa tahkikat evrakları ile müfettiş raporları dosyaya ekledikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalline...
Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 05/03/2015 NUMARASI : 2014/11-2015/120 Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava konusu taşınmazın tapu kaydında davacı 'nin Polatlı Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/685 Esas sayılı dosyasından 31.05.2013 tarihinde verilen karar ile vesayet altına alındığına dair şerh bulunduğundan vasiliğe ilişkin mahkeme kararının tasdikli bir örneği ilgili mahkemesinden getirtilip, vasinin bu kişi adına eldeki davayı açabilmesine imkan veren husumete izin kararı temin edildikten, Sonra, birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 09/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
izin belgesinin bulunmadığı anlaşılmıştır....
i temsil edebilmesi bakımından Tekkeköy ve Samsun Sulh Hukuk Mahkemeleri'nden husumete izin kararı alınıp alınmadığı, alınmış ise kesinleşen kararın bir örneğinin dosya arasına konulması, yeni bir yazışmaya neden olunmaması için gelen kayıtların mahkeme hakiminin denetiminden geçtikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın gönderilmesi için Yerel Mahkeme'ye GERİ ÇEVRİLMESİNE, 13.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. ....