Mahkemece, hizmet tespiti davası mevcut dava dosyasından tefrik edilerek ayrı esasa kaydedilmiş ancak hizmet tespiti davası kesinleşmeden davanın kısmen kabulüne karar verilerek dava sonlandırılmıştır. Taraflar arasında davacı işçinin hizmet süresinde uyuşmazlık bulunmaktadır. İş yargılamasında çalışma olgusunu ve hizmet süresini, ispat yükü, genel ispat kuralı gereği iddia eden işçiye aittir. İşçi işçilik davası sırasında hizmet süresinin tespiti ile ilgili işçilik alacaklarından bağımsız olarak hizmet tespiti davası açmış olabilir. Bu durumda hizmet süresine bağlı işçilik alacakları davasının sonuçlanması, hizmet tespiti davasının sonucuna bağlıdır. Bu nedenle hizmet tespit davasının bekletici mesele yapılması gerekir Davacının açmış olduğu hizmet tespitine ilişkin davada verilen karar Yargıtay 21....
Yönetmeliğin 13.maddesinde gurup dışı 6. sınıf ilçe hizmeti ve 5 nci sınıf ilçe hizmetleri düzenlenmekte,14 ncü maddesinin A,B,C ve D bentlerinde gurup dışı ve IV,III,II nci gurup hizmet bölgelerindeki asgari hizmet süreleri düzenlenmekte, E bendinde ise "Eşdeğer görev cetvelinin (I) numaralı grup hizmetinde bulunan meslek mensuplarının buradaki hizmet süresi beş yıldır. Diğer gurup hizmetleri ile birlikte (I) numaralı grup hizmetindeki hizmet süresini bitirmiş olanlar en çok beşyıl görev yapmak üzere (a) (II) numaralı grup hizmetindeki herhangi bir göreve......atanabilirler" hükmü yer almıştır. Davacının hizmet cetvelinin incelenmesinden, grup dışı 6.sınıf ilçe hizmeti ile birlikte I.grup hizmetine gelinceye kadar geçen asgari 19 yıllık hizmet süresini fazlasıyla aşarak, yaklaşık 24 yıl hizmet yaptıktan sonra (I) nci grup hizmetine dahil olan ......
Ancak, 5434 sayılı Kanun’da bir de “fiili hizmet zammı” kavramına yer verilmiş olup, 5434 sayılı Kanun’un 33, 34 ve 205’inci maddelerinde düzenlenmiştir. Söz konusu fiili hizmet zammı; hizmet süresini, emeklilik ikramiye miktarını ve emekli aylığı bağlama oranını artırmakta ve yaş haddinden de 8 yıla kadar indirim sağlamaktadır. Bu nitelikleri nazara alındığında 5434 sayılı Kanundaki fiili hizmet zammının 506 sayılı Kanundaki itibari hizmetin karşılığı olduğu, buna bağlı olarak da; 5434 sayılı Kanun fiili hizmet zammının 506 sayılı Kanun kapsamındaki hizmetlerle birleştirilmeleri durumunda sigortalılık süresine eklenmesi ve yaş haddinden de indirilmesi gerekeceği açıktır....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi Dava, davacının davalı işveren yanındaki çalışmaları kapsamında itibari hizmet süresinin ve fiili hizmet süresi zammının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir....
Yeri gelmişken belirtilmelidir ki, 506 sayılı Kanun'un Ek 5 inci maddesinde düzenlenen itibari hizmet süresi yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen sigortalılık süresine eklenmekte ve yaş haddinden de indirim sağlamakla birlikte bu Kanun'daki itibari hizmet süresi ile 5434 sayılı Kanun'daki fiili hizmet müddeti zammı ve itibari hizmet müddeti zammının farklı kavramlar olduğu anlaşılmaktadır. 14....
Bu durumda, eldeki dosyada davacının hizmet süresinin, Dairemizin 2010/27410 Esas sayılı bozma ilâmına uygun saptandığının kabulü mümkün değildir. Mahkeme tarafından yapılacak iş, hizmet döküm cetvelinde görünen ödenen prim gün sayısına ve hizmet tespiti davasına göre davacının davalı işverenlik nezdinde çalıştığı ispatlanan süreleri hizmet süresi olarak esas almaktır. Hizmet dökümünde eksik prim ödemesi görünüp de hizmet tespiti davasında çalıştığına karar verilmeyen dönemler ile hizmet tespit davasında açıkça reddedilen dönemler hizmet süresine dahil edilmemelidir. Ayrıca, davacının askerlik hizmetinde geçtiği sabit olan süreler de, hükme dayanak bilirkişi raporunda olduğu üzere, dışlanmalıdır. F) SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarda yazılı sebepden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26/05/2015 gününde oybirliği ile karar verildi....
Söz konusu Kanunda “hizmet akdi” tarifine yer verilmemiş, yalnızca Borçlar Kanununda tanımlanan hizmet akdi ve iş mevzuatında tanımlanan iş sözleşmesine atıfla yetinilmiştir. 4857 sayılı İş Kanununun 8’inci maddesinde iş sözleşmesi (hizmet akdi) tanımlanmış, olay tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı mülga Borçlar Kanununun 313 – 354'üncü maddelerinde de bu konuda düzenlemeler yapılmıştır. Borçlar Kanununda anılan sözleşme, “Hizmet akdi bir mukaveledir ki onunla işçi, muayyen veya gayri muayyen bir zamanda hizmet görmeyi ve iş sahibi dahi ona bir ücret vermeyi taahhüt eder.” şeklinde tanımlanmış, aksine hüküm bulunmadıkça, hizmet akdinin özel şekle tabi olmadığı belirtilmiş, ücretin, zaman itibarıyla olmayıp yapılan işe göre verilmesi durumunda da işçinin belirli veya belirsiz bir zaman için alınmış veya çalışmış olduğu sürece akdin “parça üzerine hizmet” veya “götürü hizmet” altında varlığını koruduğu açıklanmıştır....
Somut olaya bakıldığında inşaat süreleri dolan yapı denetimler için davacının hizmet süresinin uzadığı ancak davalı tarafça hizmet süresi uzayan taşınmazlar için yapı denetim bedelinin yatırılmadığı, taraflar arasındaki ihtilafın bu nedenle kaynaklandığı görülmüştür. Yine davacı taraf devam eden ve hizmet süresi uzayan yapı denetimleri için sözleşmenin 4/ son maddesi uyarınca inşaatın tamamının bedeli üzerinden ilave ücret takdirinin gerektiğini ileri sürmüş, davalı taraf ise 01/07/2011 tarihli 27981 sayılı resmi gazetede yayımlanan yapı denetim hizmet yönetmeliğinde değişiklik yapılmış olduğunu, buna göre yapı denetim hizmet bedelleri düzenleyen yönetmeliğin 26. Maddesinin 4. Fıkrasının değiştiğini, yeni şekline göre "yapı denetim hizmet sözleşmesinde belirtilen hizmet süresi herhangi bir sebeple uzadığı takdirde uzayan sürenin her 6 ayı 3. Fıkrada belirtilen hizmet oranlarına göre işin kalan kısmını kapsayacak şekilde ilave hizmet bedeli ödenir."...
Eklemek gerekirse; 5434 sayılı Kanun'un geçici 205 inci maddesinde de, 32 inci madde gereğince fiilî hizmet sürelerine zam yapılanların bu maddede belirtilen yaş hadlerinden, hizmetlerine eklenen fiilî hizmet süresi zammı kadar indirim yapılır....
Davacının başlangıçta tabi olduğu 5434 sayılı Kanun'da itibari hizmet kavramına yer vermiş olup, anılan Kanun'un 33 ve devamı maddelerinde düzenlenen itibarı hizmet kavramı 506 sayılı Yasa kapsamındaki itibarı hizmetten farklıdır. Zira 506 sayılı Kanundaki itibarı hizmet süresi hem sigortalılık süresini uzatmakta hem de yaşlılık aylığı oranını yükseltmektedir. 5434 sayılı Kanundaki hizmet süresi ise yalnızca emekli aylığını yükseltmektedir. Bu hükümler çerçevesinde söz konusu fiili hizmet zammı hizmet süresini, emekli ikramiye miktarını ve emekli aylığı bağlama oranını arttırmakta ve yaş haddinden de 8 yıla kadar indirim sağlamaktadır....