Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın da hizmet tespiti davası açmış bulunduğu ve toplamda 2245 gün olarak tespit edilen hizmet süresine dair kararın Yargıtay 21.Hukuk Dairesince de 03.12.2015 tarih ve 2015/17636 E-2015/21606 K. sayılı ilamı ile onandığı da izlenmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda hizmet tespiti dosyasındaki yukarıda belirtilen ayrık durum dikkate alınmaksızın davacı tanığı ...'a ait tespit edilen hizmet süresi olan 2245 gün davacının hizmet süresi gibi değerlendirilip talep konusu alacakların hesaplandığı ve mahkemece bu hesaplamanın hükme esas alındığı anlaşılmıştır. Oysa davacının kesinleşen hizmet tespiti davasına konu hizmet süresi 1820 gündür. UYAP üzerinden yapılan incelemede davacıya ait hizmet tespiti davasında gerekçeli kararın 3.sayfasının da davacı ile ilgili olduğu, celp edilen davacıya ait hizmet tespiti dosyasındaki gerekçeli kararın 3.sayfasının ise davacı tanığı ...'a ait gerekçeli kararın 3.sayfası olarak sehven bu dosya arasına konulduğu tespit edilmiştir....

    Mahkeme tarafından hizmet tespit davasının kesinleşmesi beklenerek, hizmet süresiyle uyumlu şekilde yeniden yapılacak hesaplamalara göre hüküm kurulması gerekirken aksi yönde verilen karar usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. 2-Davacının alacak davasına ilişkin husumetini ...'na yöneltmemiş olduğu, ...'nun yalnızca hizmet tespit davasının davalısı bulunduğu, hizmet tespit ve alacak davalarının tefrik edildiği gözetilmeksizin, gerekçeli kararda ... hakkında hüküm kurulması hatalı olup, diğer bir bozma gerekçesidir. Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 10/10/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

      Tespit davası açılmasında hukuki yarar bulunduğunun kabul edilebilmesi için davacının ... veya hukuki durumu bir tehlikeyle karşı karşıya bulunması, tehdit sebebiyle hakkının sağlanmasında duraksama meydana gelmesi, tespit isteyenin gecikmesi durumunda zarar görecek olması, tespit talebiyle bu zararın ortadan kaldırılabilmesi gerekir. Ayrıca tespit davasının açılabilmesi için diğer bir koşulda, henüz ... davasının açılabilmesi zamanı gelmemiş olmalıdır. Eğer o anda ... davası açılabilecekse tespit davası açılması için hukuki yararın bulunmadığı kabul edilir. Somut olayda davacı, yönetmelik hükümlerine göre fiili hizmet zammından yararlandırılması gerektiğinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davacının tespit davası açtığı sırada ... davası açmasını engelleyen bir neden bulunmamaktadır....

        İş yargılamasında çalışma olgusunu ve hizmet süresinin, kısaca kıdemini ispat yükü, genel ispat kuralı gereği iddia eden işçiye aittir. İşçi açılan işçilik davası sırasında hizmet süresinin tespiti ile ilgili olarak işçilik alacaklarından bağımsız olarak hizmet tespiti davası açmış olabilir. Bu durumda hizmet süresine bağlı işçilik alacakları davasının sonuçlanması, hizmet tespiti davasının sonucuna bağlıdır.Keza taraflar arasındaki ilişkinin belirlenmesinde de hizmet tespiti davasının sonucu önem arz etmektedir. Bu nedenle hizmet tespit davasının bekletici mesele yapılması gerekir. Somut olayda, davacı işçinin bu davadan bağımsız olarak hizmet süresinin tespitine ilişkin halen devam eden davası bulunmaktadır....

          Taraflar arasındaki ilişki Borçlar Kanununun 393 ve devamı (eski BK 313.ve devamı ) maddelerinde düzenlenen hizmet akdi hükümlerine tabidir. Bu nedenle davaya bakmaya Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir." gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İş yargılamasında çalışma olgusunu ve hizmet süresinin, kısaca kıdemini ispat yükü, genel ispat kuralı gereği iddia eden işçiye aittir. İşçi açılan işçilik davası sırasında hizmet süresinin tespiti ile ilgili olarak işçilik alacaklarından bağımsız olarak hizmet tespiti davası açmış olabilir. Bu durumda hizmet süresine bağlı işçilik alacakları davasının sonuçlanması, hizmet tespiti davasının sonucuna bağlıdır.Keza taraflar arasındaki ilişkinin belirlenmesinde de hizmet tespiti davasının sonucu önem arz etmektedir. Bu nedenle hizmet tespit davasının bekletici mesele yapılması gerekir....

            Mahkemece, davacının, atölyedeki çalışmaları ile atölye dışında açık havada yapılan çalışmaları ayrıştırılmadan, atölyedeki çalışma esnasında 506 sayılı Yasanın Ek 5/2. md kapsamında itibari hizmet süresinden faydalanmasını gerektirecek şartların gerçekleşip gerçekleşmediği tespit edilmeden, açık havada yapılan çalışmalarda itibari hizmet süresinden faydalanmayacağı gözetilmeden, bozma gereği yerine getirilmeksizin karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir. Mahkemece, davacının, atölyedeki çalışmaları ile atölye dışında açık havada yapılan çalışmaları ayrıştırılarak, atölyedeki çalışma esnasında 506 sayılı Yasanın Ek 5/2. md kapsamında itibari hizmet süresinden faydalanmasını gerektirecek şartların gerçekleşip gerçekleşmediği somut olarak tespit edilerek ayrıca açık havada yapılan çalışmalarda itibari hizmet süresinden faydalanmayacağı dikkate alınarak ve önceki bozma kararı gözetilerek infaza elverişli şekilde hüküm kurulmalıdır....

              Taraflar arasında davacının hizmet süresi konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. Somut olayda davacı davalı iş yerinde 1997-2011 yılları arasında kesintisiz çalıştığını iddia etmektedir. Mahkemece davacının 27.09.2005-24.01.2011 tarihleri arasında çalıştığı kabul edilmiştir. Davacının kıdem ve ihbar tazminatı ile diğer bir kısım işçilik alacaklarının bilirkişi raporu doğrultusunda mahkemece kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, dosya kapsamına göre davacının bu dava ile birlikte hizmet tespit davasını birlikte açtığı ve hizmet tespit davası yönünden dosyanın tefrikine ve ayrı bir esasa kaydına karar verilmiş olduğu ve dosyanın henüz kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Hizmet tespit davasında verilen karar eldeki davada verilen kararı etkileyecek nitelikte olduğundan mahkemece öncelikle hizmet tespit davasında verilen kararın kesinleşmesinin beklenerek hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekmektedir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : ALACAK Y A R G I T A Y K A R A R I Dosya içerisinde, bozma kararımız üzerine hizmet tespit davasının tefrik edildiği belirtilmişse de, hizmet tespit davasına ilişkin bilgiye dosyada rastlanılmamış olup, hizmet tespit davasının tefrik edilip edilmediği, akıbeti hakkında bilgi ve varsa dosyasının, ayrıca taraflar arasında görülen ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2008/349 esas sayılı tazminat dosyasının eklenerek tekrar Dairemize gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 02/07/2018 gününde oybirliği ile karar verildi....

                  Yapılacak iş; davacının menfi tespit davası açmasında hukuki yararının bulunduğukabul ederek; hizmet tespiti (veya menfi tespit) ile işçilik alacaklarına ilişkin davaları birbirinden bağımsız olarak sonuçlandırmak, toplanan deliller doğrultusunda sonucuna göre karar vermekten ibarettir. O halde davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine 21.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    Sigortalının taraf olduğu hizmet akdinin hangi işverenler tarafından düzenlenmiş olduğu tespit edilip, hizmet tespitine yönelik davanın, anılan Yasanın 79/10. maddesine göre, sigortalıyı fiilen çalıştıran işverenlere yöneltmesi gerekir. 506 sayılı Kanunun 4. maddesinde, “sigortalıları çalıştıran gerçek ve tüzel kişiler” işveren olarak tanımlanmıştır. ”çalıştıran” olgusu, tespiti istenen sürelere ilişkin hizmet akdinin tarafı konumunda olan ve hizmet akdini düzenleyen “işvereni” ifade etmektedir....

                      UYAP Entegrasyonu