ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/370 Esas KARAR NO : 2024/800 DAVA : Sigorta (Hayat Sigortası Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 12/05/2022 KARAR TARİHİ : 07/11/2024 Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Hayat Sigortası Kaynaklı) davasının dosya üzerinden yapılan incelemesi sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: 6100 sayılı HMK 150. Maddesi "usulüne uygun şekilde davet edilmiş taraflar gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir. İşlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak 3 ay içinde yenilenmeyen davalar süresinin dolduğu gün itibariyle açılmamış sayılır ve mahkemece kendiliğinden karar verilerek kayıt kapatılır." hükümlerini ihtiva etmektedir....
ın 3 yıl vadeli hayat sigortası yaptırdığı, 7 yıl vadeli bir hayat sigortası yaptırmadığı, tüketici kredilerinde hayat sigortasının kredinin zorunlu bir unsuru olmadığı, tüketicinin ihtiyarına bırakıldığı, nitekim davalı banka ile muris... arasında imzalanan 22/08/2008 tarihli tüketici kredisi sözleşmesinin 11. maddesine göre müşterinin kredi borcu için hayat sigortası yaptırabileceği veya daha önce sigorta yaptırmış ise bir zeyilname ile bankaya devrini isteyebileceği ve yenileyebileceği, nitekim murisin 3 yıllık bir hayat sigortası yaptırdığı ve 3 yıllık hayat sigortası vadesinin 22/08/2011 tarihinde sona erdiği, bu vade dolmadan murisin 08/04/2011 tarihinde vefat ettiği, Birlik ... Sigorta A.Ş. (Halk Emeklilik A.Ş)'nin hayat sigortası poliçesi kapsamında davalı bankaya 9.450,00 TL ödemede bulunduğu, borcun geri kalan kısmının da davacı murisler tarafından davalı bankaya talep üzerine dava açılmadan önce ödendiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
A.Ş. ile yapmış olduğu Kredi Sözleşmesi ile bağlantılı olmak üzere banka tarafından verilecek olan kredinin ön koşulu olarak müvekkilin Hayat Sigortası yaptırması istenildiği, her ne kadar bireysel kredi kullanımlarında kanunen tüketiciye Kredi Sözleşmesi imzalayabilmesi için hayat sigortası yaptırma zorunluluğu getirilmemişse de sözleşmelerde hâkim konumda olan bankalar, yüksek miktarlı kredi talep eden müşterileri ile imzaladıkları sözleşmelerin teminatı olabilmesi amacıyla hayat sigortası yapılmadığı durumlarda kredi vermediği, bankaların bizzat hayat sigortası yapmasa da iştirakleri veya anlaşmalı oldukları kurumlar ile kredi kullanacak müşteri arasında sözleşmelere aracılık ettiği, müvekkillerinin murisi ....'tan kullandığı ticari krediye istinaden davalı bankanın talebi ve aracılığı ile kredinin teminatı olarak dava dışı bir sigorta şirketi (......
nin 20/12/2011 tarihinde beyin kanaması nedeni ile yaşamını yitirdiğini, kullandığı kredi nedeni ile davalıya bankaca başvuruda bulunulması üzerine davalının 07/06/2011 tarihli kredi hayat sigorta başvuru formunda murisin hastalığını beyan etmediği gerekçesi ile fesih haklarını kullandığını ileri sürerek herhangi bir tazminat ödemesinde bulunmayacağını bildirdiğini ve murisin bankadan kredi kullanıp Hayat Sigortası poliçesi imzaladığı tarihte herhangi bir hastalığının varlığının bilinmediğini belirterek 10.500,00 TL'lik hayat sigortası tazminatının murisin ölüm tarihi olan 20/12/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
Alaşehir Şubesinden kredi grup hayat sigortası kapsamına girmek için 14.01.2015 tarihli 981605 numaralı Finansör işletme Yıllık Grup Sigortası başvuru - bilgilendirme formunu imzaladığını, sağlık beyan formunu doldururken hiç bir hastalığının olmadığı yönünde beyanda bulunduğunu, bu beyanlar doğrultusunda müvekkili şirketin risk kabul yönetmeliği kapsamında değerlendirme yaptığını, sigorta teminatı verme noktasında karar aldığını, 14.01.2015 başlangıç 14.01.2016 bitiş tarihli 9816805 numaralı finansör işletme hayat sigorta yıllık grup hayat sigortası katılım sertifikasının imzalandığını, sigortalının müvekkili şirketi nezdinde sigortalı sıfatıyla yer aldığı diğer poliçenin ise 27.01.2014 başlangıç ve 24.01.2016 bitiş tarihli 8224227 numaralı finansör işletme uzun süreli grup hayat sigortası katılım sertifikası olduğunu, müvekkili şirketin sigortalının vefat etmesinin kendisine bildirilmesi üzerine tazminat değerlendirilmesinin yapılması için gerekli belgeleri topladığını, bu belgelerden...
