Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Noterliği'nin 14.03.2011 tarihli işlemi ile yapılan yetkisiz satış ve hisse devir sözleşmesinin iptalini, gerekli araştırma yapılmadan ortaklığa kabul ve ortaklık pay defterine kayıt kararının iptalini, pay defterinden yolsuz kaydın silinerek müvekkili şirket adına pay defterine kaydını, Ticaret Sicil Müdürlüğü'ndeki yolsuz tescil işleminin iptali ile müvekkili şirket adına düzeltme yapılarak tescilini, Giresun Ticaret Sicili kayıtları üzerinde payların el değiştirmesinin ve işlem yapılmasının önlenmesi, şirket adına tescilli, taşınmazların satış ve sair tasarruflarının önlenmesi yönünden tapu kayıtları üzerine kaydi olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar ..., ... ve ... vekili, müvekkilerinden ...'...

    Dava; Üyelikten ihraç kararlarının iptali ile davacının üyeliğinin tespiti ve davacının 2 hisse yönünden kooperatif üyeliğinden ihracına dair yönetim kurulunun kararının iptali ile davacının davalı kooperatifte 3 hisse ile pay sahibi olduğunun tespitine yönelik açılmış davadır....

      e 300.000 TL bedel karşılığında 04.08.2010 tarihli hisse devir sözleşmesi ile devredildiğini, devir bedelinin müvekkiline ödenmediğini, davalıya gönderilen ihtarnameye rağmen herhangi bir ödeme yapılmadığını, her ne kadar sözleşmede hisse devir bedeli 300.000 TL olarak belirtilmiş ise de, gerçek değerinin devir tarihinde 1.000.000 TL civarında olduğunu ileri sürerek, müvekkilinin dava dışı şirketteki hisselerinin devir tarihi itibariyle gerçek bedellerinin tespit edilerek ödenmesi gerektiği tarih olan devir tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, bunun kabul edilmemesi halinde ise, hisse devir işleminin iptali ile müvekkili adına tescilini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, davanın reddini istemiştir. İhbar olunan vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, hisselerin davalı ...'...

        nin kurucu ve tek ortağı iken, şirketteki hisselerinin, sahte genel kurul ve yönetim kurulu kararları eski eşinin arkadaşı olan davalıya devredildiği iddiası ile hisse devrine dayanak genel kurul ve yönetim kurulu kararlarının ve hisse devir işlemlerinin iptalini talep etmiştir. Hisse devir işleminin iptaline yönelik dava, iş bu dosyanın tefrik edildiği mahkememizin ... esas sayılı dosyasında derdest bulunmaktadır. Davacının hem Genel kurul ve yönetim kurulu kararlarının iptali ve hem de hisse devir işleminin iptali taleplerini davalı ...'e karşı açtığı, dava dışı şirketin genel kurul ve yönetim kurulu kararlarının iptali talebi bakımından hasım gösterilmediği anlaşıldığından, bu talepler tefrik edilerek iş bu esasa kaydedilmiştir. TTK'nun 445 maddesine dayalı genel kurul kararının iptali ve 391 maddesine dayalı yönetim kurulu kararının batıl olduğunun tespiti talepleri bakımından husumetin şirkete yöneltilmesi gerekmektedir....

          Açıklanan nedenlerle ,davalının itirazının iptali ile Babaeski İcra Müdürlüğümün 2015/416 E.sayılı takibinin devamına ve %20 icra-inkar tazminatına hükmedilmesini,yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesini, talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle:Davacı taraf dilekçesinde Sınırlı Sorumlu 69. Nolu Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifinde bulunan hisseyi 29.12.2014 Tarihinde Babaeski Noterliğinin 12232Yevmiye Sayılı devir sözleşmesi ile satın almıştır. Sözleşmede devir bedelini davacı tarafın bildirdiği miktar değildir. Davacı tarafın devir bedelini ispat etmesi gerekir. Davacı taraf devir işleminin gerçekleştiği 29.12.2014 Tarihinde satış bedelinin 10,500,00.TL davalı T3Tn Pehlivanköy İlçesi Ziraat Bankasındaki hesabına yatırdığını ve Kooperatif aidat borçlarını ödemesi için elden 500,00.TL yi davalıya verdiğini beyan etmektedir....

          Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 02/03/2016 tarih ve 2016/29-2016/82 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili; müvekkilinin davalı ...’a ait davalı şirketteki 130 adet hisseyi hisse devir sözleşmesi ile satın aldığını, bu durumun karar ve pay defterine işlendiğini, ancak ticaret sicil kaydında hisse devir işleminin tescilinin yaptırılamadığını ileri sürerek anılan hisse devir işleminin tespit ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili; davacının müvekkiline devir bedelini ödemediğini savunarak davanın reddini istemiştir....

            nun üyeliğe kabul işleminin iptalini istediğini, yetkisiz temsil ile yapılan devir işleminin hukuken batıl olduğunu, davacının kendi namına herhangi bir ödemesinin bulunmadığını, davacının bir zararı meydana gelmişse de bunun yetkisiz temsilci ...'den isteyebileceğini, üyeliğinin geçerli olduğu varsayılsa dahi davacının, ihraç kararının iptalini süresi içinde istemediğini savunarak, davavının reddini istemiştir. Birleşen davada davalı İbrahim vekili, müvekkilinin üyelik tesisi işleminin hukuka uygun olduğunu ve pasif dava ehliyetinin bulunmadığını, ayrıca davanın süresinde açılmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, dava dışı ...'in davalı kooperatifte yedi adet üyeliğinin bulunduğu, 05.11.2012 tarihinde ...'...

              Sanayi ve Ticaret İthalat İhracat A.Ş’nin 175 payının sahibi iken, yaşlı olduğu için, oğlu olan davalı ...’un de ısrarları ile hissedarı olduğu şirketteki işlerin yürütülmesi amacıyla 16/02/2001 tarihli vekaletname ile davalı ...’u vekil tayin ettiğini, davalının bu vekaletname ile 12/03/2001 tarihli hisse devir senediyle babasının şirketteki hissesini gizlice ve muvazaalı olarak yakın arkadaşı davalı ...’a devrettiğini, 06/04/2001 tarihli taahhütname ile de ...’tan devraldığı hisseyi sadece kendisine satabileceği yönünde taahhüt aldığını, murisin anonim şirketteki hisse devir yöntemini bilmediğinden, davalının noterden hisse devri işleminin iptali için dava açtığını ancak, hisse devrinin geçersiz olduğunu öğrenince davasından feragat ettiğini ve 04/05/2001 tarihli azilname ile davalıyı vekillikten azlettiğini, davalının vekillikten azledilmiş olmasına rağmen, bu kez şirketin 18/08/2002 tarih ve 3 sayılı kararı ile babasının hissesini vekaleten ...’a muvazaalı olarak devrettiğini, 18/...

                un hisselerinin 03.03.2016 tarihli sözleşme ile şirket tarafından hisse senedi yerine geçmek üzere bastırılan ilmuhaberlerin de ciro ile teslimi suretiyle devrin gerçekleştiğini, bu hisse devir işleminin aynı gün 03/03/2016 tarihinde şirket tarafından onaylanarak şirket yönetim kurulu kararı ile pay defterine işlendiğini, devir işlemi sonrasında müvekkilinin şirketin genel kurul toplantısında da yer aldığını, davacının kanunda öngörülen şekilde şirket paylarına ilişkin ilmuhaberleri satıcıdan ciro ve teslim yoluyla devir ve teslim almadığını, davacının, geçmişe yönelik belge düzenlendiği iddiasının gerçek dışı olduğunu belirterek, davanın reddini talep etmiştir. Davalı şirket vekili; şirketin eski ortağı ...'un hisselerini 03/03/2016 tarihli devir sözleşmesi ile ...'ya devretmesi ve bu devrin aynı gün şirkete bildirilmesi ile 03/03/2016 tarihli yönetim kurulu kararı ile ...'...

                  Her ne kadar hisse devir işleminin şirket tarafından tanınması için kural, genel kurul tarafından onaylanması ise de; takip eden hisse devir işlemleri sonrasında davalı şirketin tek ortaklı limited şirket haline geldiği, şirketin tek ortağının ise davaya konu hisse devir sözleşmesinin devreden tarafında yer alan davalı ...'in olduğu, mevcut hukuki durum karşısında bu olgunun, hisse devir işleminin şirketin yegane ortağı tarafından onaylandığını gösterdiğinden ayrıca genel kurul onayına gerek olmadığının kabulünün gerektiği, zira aksi düşüncenin, şirket sözleşmesinde de devre engel herhangi bir hüküm bulunmaması karşısında davalılar bakımından TMK'nın 2. maddesi kapsamında dürüstlük kuralına aykırılık teşkil edip hakkın kötüye kullanılması anlamına geleceği sonuç ve kanaatine varılmakla (Benzer yönde: Yargıtay 11. HD.'...

                    UYAP Entegrasyonu