WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Uyuşmazlık, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'ndan kaynaklanan farklı sigorta sicil numaraları ile geçen hizmetlerin aynı kişiye ait olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 10. Hukuk Dairesinindir. Ancak 11.04.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 2797 Sayılı Yargıtay Kanunu'nun 6644 sayılı Kanun ile değiştirilen 60. maddesinin üçüncü fıkrası gereğince dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesine, 13.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/89 Esas KARAR NO : 2022/953 DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 26/01/2022 İŞLEMDEN KALDIRILMA TARİHİ : 29/06/2022 KARAR TARİHİ : 05/10/2022 KARAR YAZIM TARİHİ : 06/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkili firmanın gümrük müşavirliği alanında hizmet verdiğini, davalı firmaya da pek çok hususta hizmet verildiğini, müvekkilinin davalı firmaya verdiği hizmetlerin hepsini eksiksiz yerine getirdiğini, yerine getirdiği hizmetlerin karşılığı olan bedellerinin de davalı firmaya fatura edildiğini, Davalının müvekkilinden aldığı hizmetlerin karşılığında uzun süre ödeme yapmayınca İstanbul Anadolu .... İcra Müdürlüğünün ......

      Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/51 Esas sayılı dosyasında derdest olduğu dosya kapsamından anlaşıldığından, her iki dosya arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu gözetilerek dosyaların birleştirilmesinden sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, esası incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 14/10/2010 NUMARASI : 2009/551 (E) ve 2010/650 (K) SUÇ : Resmi belgeyi bozma, yok etme veya gizleme Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Sanığın eyleminin, yırtılan suça konu senedin Türk Ticaret Kanununda yazılı unsurlarının tam olduğunun anlaşılması durumunda, "resmi belgeyi bozma veya yok etme suçuna teşebbüsü" anlaşılmaması durumunda ise, "özel belgeyi bozma veya yok etme suçuna teşebbüsü" oluşturacağı cihetle; yırtılan senet parçalarının birleştirilmesinden sonra yapılan incelemede, suça konu bononun ele geçen parçalarında zorunlu unsurlardan olan tanzim tarihinin bulunduğunun belirlenememiş olması nedeniyle, bu durumun sanık lehine yorumlanması suretiyle "özel belgeyi bozma veya yok etme suçuna teşebbüsten" mahkumiyet hükmü kurulması gerekirken...

          Asliye Ceza Mahkemesinde aralarında katılanın da bulunduğu kişilere kazanç elde etmek amacıyla ödünç para verdiği iddiası ile tefecilik suçundan açılmış ve halen derdest olan 2013/607 Esas sayılı dava dosyasının bulunduğunun anlaşılması karşısında; bu dosyanın getirtilerek incelenmesinden, derdest ise bağlantı nedeni ile birleştirilmesinden, bunun mümkün olmaması durumunda ise onaylı örneğinin temininden sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı, katılan Hazine vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 29/01/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 13/03/2013 NUMARASI : 2011/491 Esas, 2013/152 Karar SUÇ : Tefecilik Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: UYAP sisteminden yapılan sorgulamaya göre, sanık hakkında Turgutlu Cumhuriyet Başsavcılığının 20/05/2009 tarih ve 2009/2666 soruşturma sayılı iddianamesi ile tefecilik suçundan açılan kamu davasıyla ilgili yapılan yargılama sonucu verilen beraat kararının Dairemizin 30/04/2015 gün 2015/2698 Esas 2015/11108 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verildiği, iddianame de suç tarihinin 2009 ve öncesi olarak gösterildiği anlaşılmakla, bu dosyanın akıbeti araştırılıp suçlamaların mahiyetine, suç ve iddianame tarihlerine göre temyize konu dosyayla aralarında hukuki ve fiili bağlantı bulunması nedeniyle davaların birleştirilmesinden, ilgili dosya karara çıkmış ise onaylı örneğinin getirtilmesinden sonra tüm kanıtların hep birlikte değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken yetersiz...

              Asliye Ceza Mahkemesinde yargılama yürütüldüğünün ve verilen hüküm üzerine dairemizde temyiz incelemesinde bulunduğunun anlaşılması karşısında, her iki dosyanın birleştirilmesinden sonra toplanan bütün deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin bu nedenle, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Tefecilik HÜKÜM : Beraat Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: TCK'nın 241. maddesinde tanımlanan tefecilik oluşabilmesi için kazanç elde etmek amacı ile başkasına ödünç para verilmesinin yeterli oluşu, ayrıca birden fazla kişiye sistemli olarak faiz karşılığında ödünç para verilmesinin suçun unsuru olarak aranmaması karşısında; maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde ortaya çıkarılması bakımından, sanığın eşi Musa Doğan hakkında suç duyurusunda bulunulduğu da nazara alınarak tefecilik suçundan açılmış bir dava bulunup bulunmadığının araştırılıp, davanın varlığı ve olanaklı bulunması durumunda davaların birleştirilmesinden, olanaklı olmaması halinde onaylı bir suretinin dosya arasına getirtilmesinden ve vergi incelemesi sırasında tespit edilen kredi kartları yüksek miktarlı ve yoğun şekilde kullanılan kişilerin suçun zarar göreni sıfatıyla beyanlarının alınmasından sonra...

                  Ancak; 1- Mahkemece suça konu restoranın açılış tarihi olan 18/07/2008 tarihi ve öncesinde imara aykırı imalatları yapanlar hakkında suç duyurusunda bulunulmasına karar verildiğinin anlaşılması karşısında, yapılacak soruşturmanın sonucu beklenip, kamu davası açılması halinde hukuki ve fiili irtibat nedeniyle bu dava ile birleştirilmesinden sonra, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 2- Birinci bozma sebebi yönünden yapılacak değerlendirme sonucunda hüküm kurulurken, 18 Mayıs 2018 tarihinde yürürlüğe giren 7143 sayılı Kanun'un 16. maddesi ile 3194 sayılı İmar Kanunu'na eklenen geçici 16. maddesinin dikkate alınması zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş, katılan Aliağa Belediye Başkanlığı vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 16/01/2020 tarihinde oy birliğiyle karar...

                    hakkında suç duyurusunda bulunulduğunun anlaşılması karşısında; yapılacak soruşturmanın sonucu beklenip, kamu davası açılması halinde hukuki ve fiili irtibat nedeniyle bu dava ile birleştirilmesinden sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 2- Bozma sonrası yapılacak yargılamada imar kirliliğine neden olma eyleminin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin anlaşılması halinde ise; hükümden sonra 18/05/2018 tarihinde 30425 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7143 sayılı Kanun'un 16. maddesi ile 3194 sayılı İmar Kanunu’na eklenen geçici 16. maddesi uyarınca sanığın hukuki durumunun belirlenmesi zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş ve katılan ... vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 13/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu