HUKUK DAİRESİ Taraflar arasındaki uyuşmazlık, can-hayat (sağlık) sigorta poliçesinden kaynaklanmaktadır. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi Yargıtay 17. Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 17. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 10/07/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Taraflar arasındaki dava, can - hayat sigorta poliçesinden kaynaklı alacak istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi Yargıtay 17. Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın işbölümü yönünden bir karar verilmek üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 03.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ GELİŞ TARİHİ : 20.01.2016 Taraflar arasındaki dava, uyuşmazlık hayat sigorta poliçesinden kaynaklanmaktadır. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi Yargıtay 17. Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın işbölümü yönünden bir karar verilmek üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 01.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ın Vakıfbank'a ait olan borcundan hayat sigorta poliçesi gereğince davalının sorumlu olduğunun tespiti talep edilmiştir. Davalı vekili, sağlık beyanında gerçeğe aykırı beyanda bulunulduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; Muris ...'ın Türkiye ... Bankası ...O.'na olan borcunun hayat sigortası poliçesi kapsamında olduğu ve davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğunun tespitine, karar verilmiş; hüküm, davalı sigorta şirketi vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, sigorta poliçesinden kaynaklanan sorumluluğun tespiti istemine ilişkindir....
na olan borcunun hayat sigortası poliçesi kapsamında olduğu ve davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğunun tespitine, karar verilmiş; hüküm, davalı sigorta şirketi vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, sigorta poliçesinden kaynaklanan sorumluluğun tespiti istemine ilişkindir. HMK'nın 280. maddesi hükmüne göre "Bilirkişi, raporunu, varsa kendisine incelenmek üzere teslim edilen şeylerle birlikte bir dizi pusulasına bağlı olarak mahkemeye verir; verildiği tarih rapora yazılır ve duruşma gününden önce birer örneği taraflara tebliğ edilir."...
Davalı vekili, sigorta poliçesinde daini mürtehin şerhi bulunmasına rağmen lehine şerh bulunan kurumun muvafakiyetinin alınmaması sebebiyle davanın husumet yokluğundan reddi gerektiğini, sigortalı hayvanın küpesinin düşmesi sebebiyle poliçe özel şartları gereği zararın teminat kapsamı dışında bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre davacıya ait büyükbaş hayvanın davalı sigortacı nezdinde hayvan hayat sigorta poliçesi ile sigortalandığı, sigortalı hayvanın hastalanarak ölmesi nedeniyle davalı sigortacının 4.000 TL sigorta bedelinden sorumlu olduğu, sigortalı hayvanın kulak küpesinde bir sorunun bulunmadığı gerekçesiyle 4.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava, hayvan hayat sigortası poliçesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir....
gizlediği gerekçesiyle tazminat ödemediğini, oysa mütevefanın ölüm anına kadar bildiği hiçbir hastalığının olmadığını ileri sürerek şimdilik sigorta poliçesinden kaynaklanan 10.000 TL ölüm tazminatının ödenmesini talep ve dava etmiştir....
Kredi kullanan tüketici adına yapılan hayat sigortası poliçesi mevcutken, bankanın tüketicinin ölümü nedeniyle, tüketicinin mirasçısından ödenmeyen bakiye kredi alacağını talep ve tahsil etmesi, sigorta hukukunun temel ilkelerine ve sigorta yapılmasının amacına aykırılık oluşturacağı gibi sigorta yapılmasına duyulan güven ve itimadı da zedeler. Bu nedenle banka alacağını öncelikle sigorta poliçesinden tahsil etmelidir. Medeni Kanun'un 2. maddesinde, "Herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır. Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz.” hükmü düzenlenmiştir. Buna göre, tüm hukuki yollar davalı banka tarafından tüketilmeden mirasçılardan kredi borcunun tahsil edilmesi dürüstlük kuralına uygun düşmemektedir....
Mahkemece, tüm dosya kapsamından sigorta şirketlerinin kusursuz sorumluluk esaslarına göre hareket ettiği ve sigorta işleminin yaptıran kişinin meydana gelebilecek herhangi bir kaza ve ani ölüm durumunda sigortanın sağladığı güven ilkesinden faydalanmak istediği duygusu hareketi ile sigorta işlemlerini yaptırdığı gerekçesi baz alınarak davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tüketici kredisi nedeni ile hayat sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nun 266/1. maddesinde "Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir" düzenlemesi benimsenmiştir. Somut olayda uyuşmazlık ölen sigortalının ölüm nedeni ile önceden var olan hastalığı arasında uygun illilyet bağı bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır....
Dava, hayat sigortası poliçesinden kaynaklanan ölüm tazminatının ödenmesi istemine ilişkindir. 28.11.2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı “Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun”un (TKHK) 2. maddesinde Kanun'un kapsamı “bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır....