Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, tarafların devir vaadi niteliğinde ön sözleşme yapabilecekleri, buna dayalı olarak TTK. m. 520/4 uyarınca hisse devrinin gerçekleştirilebileceği, ön sözleşmeyi tarafların benimsediği, daha sonra bu sözleşmenin geçersiz olduğunun ileri sürülmesinin dürüstlük kuralına aykırı olduğu, taraflar arasında hisse devrinin yapıldığının ispatlanmış olduğu, hisse bedelinin ödendiğini davalının ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, takipten önce davalının temerrüde düşürüldüğü ispatlanamadığından bu yöndeki talebin reddine; asıl alacak miktarının likid olması, belgeye dayalı olması ve takip tarihinin 05/07/2012 tarihinden önce olması karşısında asıl alacağın %40'ına isabet eden icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir....

    Noterliği’nin 08.08.2018 tarih ... sayılı hisse devir sözleşmesi ile devrettiği, aynı tarihli Genel Kurul kararı ile müvekkili ...’n şirketteki müdürlüğünün sonlandırılıp davalı ...’ın şirket müdürü olarak atanmasına karar verildiği, ancak davalı ortak ve şirket müdürü ... tarafından hisse devrinin tescili için bugüne değin Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne başvuru yapılmamış olup Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne hisse devrinin tescili için hem devir alan ...’a Bursa 19....

      değerinin çok altında kalacak miktarda gerçekte kar payı olan ancak hisse devir bedeli olarak kısmı ödemeler yapıldığını, sırf şirketin o tarihteki değeri dahi 10 milyon Türk Lirasının üstünde olduğunu, pay devrinin usulsüz olduğunu, davacının böyle bir iradesinin mevcut olmadığını, nitekim usule aykırı devir yapılmış olup yok hükmünde olduğunu, yok hükmündeki işlem neticesinde davalı payının mevcut olmadığını, hisseye bağlı haklarını kullanmasının da mümkün olmadığını, sermaye artırım işlemi meydana gelen pay devrinin yok hükmünde olduğunu, davacı T1 paylarının mevcudiyetinin tespiti gerektiğini, bu sebeplerle davalı şirketin 07.07.2013 tarihli sermaye artışı kararı ile pay devrinin yokluğunun tespitine, davacının davalı şirkette hissesinin bulunup bulunmadığının, hisse devri konusunda herhangi bir belge elde edilir ise bu belgelerin gerçeğe uygun olup olmadığının, hissesi mevcut ise miktarının ve değerinin tespit edilmesine ve bu hususun Ticaret Sicili ile şirket kayıtlarına işlenmesine...

      nın paylarının mevcudiyetinin tespiti gerektiğini, bu sebeplerle davalı şirketin 07.07.2013 tarihli sermaye artışı kararı ile pay devrinin yokluğunun tespitine, davacının davalı şirkette hissesinin bulunup bulunmadığının, hisse devri konusunda herhangi bir belge elde edilir ise bu belgelerin gerçeğe uygun olup olmadığının, hissesi mevcut ise miktarının ve değerinin tespit edilmesine ve bu hususun Ticaret Sicili ile şirket kayıtlarına işlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        - K A R A R - Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi yaptığını, müvekkilinin davalıya takip dayanağı bonodan kaynaklı bir borcu bulunmadığını, takip dayanağı bononun davalıya şirket hisse devrinin yapılması için teminat olarak verildiğini, hisse devrinin yapıldığını, iade edilmesi gereken senedin iade edilmediğini, senedin bedelsiz olduğunu iddia ederek borçlu olmadıklarının tespiti ile davalının tazminata mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının iddiasını yazılı delil ile ispat etmesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir....

          - K A R A R - Davacılar, davalı ile şirket ortaklığı konusunda para alışverişi ve görüşmelerinin olduğunu, 22.04.2009 tarihli ortaklık sözleşmesinin birinci maddesinde yer alan 75.000,00 TL bedelli bonoyu davalıya hisse devrinin yapılması hususunda teminat amaçlı olarak verdiklerini, hisse devrinin yapıldığını ve bononun bedelsiz kaldığını, buna rağmen davalının ihtarname çekerek söz konusu bono nedeniyle takip başlatacağını bildirdiğini ileri sürerek davalıya borçlu olmadıklarının tespiti ile 75.000,00 TL bedelli bononun iptaline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir. Davalı, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, somut olayda açılmış bir dava yada icra takibinin bulunmadığı, davalının elindeki bonoyu takibe koyacağını belirterek yapmış olduğu ihtarnameye karşılık da bu davanın açılmasında hukuki yarar bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

            'ye ait 75 hisseyi 75.000,00 TL karşılığı 03.05.2012 tarihli hisse devir sözleşmesi ile devraldığını, davalının hisse devrini şirket pay defterine kaydettirmediğini, gerekli tescil işlemlerinin yapılmadığını ileri sürerek davalı şirketteki 75 hissenin müvekkiline devredildiğinin tespiti ile tescilini, aksi takdirde sebepsiz zenginleşme nedeniyle ödenen 75.000,00 TL'nin devir tarihinden itibaren yasal faizi ile davalı ... 'den tahsilini talep ve dava etmiş; birleşen davada ise asıl davada davalı ... 'nin 75 hisseyi müvekkiline devretmesinde rağmen aynı hisseleri 24.08.2012 tarihli 95 sayılı yönetim kurulu kararıyla davalı ...'e devrettiğini, davalı ...'in, müvekkiline yapılan devirden haberdar olduğunu ileri sürerek davalı ... tarafından davalı ...'e yapılan hisse devrinin iptali ile 75 hissenin müvekkiline devredildiğinin tespitini talep ve dava etmiştir....

              ya devrettiğini, devir kararının tüm ortakların katılımıyla alındığını, hisse devrinin Ticaret Sicil Memurluğu'nca tescil ve Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi'nde ilanının yapılmadığını, halen şirket hissedarı olarak görüldüğünü, bu nedenle davalı şirketin vergi borçlarından sorumlu tutulduğunu ileri sürerek, hisse devrinin tescil işlemlerinin yaptırılması ve şirketteki devir tarihinden önceki ve sonraki dönemlere ilişkin vergi borçlarının ve buna bağlı olarak diğer borçlardan sorumlu olmadığına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, limited şirketlerde hisse devrinin şekil şartlarına tabi olduğunu, tescil ve ilan yapılmadığı için bu satış işleminin geçersiz olduğunu savunarak, davanın reddini talep etmiştir. Davalı şirket davaya cevap vermediği gibi duruşmalara da katılmamıştır....

                HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Talep anonim şirket hisse devrinin geçersizliğinin tespiti ve iptali, yönetim kurulu kararlarının ve genel kurul kararlarının iptali, kar payı alacağının ve hisse devir bedelinin ödenmesi ve şirkete kayyım atanması istemleriyle açılan davada davalı anonim şirketin davalıya ait olan tüm hisselerinin 3. Kişiye devrini önlemeye yönelik olmak üzere HMK'nın 389. Vd. Maddeleri uyarınca ihtiyati tedbir kararı verilmesi istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle talebin reddine karar verilmiştir....

                  HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Talep anonim şirket hisse devrinin geçersizliğinin tespiti ve iptali, yönetim kurulu kararlarının ve genel kurul kararlarının iptali, kar payı alacağının ve hisse devir bedelinin ödenmesi ve şirkete kayyım atanması istemleriyle açılan davada davalı anonim şirketin davalıya ait olan tüm hisselerinin 3. Kişiye devrini önlemeye yönelik olmak üzere HMK'nın 389. Vd. Maddeleri uyarınca ihtiyati tedbir kararı verilmesi istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle talebin reddine karar verilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu