"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi, tazminat davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen kararının süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. Davacı vekili, müvekkili ile davalı ... Kiralama ... arasındaki 30.03.2007 tarihli ... Sözleşmesi gereğince kiralanan ve diğer davalının satıcısı olduğu iş makinesinin üretim hatası nedeni ile ayıplı olduğu, her iki davalıya da ayıbın ihbar edildiği ve bir çok kez servis tarafından onarıldığı, ancak aracın bu hali ile kullanılmasının iş makinesinden sağlanan yararı sağlayamadığını belirterek, sözleşmenin feshini, sağlanan yarar düşüldükten sonra ödenen 30.000,00 TL'nin davalı ... Kiralama ...'...
Dava konusu uyuşmazlıkta, sözleşmenin hizmet sözleşmesi olması, hırsızlığa rağmen hizmetin ifa edilmiş olması ve sözleşmenin feshinden sonra dava açılması ve hırsızlık olayı yaşanan 2 ayın bedelinin davalıdan iadesi talep edilmesi nedeniyle, bu talebin, sözleşmenin de ayakta olmaması ve davacının yaşanan hırsızlık olayında herhangi bir zararının da ispat edilmemesi nedeniyle reddine karar verilmiş ise de; mahkemece yapılan nitelendirme dosya içeriğine uygun düşmemiştir. 6502 sayılı yasanın 15. maddesi, "Hizmetin ayıplı ifa edildiği durumlarda tüketici, hizmetin yeniden görülmesi, hizmet sonucu ortaya çıkan eserin ücretsiz onarımı, ayıp oranında bedelden indirim veya sözleşmeden dönme haklarından birini sağlayıcıya karşı kullanmakta serbesttir. Sağlayıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masraflar sağlayıcı tarafından karşılanır....
Dava satın alınan telefonun ayıplı çıkması sebebiyle sözleşmenin feshi ile bedel iadesine ilişkindir. Dosyadaki servis kayıtlarından aynı arızanın ikiden fazla tekrar ettiği ve halen ayıbın giderilemediği anlaşılmaktadır. Bu durumda aynı arızanın ikiden fazla tekrar etmesi durumunda ayıplı maldan yararlanamamanın gerçekleştiği kabul edilmelidir. Kaldı ki somut olayda mevcut arıza da giderilememiştir. Bu durumda davacının sözleşmeden dönme hakkının gerçekleştiğinin kabulü gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma sebebidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, 20.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
mal nedeniyle sözleşmenin feshi, akreditifin bedelsiz kaldığının tespitine ve akreditifin iptali istemine ilişkindir....
Bu nedenle , mahkemece sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin iadesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, 26.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu nedenle , mahkemece sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin iadesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, 12.5.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi, maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü....
satışı nedeniyle sözleşmenin feshi ve satış bedeli ile taşınmaz için yapılan masrafların tahsili istemine ilişkindir....
Ancak söz konusu raporlarda davaya konu ürünlerin ayıplı olduğuna ya da sertifikadaki özellikleri taşımadığına dair bir tespit içermediği ancak ürünlerin fiyatlarının fahiş olmadığına yönelik tespit yapılmıştır. Oysa ki bu tespit serbest piyasa fiyatları ile ilgili bir durum olup, davaya konu malın ayıplı olduğunu göstermez. Bu hale göre; davaya konu ürünlerin ayıplı olmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 1.645,60 TL harcın istek halinde iadesine, 05/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece yapılan inceleme ve bilirkişi raporu doğrultusunda, taraflar arasında somunların satışı konusunda anlaşma yapıldığı hususunda bir ihtilaf bulunmadığından davalının husumet itirazının reddedildiği, işin esasına girilerek yapılan yargılama sonucunda ise, dava konusu malların ayıplı olduğunun tespit edildiği, ayıbın, davacının müşterilerine teslimden sonra ortaya çıktığı, halin icabına göre Borçlar Kanunu'nun 223/2.maddesinin uygulanmasının gerektiği, ayıp ihbarının süresinde olduğu, davacının seçimlik hakkını, sözleşmenin feshi, ayıplı ürünün iadesi ile satılan mal için ödenen bedelin davalıdan tahsili konusunda kullandığını, sözleşmenin feshi talep edildiğinden tarafların aldıklarını birbirine iade ile yükümlü oldukları, davacının 7500 somunu iade ettiğini kanıtlayamadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, sözleşmenin feshi ile davacının ödediği, 14.950 TL'nin temerrüt tarihi olan 08.10.2015'den itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya...