Asliye Hukuk Mahkemesinin (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) 11/02/2021 tarih, 2020/182 E. - 2021/68 K. sayılı ilamında; “Hisseli gayrimenkul satış sözleşmelerinin iptali... ve bu sözleşme nedeniyle davacının borçlu olmadığının tespitine, senetlerin iptali ve davacı tarafından ödenen 21.100- TL 'nin davalılar tarafından müştereken ve müteselsilen davacıya verilmesine...davacı adına kayıtlı olan Yalova İli Termal İlçesi Akköy Köyü Killi Orman Mevkii 424 Ada 26 Parselde bulunan 2.kat 26 nolu bağımsız bölümün tapu kaydının iptal ile davalı Geo turizm adına tapuya kayıt ve tesciline...” karar verildiği, ilamın kesinleşmediği, takibe ise istirdatına hükmedilen 28.644,93 TL alacak, ilam vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin konulmuş olduğu görülmektedir....
Noterliğinin 30/09/2013 tarih ve ... yevmiye numaralı Fesh-i İhbarnamesi ile feshedilmesi sebebiyle borçlu olmadığının tespiti ile asıl alacağın %20'sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesi taleplerine ilişkindir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Gerçekte var olmayan bir borç ya da geçersiz bir hukuki ilişki nedeniyle icra takibine maruz kalması muhtemel olan veya icra takibine maruz kalan bir kimsenin (borçlunun) gerçekte borçlu bulunmadığını ispat için açacağı dava, menfi tespit olarak adlandırılmaktadır. Menfi tespit ve istirdat davalarına ilişkin hususlar 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 72. maddesinde; ''Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir....
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLERİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, taraflar arasındaki devremülk sözleşmesinin ve imzalanan senetlerin iptali ile yapılan ödemelerin iadesine istemidir....
Mahallesi 892 parselde kayıtlı A 4 Bağımsız Bölüm 42 numaralı mesken nitelikli taşınmazın tapusunun iptali ile bu taşınmazın davalı adına tapuya tespit ve tesciline, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, davacı tarafından imzalanan devremülk satış sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesine ilişkindir. Taraflar arasındaki bila tarihli devremülk satış sözleşmesi imzalanmıştır. Söz konusu sözleşme incelendiğinde tapuda pay devrini içeren bir sözleşme olduğu anlaşılmaktadır. Dava konusu taşınmazlara ilişkin tapunun 25.04.2014 tarihinde davacıya verildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, devri gerçekleştirilen tapunun, ... kullanma izin belgesi olup olmadığı araştırılmaksızın devremülk satışına konu tarihsiz hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi 634 sayılı kat mülkiyetinin 57 ve 65. maddeleri ve TMK'nın 780 ve 781. maddelerine uygun olarak resmi şekilde düzenlenmediği gerekçesiyle davanın kabulüne ilişkin hüküm kurulmuştur....
Dosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda değişiklik yapan 4822 sayılı Kanunun 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Kanunun 23. maddesine göre de bu Kanunun uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların tüketici mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Somut olayda; davanın, taraflar arasında düzenlenen, hisseli gayrimenkul satış (devre mülk) vaadi sözleşmesinin davacı tarafça tek taraflı olarak feshedilmesi üzerine, davacının ödediği bedelin iade edilmesi istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Devre mülk hakkı Kat Mülkiyeti Kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır....
Şti. vekili istinaf dilekçesinde özetle; Borçlar Kanun'u 101. maddesi uyarınca ihtar tarihi itibari ile mütemerrit olacağından ödeme tarihinden itibaren faiz kararı verilmesinin usule aykırı olduğunu, taraflar arasındaki sözleşmenin hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi olduğunu, genel mahkemelerin görevli olduğunu, davacı ile imzalanan sözleşmede yazılı yazılı hafta tatilinin nitelik olarak belirtildiğini, hisseli gayrimenkul ve devre tatil satışlarında sadece üyeleri değişim sistemine dahil etmek ve bir hafta tatil kullandırmak üzere olduğunu, tatil haftası hissenin verildiği odaya özgü olmadığını, davacı davasını ispatlamakla yükümlü olduğundan sözleşme nedeniyle müvekkile şirkete ödenen 24.000TL ödemenin dışındaki ödemeleri de davacının ispat etmesi gerektiğini, davacının cayma hakkı olmadığını, hisseli gayrimenkul satış sözleşmesinin kat mülkiyetine tabi olup cayma hakkı bulunmadığını, müvekkilinin sözleşmenin kendisine yüklediği bütün edimleri yerine getirdiğini, müvekkilinin tapu...
şirketin sözleşmeye ilişkin tapu devrini gerçekleştirmeyi kabul, beyan ve taahhüt ettiğini, ödemelerin tamamlanmasının ardından davacı tarafın müvekkili şirkete yapacağı başvuru ile tapu devrinin sağlanacağını, davacı tarafın konaklama ile ilgili bir talebinin olmadığını, davacı ile imzalanan sözleşmenin hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi olmakla temelde davacı tarafın tatil hakkının kullanımı ile ilgili olduğunu, müvekkilinin taahhüdünün tapu devri yapmak ve sözleşmede belirtilen niteliklerde bir tatil hizmeti sunmak olduğunu, bu nedenle anahtar teslimi gibi bir durumun söz konusu olmadığını, bu güne kadar tesise gelip tatil yapmak istediği söyleyen ve tatilini yapamayan bir üyenin dahi olmadığını, bütün bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
, dolayısıyla bu 5 senetle ilgili istirdat talebinin yerinde olmadığı, davacının istirdat talebi reddedilmiş ise de menfi tespit istemi kabul edilmekle ortada devam edilecek bir takip kalmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, toplam 12 adet bono karşılığı 130.000 USD için ve bonolara dayalı başlatılan takipler nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, 40.000 USD’nin dava tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi uyarınca işletilecek faiziyle davalıdan tahsiline, davacının kötüniyet tazminatıyla bakiye isteklerinin reddine karar verilmiş hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....
KARAR Davacı, davalı firma temsilcileri tarafından psikolojik baskı altında ... nolu ve 27/08/2014 tarihli 18.800,00 TL miktarlı devremülk satış sözleşmesi imzaladığını, 9.400 TL. ödediğini ve tapunun verildiğini belirterek taraflarca imzalanan sözleşmenin iptali ile ödediği bedel iadesini talep etmiştir. Davalı, tapunun davacıya devredildiğini ve fesih gerekçelerinin oluşmadığını belirterek davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne, Yalova .... Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesinin iptaline, davacının bu sözleşme nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve davacının ödediği 9.400 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, davacı tarafından imzalanan devremülk satış sözleşmesinin iptali, sözleşme nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve ödenen bedelin iadesine ilişkindir. Taraflar arasındaki 27.08.2014 tarihli devremülk satış sözleşmesi imzalanmıştır....
Vekili,ve T5 A.Ş. vekilince süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurmaları üzerine dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkili ile davalı şirketlerden T7 Şti, arasında 29/03/2014 tarihinde Yalova ili Termal ilçesi Killi Orman Mevkii adresindeki G22D14C2D pafta, 3015 ada, 1,4,5,6 ve 7 parsellerinin 7/3650 hissesinin satışına ve kullanımına yönelik YVK 1009 sözleşme numaralı hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi adı altında devre tatil sözleşmesi imza edildiğini ve 13.125,00 TL ödendiğini, 28/10/2016 tarihinde müvekkili ile diğer davalı T5 A.Ş arasında Yalova ili Termal İlçesi Killi Orman Mevkii adresindeki G22D14C2D pafta, 424 ada, 23,25 ve 27 parsellerden 7/3650 hissesinin satışına ve kullanımına yönelik YVK 1009A sözleşme numaralı hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi adı altında devre tatil sözleşmesi yapıldığını ve aynı tarihli yapılan protokolle YVK1009A numaralı sözleşmeye aktırıldığını ve...