, protokolün hükümsüz kaldığını, artık müvekkilinde de devir iradesinin bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemişir....
deki 65.000,00 TL hisse bedeli ve 20.000,00 TL demirbaş bedeli karşılığında ...'a satıldığını, sözleşmeye davacıların hisse devir edenler olarak ...'ın ise hisse devir alan olarak imza attığını, sözleşmenin 9. maddesi içeriğine göre de davalı ... ile dava dışı Süleyman Kaya'nın hisseyi devir alan yönünden müteselsil sorumlu olarak imza attıklarını, sözleşmenin imzalanmasını müteakip devre ilişkin şirket içi yasal prosedürlerin tamamlandığını ve şirket devrine dair ilanın yayınlandığını, müvekkillerinin sözleşme gereği yasal edimlerini yerine getirdiklerini, ancak devir alan ...'...
Konut Yapı Kooperatifi'ndeki hissesini ekonomik sıkıntılar nedeniyle davalıya 01.07.2008 tarihinde devrettiğini, davalının İran vatandaşı olduğunu, Türkiye'de mülk elde edinemeyecek olması nedeniyle hisse devir sözleşmesinin kurulduğu andan itibaren geçersiz olduğunu, davalının sözleşme tarihinden sonra Türk vatandaşlığına geçmesinin geçmişe etkili olamayacağını ileri sürerek, hisse devir sözleşmesinin geçersizliğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davalı ......operatif üyesi olmasına dolayısıyla gayrimenkul edinmesine esas hisse devir sözleşmesinin yapıldığı tarih itibariyle İran vatandaşı olarak Türkiye'de mülk edinme imkanı bulunmadığı, davalının daha sonra Türk vatandaşı olmasının sonuca etkili olmadığı gerekçesiyle, asıl davanın reddine, birleşen davanın ise kabulüne karar verilmiştir....
un %51 hissedarı haline geldiğini, bu devir sözleşmesinin hükümsüzlüğünün tespiti ve bu hisselerin müvekkiline ait olduğunun tespiti amacıyla açtıkları Bakırköy 7. ATM'nin 2015/691 esas sayılı dosyasının derdest olduğunu, genel kurul toplantısı davetinin müvekkili cezaevindeyken yapıldığını, ancak cezaevine tebligat yapılmadığından toplantı davetinin usulsüz olduğunu,alınan kararların yok hükmünde olduğunu, toplantıda şirket ana sözleşmesinin 6/B maddesinin değiştirilmesine yönelik kararın müvekkilinin rüçhan hakkını ortadan kaldırdığını, bu nedenle bu kararın TTK'nın 461/2. maddesine aykırı olduğunu, usulsüz çağrı nedeniyle toplantıya katılamayan davacının finansal tabloları inceleme, gündeme madde ekletme ve finansal tabloların müzakeresi ve buna bağlı konuların görüşülmesini erteletme hakkını kullanamadığını belirterek, kararın kaldırılarak davanın kabulüne, bu talebin kabul edilmemesi halinde Bakırköy 7....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki hisse devir sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı... İş 2. Kısım Konut Yapı Kooperatifi’ndeki hissesini, ekonomik sıkıntıları nedeniyle davalıya 01.07.2008 tarihinde devrettiğini, davalının İran vatandaşı olduğunu, Türkiye’de mülk elde edemeyecek olması nedeniyle hisse devir sözleşmesinin kurulduğu andan itibaren geçersiz olduğunu, davalının sözleşme tarihinden sonra Türk vatandaşlığına geçmesinin geçmişe etkili olamayacağını ileri sürerek, hisse devir sözleşmesinin geçersizliğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....
nun tek pay sahibi haline geldiğini, devir işleminin geçersiz olduğunu belirterek davalı şirkette müvekkiline ait hisselerin devrine ilişkin işlemlerin geçersiz olduğunun tespitine, hisse devrinin iptaline, şirket yönetim kurulu kararının geçersiz olduğunun tespitine, yönetim kurulu kararının iptaline, müvekkilinin murislerine ait hisselerin devrine ilişkin işlemlerin geçersiz olduğunun tespitine, murislerce yapıldığı iddia olunan hisse devirlerinin iptaline, geçersiz hisse devrini onaylayan şirket yönetim kurulu kararının geçersiz olduğunun tespitine, yönetim kurulu kararının iptaline, mevcut şirket hisse senetlerinin müvekkiline ait olduğunun tespitine ve hem başlangıçtaki payının hem de miras yoluyla intikal edecek payının müvekkili adına tesciline, müvekkilinin yokluğunda gerçekleşen davalı şirketin tüm genel kurul kararlarının iptaline, müvekkiline ödenmeyen kar payları için şimdilik 500,00 TL'nin ticari faiziyle birlikte davalı şirketten alınarak müvekkiline ödenmesine, bu hususların...
nun tek pay sahibi haline geldiğini, devir işleminin geçersiz olduğunu belirterek davalı şirkette müvekkiline ait hisselerin devrine ilişkin işlemlerin geçersiz olduğunun tespitine, hisse devrinin iptaline, şirket yönetim kurulu kararının geçersiz olduğunun tespitine, yönetim kurulu kararının iptaline, müvekkilinin murislerine ait hisselerin devrine ilişkin işlemlerin geçersiz olduğunun tespitine, murislerce yapıldığı iddia olunan hisse devirlerinin iptaline, geçersiz hisse devrini onaylayan şirket yönetim kurulu kararının geçersiz olduğunun tespitine, yönetim kurulu kararının iptaline, mevcut şirket hisse senetlerinin müvekkiline ait olduğunun tespitine ve hem başlangıçtaki payının hem de miras yoluyla intikal edecek payının müvekkili adına tesciline, müvekkilinin yokluğunda gerçekleşen davalı şirketin tüm genel kurul kararlarının iptaline, müvekkiline ödenmeyen kar payları için şimdilik 500,00 TL'nin ticari faiziyle birlikte davalı şirketten alınarak müvekkiline ödenmesine, bu hususların...
İlk Derece Mahkemesince, davalı şirketin hisse devirlerinin onaylanmasına ve kabulüne ilişkin 13.11.2003 ve 28.11.2006 tarihli ortaklar kurulu kararlarının yok hükmünde olduğunun tespitine karar verildiği, hal böyle olmakla birlikte, davalı şirketin 25.09.2008, 25.11.2008, 23.03.2009, 23.02.2011 ve 08.07.2015 tarihli ortaklar kurulu toplantılarında şirket ortaklarının yapmış oldukları hisse devirlerinin görüşülerek karara bağlandığı, bu toplantılara ve kararlara davacının ve oğlu Hakan İnandı’nın bizzat katıldığının anlaşıldığı, davacı tarafça, bu kararların iptali ya da geçersizliğinin tespiti yönünde herhangi bir davanın açıldığının da ileri sürülmediği, bu durumda, her ne kadar davalı şirketin 13.11.2003 ve 28.11.2006 tarihli ortaklar kurulu kararları yok hükmünde olup geçersiz ise de, sonradan hisse devrine muvafakat koşulunun gerçekleşmiş olduğu, zira yasada muvafakat için bir şekil öngörülmemiş olup, muvafakatın yasada öngörülen nisapla alınmış bir ortaklar kurulu kararı biçiminde...
Davacı vekilinin temyizi açısından; 2-Dava üyelik devri ile ilgili noterlik sözleşmesinin geçerli olduğunun tespiti ve genel kurulun iptaline ilişkindir. Dava başlangıçta ... tarafından açılmış daha sonra ... kooperatif hissesini ...' a devretmiş,... da kendisine devredilen hisse ile ilgili ...' a hisse devri yetkisini içermeyen genel bir vekaletname vermiştir. ..., hisse devir yetkisini içermeyen bu vekaletname ile....' a ait kooperatif hissesini oğlu ...' a devretmiştir. Kooperatif yönetim kurulu ise, devir geçersiz olduğu gerekçesiyle, ...' ın üyeliğe kabul edilmediğine ilişkin karar almıştır. Mahkemece davanın esas yönünden reddine karar verilmiştir. Dava, ... tarafından açılmış olmasına rağmen, mahkeme ...' ı davacı sıfatından çıkararak, yerine ...' ı davacı olarak kabul etmiş, karar başlığında ...'...
Asliye Ticaret) Mahkemesi’nce verilen ....03.2011 gün ve 2008/487-2011/145 sayılı kararı onayan Daire’nin 29.11.2012 gün ve 2011/12315-2012/19521 sayılı kararı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Davacılar vekili, müvekkili ... ile davalının dava dışı limitet şirkette %50’şer oranında ortak olduklarını, davalının hissesini dava konusu 160.000,00 TL bedelli çek karşılığında müvekkiline devretmeyi taahhüt ettiğini, ancak bunu yapmadığını, hisse devrinin şeklen geçersiz olduğunu ileri sürerek, şimdilik anılan çek nedeniyle müvekkillerinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....