İcra Müdürlüğünün 2010/3548 Esas sayılı dosyasına gönderilmesine" ibaresi çıkarılarak yerine "satış bedelinin taraflara tapu kaydı ve mirasçılık belgesindeki payları oranında paylaştırılmasına" ibaresinin eklenmek suretiyle hükmün düzeltilmesine, hükmün düzeltilmiş bu şekli ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3. madde hükmü gözetilerek HUMK.nun 438. maddesi uyarınca DÜZELTİLEREK ONANMASINA ve taşınmaz malın satış bedelinden payına düşecek paranın %011.38 oranında hesaplanacak onama harcından peşin alınan 21.15.-TL’nın mahsubu ile bakiyesinin temyiz edenden alınmasına, 17.1.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
hükmün 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 438.maddesi uyarınca düzeltilmesine ve bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA ve taşınmaz malın satış bedelinden payına düşecek paranın %011.38 oranında hesaplanacak onama harcından peşin alınan 21.15'şer TL’nın mahsubu ile bakiyesinin temyiz edenlerden alınmasına, 10/04/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Şti. ile imzalanan 015109 numaralı Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi gereğince verildiğinin sözleşmeye yazılmadığı, her ne kadar senet miktarları sözleşme ile uyumlu ise de, senetlerin davalı Ege Otelcilik Ltd. Şti. lehine tanzim edilmesinin nedeninin davacı tarafından mahkememize açıklanamadığı ; bu senetlerin davacı tarafından iddia edildiği üzere Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesinin sonucu olarak düzenlenip davalı Ege Otelcilik Ltd. Şti.'ne verildiğinin ispatlanamadığı anlaşılmıştır. Senetlerin incelenmesinde, senetlerin davalı Ege Otelcilik Ltd. Şti. tarafından ciro edilmediği, lehtar sıfatıyla takibe konulduğu anlaşılmıştır. Açıklanan tüm bu nedenlerle, davacının, takip konusu senetleri davalı Ege Otelcilik Ltd. Şti. lehine, cayma hakkını kullandığını iddia ettiği hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi nedeniyle verdiğini ispatlayamadığı, senetteki lehtar şirket ile, sözleşmenin tarafı olan şirketin farklı şirketler olduğu anlaşılmakla, davalı Ege Otelcilik Ltd....
Termal Palace hisseli gayrimenkul satış sözleşmesine istinaden düzenlenen senetlerin geçersizliğinin tespiti ile davacı tarafa iadesine karar verilmiş; hükmün, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 11.06.2014 tarihli devremülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesi ve sözleşme nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemiyle eldeki davayı açmıştır....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) 2019/152 Esas, 2020/19 Karar sayılı ve 04/02/2020 tarihli kararı ile; " Devremülk satış sözleşmesinin “SÖZLEŞMENİN KONUSU” başlıklı 2. maddesinde "İş bu sözleşmenin konusu; Sayez trz. ... A.Ş.'ne ait Afyonkarahisar İli, Gecek havzası Kütahya yolu 6.km hudutları içerisinde şirkete ait parsel üzerinde bulunan, Salutaris termal otel tesisinde dönerli sistemle kullanabileceği sözleşmede mahalli belirtili olan 1 adet 1/52 hisseli gayrimenkul edinmek isteyen alıcıya, tahsis olunan hisseli gayrimenkulün teslim koşulları ..." şeklinde ve yine "TESLİM ŞEKLİ" başlıklı 5. maddesinde "... A.Ş.'...
ile hükmün 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 438.maddesi uyarınca düzeltilmesine ve bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, taşınmaz malın satış bedelinden payına düşecek paranın %09.9 oranında hesaplanacak onama harcından peşin alınan 21.15....
Mah. 4837 ada 5 nolu parselde kayıtlı taşınmazda bulanan hissesini 24.05.2007 tarihinde 8.000.00 TL bedelle kendisine sattığını, tapuda satış bedelini 200 TL gösterdiklerini, satış masrafları ödeyerek hisseyi tapuda devir aldığını, dava dışı ... tarafında ... 2.S.H.M 2009/15 esas sayılı dosyasında şufa davası açıldığını ve bu davanın aleyhine sonuçlanması nedeniyle tapu kaydının iptal edildiğini, bu dosyadaki mahkeme masraflarını ödemek zorunda kaldığını ve davayı kaybetmesi nedeniyle 8.083.40 TL zarara ugradığını belirterek bu zararının satış ve ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının taşınmazı hisseli olduğunu bilerek ve isteyerek satın aldığını, tapu kayıtlarının aleni olduğunu, tapuda işlem yapılırken taşınmazın hisseli olduğunun görüldüğünü ve kendisine husumet yöneltilemeyeceğini savunarak davanın reddini dilemiştir....
Ancak Harçlar Yasasının 13/j maddesi gereğince hazine harçtan muaf olduğu halde harçla yükümlü tutulması doğru değilse de, bu yanlışlığın düzeltilmesi için hükmün bozularak yeniden duruşma yapılmasında fayda görülmediğinden hüküm fıkrasından harçla ilgili kısmının kaldırılarak yerine “satış bedeli üzerinden alınacak harcın davalı Hazine hissesine düşen kısım çıkarıldıktan sonra geri kalan harcın payları oranında paydaşlardan alınmasına” ibaresinin eklenmek sureti ile hükmün HUMK.nun 438.maddesi uyarınca düzeltilmesine ve bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA ve taşınmaz malın satış bedelinden payına düşecek paranın %09.9 oranında hesaplanacak onama harcından peşin alınan 15.60.-TL’nın mahsubu ile bakiyesinin temyiz edenden alınmasına, 14.6.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak, satış parasının taraflar arasında tapudaki hisselerine göre dağıtılmasına karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken bilirkişi raporuna da atıf yapılması doğru değilse de bu yanlışlığın düzeltilmesi için hükmün bozularak yeniden duruşma yapılmasında fayda görülmediğinden hüküm fıkrasından bilirkişi raporuna atıf yapılan bölümün çıkarılmak suretiyle hükmün 6100 sayılı HMK.a 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3. madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 438.maddesi uyarınca düzeltilmesine ve bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA ve taşınmaz malın satış bedelinden payına düşecek paranın %09.9 oranında hesaplanacak onama harcından peşin alınan 18.40.-TL’nın mahsubu ile bakiyesinin temyiz edenden alınmasına, 13.3.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak paydaşlığın giderilmesi davalarının çift taraflı olma özelliği gözönünde bulundurularak, kendisini vekil ile temsil ettiren davacı yararına takdir olunan vekalet ücretinin, payları oranında davalılardan tahsiline karar verilmesi gerekirken, vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesi şeklinde karar verilmesi doğru değil ise de, bu yüzden hükmün bozularak yeniden yargılama yapılmasında yarar görülmediğinden, hüküm fıkrasının 7 nolu bendindeki "davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine" ibaresinin kaldırılarak yerine "payları oranında davalılardan alınarak davacıya verilmesine" ibaresinin eklenmek suretiyle hükmün düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA ve taşınmaz malın satış bedelinden paylarına düşecek paranın %09.9 oranında hesaplanacak onama harcından peşin alınan 21.15.-TL’nın mahsubu ile bakiyesinin temyiz edenden alınmasına, 10.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....