Davalı, davacıların murisinin isteği doğrultusunda borcun yeniden yapılandırılarak 28.03.2006 ile 28.03.2007 tarihleri arasında 1 yıllık hayat sigortası yaptırılmak üzere anadolu hayat emeklilik hayat sigortası başvuru formu düzenlendiğini, sigorta tarihinden sonra müşterinin başkaca talepte bulunmaması nedeniyle hayat sigortasının yenilenmediğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; davacılar tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 20.10.2014 tarih ve 2014/5448-31802 sayılı ilamı ile hükmün bozulmasına karar verilmiş, bu kez davalı taraf karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Davacılar, murislerinin imzalamış olduğu sigorta başvuru formunun 10 yıllık sigorta poliçesi olduğunun tespitine karar verilmesi ve poliçe kapsamının taraflarına ödenmesi istemi ile eldeki davayı açmışlardır. Davalı, davanın reddini dilemiş, mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir....
Davalı TÜRKİYE HAYAT VE EMEKLİLİK ANONİM ŞİRKETİ A.Ş vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davacılar krediden kaynaklı bakiye borcun sigorta şirketince ödenmesi yönünde bir talepte bulunmakta olup, sigorta şirketi Grup Hayat Sigorta Sözleşmesi ve Grup Hayat Sigorta Sertifikası kapsamında sadece sigorta bedeli ile sorumlu olduğunu, Hayat Sigortası meblağ sigortası olup, meblağ sigortalarında, sigortacının ödeyeceği tazminat miktarı, zarar miktarına bakılmaksızın poliçede gösterilen tutardan ibaret olduğunu, kredi sözleşmesi müvekkil Şirket ile davacı sigortalı arasında değil, sigortalı ile T6 Arasında akdedilmekte olduğunu, bu nedenledir ki, müvekkil Şirket kredi sözleşmesinin tarafı olmadığını, müvekkil şirketin taraf olmadığı bir sözleşmeden dolayı borç altına sokulabilmesi söz konusu olamayacağı gibi, kredi ödemelerinin kredi sözleşmesinden kaynaklı olduğu gözetildiğinde, müvekkil Şirketten rücuen tahsil edilebilmesi de olanaklı olmadığını, bu nedenle kredi sözleşmesine dayalı olarak...
Bu durumda dosya içeriğine, temyiz isteminin kapsamına göre; uyuşmazlık, hayat sigortası sözleşmesinden kaynaklı olup, temyiz itirazlarını inceleme görevi Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu Kararı uyarınca Yargıtay 4. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıdaki yasal düzenleme de dikkate alındığında dosyanın görevli Yargıtay 4. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 10.09.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Tarafından bu sözleşme ile birlikte Krdei Hayat Sigortası teklifi sunulduğunu, T10'in bunu kabul ettiği ve imzaladığını, Hayat Sigortası poliçesine dair ödemeler her ay konut kredisi taksitlerine ek olarak hayat sigortası ödemelerini de gerçekleştirdiğini, müteveffanın ölümünden sonra ödenen kredi bedellerinin iadesinin gerektiğini, banka nezdinde kullanılan kredi Hayat Sigortası kapsamında olduğundan kendisinin ölümü neticesinde kredilerin işbu sigorta tarafından ödenmesi gerektiğini, buna rağmen bu sigortadan müvekkilinin haberdar edilmediğini, ve ödemeler alınmaya hatta geciktiğinde gerekli uyarıların yapılmaya devam edildiğini, müvekkilinin bu durumun tesadüfen öğrenmesi üzerine davalı banka ile defalarca iletişime geçtiğini, durum hakkında bilgi ve ödeme bedellerinin iadesini isteğini, poliçe taksitlerinin ödenmemesi nedeni ile sözleşmenin iptal edildiğinin bildirildiğini, poliçe örneği ve sözleşmenin kendisine gönderilmediğini, davalı bankanın konut kredisinin taksit ödemelerinde...
Bölge Adliye Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, dava konusu sözleşme kapsamında sözleşmedeki sigortanın teminatı konusuyla ilgili olarak hayat sigortası yapılmasına dair bir düzenlemenin mevcut olmadığı, kredi kullanan muris adına yapılmış bir hayat sigortası poliçesi bulunmadığı, aynı zamanda kredinin müşterek borçlusu ve müteselsil kefili olan ... lehine yapılmış bir yıl süreli hayat sigortası poliçesinde sigortanın belirlenen yıl kadar yenilenmesi şartı kabul edilmediği, somut olayda davalı bankanın müterafik kusurundan bahsedilemeyeceği gerekçesiyle istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....